İzmir Valiliği tarafından düzenlenen 19 Eylül Gaziler Günü anma programı, Gündoğdu Meydanı’ndan başladı. ‘Kahramanlarla yürüyoruz' sloganıyla gerçekleşen yürüyüşte gaziler, Türk Bayrağı ve Atatürk posteri ile yürüdü. Programa İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral İrfan Özsert, İzmir Valisi Süleyman Elban, Türkiye Muharip Gaziler Derneği İzmir Şube Başkanı Orhan Aydın, öğrenciler, gaziler, askeri erkan ve sivil toplum kuruluşları katıldı.

Cumhuriyet Meydanı'nda tamamlanan yürüyüşün ardından Vali Süleyman Elban, Ege Ordusu ve Garnizon Komutanı Orgeneral İrfan Özsert, İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay ve gazi dernekleri Atatürk Anıtı’na çelenk sundu. Daha sonra saygı duruşunda bulunulup İstiklal Marşı okundu.

Törende konuşan Muharip Gaziler Derneği İzmir Şube Başkanı Orhan Aydın, “19 Eylül Gaziler Günü bedeli canla ve kanla ödenmiş bu toprakların vatan olmasında ve devletimizin bekası uğrunda canlarını adayanların gurur ve şerefle hatırlandığı ve ayrıldığı bir gündür. 19 Eylül Kurtuluş Savaşı'nda Kore'de, Kıbrıs'ta, savaşa mağlup gazilerle ile Türkiye Cumhuriyeti rejimi üniter yapısı ve toprak bütünlüğü uğruna, vatan hainlerine terör örgütlerine karşı kahramanca mücadele eden asker, polis, güvenlik korucuları ve 15 Temmuz'da meydana gelen hain darbe girişiminde vücutlarını siper eden tüm mağdur gazilerin şeref günüdür” diye konuştu.

“YUNAN ORDUSU 9 EYLÜL 1922’DE TOPRAKLARIMIZDAN TAMAMEN ATILDI”

Türk’ün Anadolu'daki bin yıllık varlığını sona erdirmek isteyen emperyalist güçler Birinci Dünya Savaşı sonunda Türkiye’yi dört bir yandan işgal ettiğini İfade eden Aydın, sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bu işgal ile yetinemeyip vatanımızı parçalamayı amaçlayan Sevr Anlaşmasını milletimize zorla kabul ettirmek üzere Yunan ordusunu 15 Mayıs 1919 tarihinde İzmir’de Anadolu’ya sürdüler. Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk'ün önderliğinde Türk ordusu Yunan ordusunu Malatya yakınlarında, Sakarya'da 22 gün 22 gece süren dünyanın en uzun ve en kanlı meydan muharebesinde yenerek Bozguna uğrattı. Çareyi kaçmakta bulan Yunan ordusu bir sene sonra Dumlupınar'da aynı akıbete uğratılarak 9 Eylül 1922’de topraklarımızdan tamamen atıldı.”

“Sakarya Meydan Muharebesi Türk'ün ateşle imtihanı ve Anadolu halkının ölüm kalım mücadelesi olmuştur” diyen Aydın, “Sakarya Meydan Muharebesi yaklaşık 238 yıldır Avrupa'dan geri çekilen Türk Ordusunun son savunma savaşı olmuştur. Sakarya Meydan Muharebesi, Kurtuluş Savaşı'nın seyrini ve sonucunu değiştirmiş kısacası Anadolu'nun düşmandan kurtuluşu için bir kırılmadır. Türk milleti adına 19 Eylül 1921 tarihinde bu emsalsiz zaferin anısına zaferin mimarı Başkomutan Mustafa Kemal Atatürk'e Gazilik unvanı ile mareşallik rütbesi tevcih etmiştir. Bayrağımızın özgürce dalgalanması, şehitlerimizin ve gazilerimizin emsalsiz fedakarlıkların eseridir. Tarihin her döneminde hür yaşamayı, bağımsızlık ve istikbalini canı pahasına korumayı ilke edinen aziz milletimiz bu orduda şehit ve gazi olmayı büyük bir onur ve gurur kaynağı saymıştır” ifadelerine yer verdi.

“VAROLUŞ MÜCADELESİNİN ŞİFRESİ ÖLÜRSEM ŞEHİT, KALIRSAM GAZİ DEYİŞİNDE SAKLIDIR”

“Ülkede şehidi ve gazisi olmayan aile yok gibi” diye konuşan Aydın, şunları kaydetti:

“Aziz milletimizin asırlardır Anadolu toprakları üzerinde verdiği varoluş mücadelesinin şifresi ölürsem şehit, kalırsam gazi deyişinde saklıdır. Ülkemiz dün olduğu gibi bugün de dış destekli terör örgütlerinin, Doğu Akdeniz'de, Ege'de, Suriye ve Irak'ta sömürücü emperyalist devletlerin tehdidi altındadır. Emperyalist devletleri ve onların maşası terör örgütlerinin hedefleri ülkemizde karışıklık çıkartmak, Türk ordusunu yıpratarak Türkiye Cumhuriyeti'ni bölünmüş ve zayıf bir ülke haline getirmek. Dolayısıyla emperyalist güçlerin menfaatleri doğrultusunda sömürü planı olan Sevr’in gerçekleşmesini sağlamaktır. Bugüne kadar sergilenen her türlü hainlik Türk Silahlı Kuvvetleri’nin vatansever ve kahraman askerleriyle kahraman polisi, güvenlik korucusu ve vatandaşlarımız tarafından önlenmiş ve hüsrana uğratılmıştır. Asil Türk milletinin bağrından şanlı ve şerefli Türk ordusu dün olduğu gibi bugünde ve yarın da vatanımızın bölünmez bütünlüğünün sigortası hürriyet ve bağımsızlığımızın en büyük güvencesi ve dayanağıdır. İnanıyoruz ki kan dökülerek vatan olan bu topraklar bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da Türk milleti tarafından en kutsal emanet olarak korunacaktır. Bizi muhtaç olduğumuz kudret damarlarımızdaki asil kanda cesaret ve yiğitlik ise şanlı Türk tarihimizde mevcuttur. 19 Eylül savaş meydanlarında canlarını ortaya koyarak savaşan fedakar kahraman gazilerimizin şeref ve kahramanlık günüdür.”