Eylül Ayça Karakuş
AĞIZ, BURUN DAĞITILMAYLA EĞİTİM OLMAZ
Antalya da yaşayan bir vatandaş olarak geçtiğimiz günlerde Antalya Konyaaltı’nda bir okulun bahçesinde, öğrencilere söylenen sözler için utanç duyuyorum. Olay sosyal medyaya ilk yansıdığında izlediğim videoya inanamadım ve tekrar tekrar izledim. Duyduklarım korkunçtu! Bu sözleri söyleyenin okul idarecilerinden birinin olması daha korkunçtu.
Düşünsenize bir buçuk yıl boyunca okulundan uzak kalan milyonlarca öğrencilerimiz var ve okulun ilk günü tüm diktatörlüğü ile ağzından çıkan şuursuzca “Ağzınızı, burnunuzu dağıtırım” ifadeleri ile öğrencileri okuldan soğutan bir eğitimci var. İlk gün kargaşanın olması kadar normal bişey elbette olamaz. Öğrencilerin adapte süreci, okula yeni başlayan 5. Sınıf öğrencilerinin gerginliğini de düşünecek olursak o gün o okulun bahçesinde çıkan uğultular kadar normal bişey yok yani...
Bunu doğru ve üslubuyla ifade etmenin başka bir yolu yok muydu peki?
Elbette vardı. Okulun ilk günü eline mikrofonu alıp konuşan, okulun bahçesinde avaz avaz bağıran o kişi o an orada olmasaydı elbette başka bir yolu vardı... İnsan, evine gelen misafirin çocuğuna bu şekilde bağırır mı? Bağırmaz, bağıramaz... Kaldı ki orası devletin bir kurumu yani bizim çocuklarımızın evi. Bir eğitimcinin ağız, burun dağıtarak öğrencileri kendince hizaya getirme mantığı içindeki mantıksızlığı da anlamış değilim. Anlaşılır, anlaşılabilir şeyler yaşamadığımız bu son yıllarda herşeyi ülkem ve çocuklarımız için çok daha iyi olmasını gönülden diliyorum.
Ne yazarsan yazayım neyi nasıl anlatırsam anlatayım bu video akıllarımızda kalacak. Oysa ki isterdim ki, tüm veliler ve öğrenciler olarak isterdik ki sevgiyle karşılayan bir okul idaresi olsaydı o gün.
Ama yok. Çünkü kimlikleri, etiketleri, diplomaları ne olursa olsun insanı insan yapan değer yüreğinde saklıdır. O değer ortaya çıktığı zaman ise iyilik ya da kötülük doğurur. Üzgünüm bu kişinin doğurdu gibi...
Bu kişi hakkında ilgili birimlerin gereğini yapacağını ümit ediyorum. O gün okulun bahçesinden yükselen o çirkin ithamlar bir şiddettir. Ve bu şiddete mutlaka kayıtsız kalınmayacaktır.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.