Dr. Yazıcıoğlu, ilerleyen dönemde infertilite yani kısırlığa neden olan çikolata kistinin tedavi edilmesi gerektiğini ifade etti. 

Çikolata kistini, kadınlarda ağrılı adet görme ile kendisini belli eden; adet kanaması sırasında rahim içerisinden akan kanın bir miktarının da tüplerden karın içerisine akması ve orada doku yerleşmesi şeklinde ortaya çıkan kistler şeklinde tanımlayan Dr. Yazıcıoğlu, “Birikmiş kan kıvamının çikolataya benzemesi nedeniyle bu isim verilmekte. Bu hastalarda diğer kistlerden farklı olarak ilaç tedavisi çok fazla yarar göstermemektedir. Bazen küçülmesini sağlayabilmekteyiz ama hastalığı tamamen ortadan kaldırabilmek pek mümkün olmamakta. Bu hastalarda periton dediğimiz karın içi zarında, yumurtalıkta veya tüplerde ciddi yapışıklıklar görülebilmekte; her ay adet sırasında bu inflamasyon tekrarladığından dolayı üreme faaliyeti fonksiyonlarında sperm ve yumurtanın hareketliliklerinde problemlere yol açmakta; bu şekilde kısırlığa yani infertiliteye neden olabilmektedir” diye konuştu. 

Medikal ve cerrahi yöntemle tedavi edilebiliyor 
 

Çikolata kistinin tanısını koyarken laparoskopiden yararlanıldığını belirten Dr. Yazıcıoğlu, “Fakat hastalara sadece bu işlemi yapmıyoruz. İyi bir ultrason ve genital muayene yaptıktan sonra ultrason görüntülemesinde eğer çikolata kisti görüyorsak ya da hasta öyküsünde ciddi adet sancıları ile karşılaşıyorsak bu hastalarda lapaposkopiye gerek kalmadan tanıyı kendimiz koyuyoruz” dedi. 

Hiç doğum yapmamış hastalarda cerrahi yöntem en son çare 

Hastanın durumuna göre medikal ve cerrahi olmak üzere iki tür tedavi uygulandığını dile getiren Dr. Yazıcıoğlu, hiç doğum yapmamış hastalarda, yumurta rezervlerinin zarar görmemesi için cerrahi yöntemden mümkün olduğu kadar kaçındıklarını vurguladı. Dr. Yazıcıoğlu, sözlerini şöyle sürdürdü: 

“Eğer hastanın adet döneminde sancıya yönelik şikayeti varsa buna yönelik medikal tedaviler gündeme gelmekte. Bazen ilerlemiş durumlarda cerrahi yöntemlere de başvurulmaktadır. Burada dikkat edilmesi gereken, çikolata kisti ameliyatlarında yumurta rezervleri zarar görebiliyor. Bu nedenle aile planlamasını tamamlamamış hastalarda yumurta rezervlerinin zarar görmemesi için ameliyatı en son çare olarak görmek, mümkünse ameliyattan olabildiğince kaçınmak gerekiyor.” 

Dr. Yazıcıoğlu, kısırlık tedavisi gören hastalarda bir santimetre üzerinde çikolata kisti olması durumunda tüp bebek tedavisi önerdiklerini de sözlerine ekledi.