Akhisar Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Alper Alhat, Dünya pazarında kalite savaşını Türkiye'nin kazanacağını söyledi. Kalitedeki artışın nedenini ise "iyi tarım" uygulamaları olarak açıklayan Alhat, "Akhisar'da öyle bir üretici var ki ağaçlarına sadece bakmakla kalmıyor, onunla konuşuyor, isteklerini dinliyor ve tüm ihtiyaçlarını zamanında karşılıyor" dedi.

Türkiye'nin önemli sofralık zeytin üretim merkezlerinden Akhisar'da bölgeye özgü yetişen, iriliği, lezzeti, yüksek et oranıyla diğer türlerden ayrılan erkenci tür Domat ve Uslu zeytini hasadına başlandı. Sabahın erken saatlerinde zeytin bahçelerine giden üreticiler, zeytinleri toplayıp işlenmek üzere tesislere gönderiyor. Akhisar Ticaret Borsası Yönetim Kurulu Başkanı Alper Alhat, 2021-2022 sezonunda tüm dünyada rekoltede yüzde 20 azalma varken, Türkiye’de yüzde 20 artış yaşandığını söyledi.

“Kalite savaşını Türkiye kazanacak”

Bu artışın, döviz kurunun da yükselişi ile birlikte Türkiye için daha fazla ihracat anlamına geldiğini belirten Alhat “Türkiye’de üreticimizin gayreti ve çalışkanlığıyla üretimde kalite var. Üstelik bu kalite artık hem sürdürülebilir hem de geliştirilebilir bir niteliğe kavuştu. Her yıl olduğu gibi bu yıl da dünya pazarında kalite savaşını Türkiye kazanacak, bilhassa Akhisar. Zeytin ve zeytinyağı şirketlerimiz de üreticilerimiz gibi çalışkan, ihracatta önümüz çok açık” dedi

“Zeytin ağaçlarımızla konuşuyoruz”

Akhisarlı üreticilerin başarısının ise hem zeytin ağaçları hem de ağaçların kök saldığı toprakla kurduğu iletişimden kaynaklandığını belirten Alhat “Biz ağaçlarımıza sadece iyi bakmıyoruz, aynı zamanda onlarla konuşuyoruz. Ne istediklerini anlamaya çalışıyor, ihtiyaçlarını zamanında karşılıyoruz. Akhisar’daki 22 bin üretici, İlçe Tarım ve Orman Müdürlüğü'nün çalışmalarıyla her yıl tam zamanında ve kaliteli üretim yapıyor” diye konuştu,

“Pozitif ayrımcılık istiyoruz”

Üretici için en büyük desteğin KDV indirimi olacağını söyleyen Alhat şöyle devam etti: “Bizim önceliğimiz her zaman tüketiciyi memnun etmek ve tüketimin artmasını sağlamaktır. İşte bunun için pozitif ayrımcılığa ihtiyaç var. Sofralık zeytinde primin artması, yerli ve milli ürünümüz zeytinyağında raf fiyatlarındaki KDV oranının yüzde 8’den yüzde 1’e düşürülmesi gerekiyor. Ancak bu şekilde tüketiciye daha düşük fiyata ulaşabilir, tüketimimizi artırabiliriz”

İhracatta yaşanan talep artışının iç piyasayı olumsuz etkileyeceği endişesinin ise yersiz olduğunu belirten Alhat “Çalışkan üreticimiz, hem iç piyasa hem de ihracat talebini karşılar” dedi.