Akşener, kendisini eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu ile birlikte ağırlayan Başkan Kocaoğlu'na gösterdiği nezaketten dolayı teşekkürlerini sundu.
 
Türkiye Büyük Millet Meclisi eski Başkanvekili ve eski İçişleri Bakanı Meral Akşener, 16 Nisan'da yapılacak anayasa değişikliği referandumu çerçevesinde İzmir'de düzenlediği miting öncesi Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu'nu ziyaret etti. Ziyarette Başkan Kocaoğlu'na eşi Dr. Türkegül Kocaoğlu, Buca Belediye Başkanı Levent Piriştina ve Bornova Belediye Başkanı Olgun Atilla eşlik ederken, Akşener'in yanında MHP'nin eski İzmir İl Başkanı Müsavat Dervişoğlu vardı.  

Ziyaret sonrası basın mensuplarının sorularını yanıtlayan Akşener şunları kaydetti:
"16 Nisan Referandumu'nda 18 maddelik partili cumhurbaşkanlığına ilişkin anayasa değişikliği oylanacak. Ben ve arkadaşlarım bu referandumda hayır tercihinde bulunan ve kampanya yapan arkadaşlarız. Hayır kampanyası için bugün İzmir'deyim. Bir açık hava toplantısı yapacağız. Büyükşehir Belediye Başkanımıza bir nezaket ziyaretinde bulundum. Kendisi de büyük bir nezaket göstererek Hanımefendiyle beraber bizi ağırlıyor. Kendilerine çok teşekkür ediyorum."

Referandumdaki oy dağılımıyla ilgili görüşlerini de dile getiren Akşener, yaptırdıkları anketlerin hiçbirinde "evet" oylarının "hayır"ın önüne geçmediğini belirterek, hem ellerindeki verilerin, hem de "evet" kampanyası yapanların sert, belden aşağı, suçlayıcı, iftira atıcı, hareket edici tavırlarının bunu doğruladığını söyledi.
Anketlerdeki son durumu da değerlendiren Akşener, "hayır" oylarının açık ara önde olduğunu belirterek şöyle devam etti: "Kararsızlar dağıtıldığı zaman fark biraz kapanıyor. Fakat "kararsızım" diyenler genellikle yüksek tahsilli ve işi gücü olan insanlar. Bunların büyük çoğunluğu fikirlerini söylemeye korkuyorlar. Evet vereceğini söylemeyi de ahlaki bulmadıkları için kararsızım diyorlar." 
 
Kutuplaştırma eleştirisi
İçeride insanların kutuplaştırılarak "evet" oylarının yükseltilmeye çalışıldığını öne süren Meral Akşener, "Ama artık insanlar bıktı bu dilden. Hollanda, Almanya, İsviçre, İsveç gibi ülkelerle gerilimlerin sürdürülüyor olmasının arka planında evet konusundaki sorun var. İçeride bir mağduriyet alanı yaratılamadı. Önce bir Taksim'e cami dendi. Sandılar ki insanlar ayağa kalkacak.  Tam tersine hayır cephesinde yer alan insanlar, siyasi partiler dahil hadi atın temelini biz de gelelim dediler. Şimdi kapandı konu. Dış politikanın Türkiye iç politikasında özne haline getirilmesi oradan post çıkarılmaya çalışılması daha sonraki aşamada Türkiye'nin kepaze olmasına sebep oluyor. Dış politikayı sıfır sorunla yürüteceğiz derken, sıfır komşu kaldı. Hollanda, Almanya ve diğer Avrupa devletlerinin bizim bak anlarımıza karşı tavırları kabul edilemez. Mutlaka gereken cevabın verilmesi lazım. İlginç bir şekilde bütün siyasi partiler de iktidarın yanında durdu. Ne yapacaksanız yapın, biz de sizi destekleyelim dedik. Bir çok siyasi arkadaş yurtdışı programlarımızı iptal ettik. Fakat yaptırım yok, söz çok."

Referandumun ertelenmesine yönelik son döneme kadar bazı duyumlar aldıklarını ancak şu an böyle bir durum olmadığını belirten Akşener, "Devletin hem ekonomik hem güç yönüyle asimetrik bir ortamda mücadele var. Şahsımıza yapılan hakaretlere, iftiralara bile cevap verme imkanı sunulmuyor. Bütün o görsel kanallar kapalı. Bugün açık hava mitingine ilçelerden gelen bütün arkadaşlar tek tek otobüslerden indiriliyor, GBT'lerine  bakılıyor." diye konuştu.