Alzheimer tehlikesi giderek artıyor

Alzheimer tehlikesi giderek artıyor

Anılar, hatıralar, paylaşılan en güzel anlar ve koca bir yaşamı kaydeden hafıza… Peki, günbegün tüm bunları kaybettiğinizi düşünseniz, ne yapardınız?

Muhtemelen hiç bir şey. Çünkü sahip olduğunuzu hatırlamadığınız şeyler için mücadele etmezsiniz. İşte, Alzheimer tam olarak budur, yaşamın içinde yeni bir evre açar. Alzheimer hastalığının yaşayan için olduğu kadar çevresi içinde hayli zor bir süreç olduğunu dile getiren Avrasya Hastanesi Başhekim/Nöroloji Uzmanı Dr. Türkan Uslu, konuyla ilgili önemli bilgiler verdi.

Alzheimer nedir?

Alzheimer Hastalığı (AH), beyin hücrelerinde yıkım ve kayıp sonucu ortaya çıkan, beynin düşünme, hafıza ve dil bölümlerini etkileyen en sık görülen unutkanlık ( bunama) nedenidir.  AH yavaş gelişen, ilerleyici bir hastalıktır.  

Kişinin yaşamını tamamen değiştiriyor

Yapılan çalışmalarda AH, 60 yaş grubunda %5 sıklıkta görülürken, 85 yaş üzerinde %60 – 65 oranında görülmektedir.  Hastalık; düşünme, bellek, öğrenme, konuşma, yargılama, iletişim ve günlük yaşam aktivitelerini sürdürme becerilerinde ilerleyici yıkım ve davranış değişikliklerine neden olabilmektedir. Hastalıkta semptomlar, hastalığın evresine göre değişebilmekte, araya giren enfeksiyonlar, uyku düzensizlikleri, stres, yer değişikliği, beslenme bozuklukları vb. hastaların semptomlarında kötüleşmeye, dalgalanmaya neden olabilmektedir.
Alzheimer’ın 3 farklı evresi vardır

Erken Evre

Yakın hafıza kayıplar, (Örneğin; dün eve gelen misafir hatırlanmazken, ilkokuldaki sıra arkadaşı ismiyle hatırlanır)

Depresyon, sinirlilik,

Daha önce bildiği yerleri bulmada güçlük,

Eşyaları yanlış yerlere koyma, koyduğu yeri hatırlayamama,

Tanıdıkların, bilinen objelerin isimlerini hatırlayamama,

Hobilerden uzaklaşma, çevreye ilginin azalması,

Düşünme ve mantıksal yorumlarda bulunamama,

Dil yeteneğinde gerileme,

Zaman (gün, ay, yıl gibi) ve mekan (yer) algısında bozulma.

Orta Evre

Belirgin hafıza kayıpları yaşanır.

Dil, yargılama, oryantasyon, ( yer-zaman) bozuklukları daha belirgindir.

Ajitasyon, sinirlilik, fevri davranışlar gösterir.

Hezeyanlar, halüsinasyonlar ( olmadık görüntüler görme vb.) ortaya çıkar.

Tekrar edici davranışlar görülür. ( amaçsız gezinme vb.)

Uyku düzeninde bozukluklar ortaya çıkar.

Akşam, gün batımına doğru bilişsel ve davranışsal semptomlarda kötüleşme gözlenir.

Günlük aktivitelerde desteğe ( belenme, banyo vb. ) ihtiyaç duyar.

İdrar kaçırma, tutamama görülmeye başlanır.

İleri Evre

Aile bireylerini tanıyamama, isimlerini hatırlayamama

Bilinç bulanıklıklarının artması

Hare ketlerde belirgin kısıtlılık, yatağa bağımlılık

İletişimde belirgin bozulma, konuşmanın kısa cümleler şeklinde, tekrarlarla gitmesi

Halüsinasyon ve hezeyanların daha yoğun olması

İdrar kontrolünün ortadan kalkması, gaita inkontinansının başlaması

Günlük yaşam aktivitelerinde tam bağımlı olma gibi evrelere özgü semptomlar ortaya çıkar.

Unutkanlık semptomları gözlendiğinde bunun bir profesyonele danışılmasında fayda vardır. Yaşlılığa bağlı, basit unutkanlıkta yeti yitimi yoktur ( hastanın becerilerinde kayıp, düşünme ve yargı yetilerinde kayıp ). Erken ve orta evrede hasta unutkanlıklarını fark edebilir. Ancak ileri evrede bir problem varlığını değerlendirecek düzeyde değildir. 

Nasıl teşhis edilir?

Bir anda meydana gelen bir hastalık olmayan AH’nın ortaya çıkması bir süreçtir. Semptomlar yavaş yavaş ortaya çıkar.  

Birden ortaya çıkan unutkanlık veya davranışsal bozukluk varsa  beyin damar tıkanıklığı, kanaması veya beyin enfeksiyonu (Ensefalit, menenjit ) vb nörolojik hastalıklar, metabolik hastalıklar  araştırılmalıdır. 

Hastanın ilerleyici unutkanlığı, yeti yitimi, davranışsal bilişsel bozukluğu varsa bir nöroloji uzmanına başvurulmalıdır. 
Hasta yakınlarından alınacak hastalık öyküsü çok değerlidir.( Bu nedenle hastanın yanında hasta ile birlikte yaşayan birinin olması çok önemlidir.) Bundan sonra yapılacak nörolojik muayene,  uygulanacak psikometrik inceleme, yapılacak kranial  (beyin) görüntülemesi kesin sonucu verir.

Günümüzde AH için kullanılan ilaçlar maalesef tedavi edici değildir.  Ancak hastalığın ilerlemesini yavaşlatıcı özelliğe sahiptir. Kaybedilen semptomların tekrar kazanılması güncel tedaviler ile mümkün değildir. Bu nedenle hastalığı ne kadar erken tanır ve tedaviye başlarsak,  kötüleşmeyi yavaşlatma şansımız o kadar yüksektir. 

Alzheimer hastaları nelere dikkat etmeli?

Alzheimer hastalarının yaşamı sadeleştirilmeli, özellikle de yaşam alanları kafasını karıştıracak kalabalık eşyalardan arındırılmalıdır.

Gittikçe cümle kurmakta bile zorlanacak olan hastalarla iletişimi kelimelerle sürdürmek çok zorlaşacak. Bu sebeple bir gülümseme, saçını okşama veya şefkatle omzuna dokunma ona iyi gelecektir.

Güvende hissetmesini sağlanmalı ve duygusal destek verilmelidir.

Çoğu eşyanın yerini hatırlayamayacağı için hayatını kolaylaştıracak notlar hazırlanmalıdır.

Bu dönemde birçok hata yapabilir. Bu durumda hasta asla kınanmamalı, aksine anlayış ve sabır gösterilmelidir.

Konfüzyon, bellek kaybı ve früstrasyon kişinin mantık dışı davranmasına yol açar. Bu sebeple tartışmak doğru bir tercih değildir. Üstelik sorunların daha da büyümesine yol açar.

Hasta için uygun aktiviteler bulunmalı, yeteneklerine uygun uğraşlar verilmelidir.
 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.