Yaygın kullanılan kozmetiklere bağlı gelişen dermatitler hakkında bilgi veren Özel HeraDerma Polikliniğinde görevli Prof. Dr. Şemsettin Karaca, “Günümüzde çoğu insanın tercih ettiği gibi kozmetik ürünler iyi görünmenin hızlı, basit bir yoludur. Ancak bu kozmetiklerde bulunan bazı bileşenler deri reaksiyonları geliştirme riski (tahriş, kızarıklıklar veya alerji gibi) taşırlar. Topikal (dıştan) kullanılan ürünler, derimizde tahriş veya alerjiye neden olabilirler.

Tahriş (irritan kontak egzema), en yaygın reaksiyonudur. Ürün uyguladığınız bölgede yanma, batma, kaşıntı ve kızarıklığa neden olur. Deriniz kuru veya hasarlıysa, tahriş edicilere karşı doğal korumasını kaybetmiş demektir. Bu da reaksiyonların daha ciddi veya daha kolay gerçekleşebileceği anlamına gelir. Alerji (alerjik kontaktekzema), ürün içindeki belirli bir bileşene karşı gelişen duyarlılık sonucu gelişen kızarıklık, şişme, kaşıntı veya kabarcıklarla karakterize olup şiddetli vakalarda bu döküntü, kullanılan alanların dışına da taşabilir. Parfümler ve ürün içerisindeki koruyucular en büyük riski taşırlar. Bu reaksiyonlar bazen güneşin de arttırıcı etkisi nedeniyle yüzde lekelenmelerin en önemli nedenlerindendir” dedi. 

Kullanılan bu ürünlerin bu pek de nadir olmayan olumsuz etkileriyle karşılaşmamak için dikkat edilmesi gereken noktalara dikkat çeken Dr. Karaca, şu uyarılarda bulundu: 

"İçeriği okuyun: En az içeriğe sahip ürünler, riski en düşük olanlardır. Önce bir yama testi yapın. Yeni bir ürünü kullanmaya başlamadan önce, dirseğinizin içine küçük bir miktar koyun ve 48 ila 72 saat bekleyin. Eğer kızarıklık, şişme, kaşınma veya yanma fark ederseniz, kullanmamalısınız. Dikkatle püskürtün: Kokuyu her zaman kıyafetinize sıkın. Bu tarz uygulama deri reaksiyonu riskini azaltır. Ayrıca, kullandığınız diğer ürünlerle olumsuz reaksiyona girmesini önlemeye yardımcı olur. Esas olan cildiniz: Her ne kadar ürün üzerinde "Hipoalerjenik", "dermatolog tarafından test edilmiş", "hassasiyeti test edilmiş" veya "tahriş edici değil" etiketleri yer alıyorsa da, bu derinizin reaksiyon göstermeyeceğini garanti etmez. Kullanmayı kesin ve yatıştırın: Deriniz bir kozmetik ürününe duyarlılık gösteriyorsa derhal kullanmayı bırakın. Bazen tahrişin hafifletilmesine yardımcı olmak için doktorunuzun önerdiği kortizonlu krem kullanmanız gerekebilir." 

Yeni hastalık tanımlamaları ve tedavi için geliştirilen yeni moleküller, destekleyici tedaviler ve yeni gıda takviye ürünlerinin yanı sıra deriye temas eden tüm kozmetik ürünler gelişebilecek alerji riskini de arttırdığına dikkat çeken Dr. Karaca, “Tüm bu moleküller, tek başlarına döküntüye veya dermatite neden olabilecekleri gibi kendi aralarında çapraz reaksiyonla veya güneşin tetikleyici ve arttırıcı etkileriyle bu riski arttırırlar.

Bu nedenle doktor muayenelerinde varsa kullanılan bu tür ürünler mutlaka hekime hatırlatılmalıdır. Bu sayede mevcut döküntünün nedenleri irdelenmiş ve olası yeni risklerden kaçınılmış olur. En sık sistemik döküntüye neden olan ilaçlar; antibiyotikler, ağrı kesiciler ve santral sinir sistemi ile ilgili ilaçlar olmakla birlikte topikal olarak kullanılan ürünlere bağlı gelişen reaksiyonlar da azımsanmayacak sayıdadır” dedi.