Ali EYCE
Atatürk’ü anmak! Gençliği anlamak!
19 Mayıs Atatürk’ü Anma, Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.
Bu bayramın içinde o kadar çok şey var ki, bayram üstüne bayram, bayram içinde bayram, bayramlar ötesi bayram anlamında bir bayram.
Bu bayramın içinde ilk sırada, özellikle de gençler adına Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu, Kurtuluş Savaşının Başkomutanı, ülkenin ilk Cumhurbaşkanı Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü anmak var içinde.
Anmak derken de, onu düşünmek değil, onu anlamak, onun ve silah arkadaşlarının kurucusu olduğu, onun ve çok sevdiği milletinin kurucusu olduğu Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğini düşünmek, çizdiği yolda emin adımlarla, bağımsız ve güçlü Türkiye’nin varlığına dair kendini geliştirmek var.
Bu bayramın içinde ikinci sırasında Gençlik var.
Türkiye Cumhuriyeti’nin gerçek sahipleri, Türkiye Cumhuriyeti’ni gelecekteki sahiplerine bırakacak emanetçiler, Türkiye Cumhuriyeti’nin daha özgür, daha güçlü ve daha gelişmiş hale getirecek olan gençler var.
‘Çanakkale Geçilmez’ diyen gençlerimiz gibi, ‘Vatan Bölünmez’ diyen gençlerimiz gibi, ‘Vatan Sana Canım Feda’ diyen gençlerimiz gibi.
Bu bayramın içinde üçüncü sırasında Spor var!
Sağlık düşünmenin, sağlıklı yaşamanın, sağlıklı toplum olabilmenin, sağlıklı şekilde gelişebilme, güçleneme bilme ve ileriye doğru emin adımlarla gidebilmenin temeli.
‘Ben sporcunun zeki, çevik ve aynı zamanda ahlaklısını severim’ diyen Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün dediği gibi.
Gençlerimiz bizim geleceğimiz olduğu kadar, bizden sonrakilerin de gelecekte iyi şeyler yaşayabilmesinin en büyük teminatıdır.
Biz gençliğini geride bırakmış ama gençliğini bu ülkenin geleceği için ama canını vererek, ama aklını vererek, ama düşünerek, ama dövüşerek mücadele içinde geçirmiş insanlar olarak yapmamız gereken en büyük şey, bu bayramın onlar için kutlu, umutlu ve başarılı olmasını dilemekten daha öte.
Onları anlamak, onları ayrıştırmadan, onların düşüncelerine, yaşam tarzlarını, kendisine veya bir başkalarına zarar vermediği sürece eleştirmeden, hoş görüyle, sevgiyle ve saygıyla yorumlamak, bakmak ve kabul edebilmek.
Unutmayalım ki, gençlerimizin hayattaki en büyük desteği bizleriz.
Biz ne kadar büyük destek olursa onlara, kendilerindeki özgüveni, kendilerindeki özgürlüğü, kendilerinde çalışmayı, kendilerinde sağlıklı düşünmeyi ne kadar çok verirsek, o kadar ülkemizi güvenli ellerde bırakmış, o kadar ülkemizin çocuklarını güvenli ellere teslim etmiş oluruz.
Bu bayramın özü, Atatürk’ü anmak, gençliği anlamaktır!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.