Bunların aydınlatılmasının Türk Milleti’nin tarihin en kritik kararını alacağı süreçte hayati bir değer taşıdığını vurgulayan Çıray “AKP hükümeti tarafından yetmişten fazla evladımızı şehit verdiğimiz bu operasyonun iki önemli amacı olduğu deklare edilmişti. Bunlardan ilki Suriye’nin toprak bütünlüğünü korumak ve PKK’nın uzantısı olan PYD/YPG’nin bir koridor oluşturmasını önleyerek sınır güvenliğimizi garanti altına almaktı. İkincisi  ise, başta IŞİD olmak üzere Suriye’de terör bataklığını kurutmaktı. Bu nedenle PYD’nin Türkiye sınırında kurduğu iki hakimiyet bölgesini birleştirmesinin önüne geçilmek isteniyordu. Böylece Suriye sınırımızda bir tehdit alanı oluşturulmasına meydan verilmemesi hedefleniyordu.” dedi.

BİZ FIRAT KALKANI ŞEHİTLERİNİ NİYE KURBAN VERDİK?... 

 Bu amaçların başlangıç itibarıyla Türk Milletinin genel çıkarlarına uygun göründüğünü ve bu nedenle CHP’nin millî bir duruş sergileyerek harekâta destek verdiğini belirten Çıray, “ancak Türk Milletinin haber alma hakkının baskı altında tutulduğu ve gerçeklerin karartıldığı bir vasatta yürütülen operasyonun gerek yönetim, gerekse mühimmat ve lojistik destek bakımından hiç de amaçlarına yakışır bir şekilde yapılmadığına dair ciddi duyumlar alıyorduk ancak orada savaşan evlâtlarımızın morallerine zarar vermemek için gündeme getirmiyorduk, ama operasyon sonrası bırakın ortadan kaldırılmalarını PYD/YPG’nin siyasi güç kazanmış olmaları sonucunda millet adına sorma hakkımız kullanıyoruz ve soruyoruz: Fırat Kalkanı şehitlerini niye kurban verdik?” diye devam etti. Çıray, bu harekata böyle apar topar son verilmesinin operasyonun sarayın kendi gizli gündemi ve niyetleriyle ilgili olduğuna ilişkin iddiaları adeta kan verdiğinin altını çizdi.

FIRAT KALKANI YIPRANMIŞ BİR GENELKURMAY BAŞKANI TARAFINDAN YÖNETİLMEMELİYDİ

Aytun Çıray açıklamasına şöyle devam etti: “Esasen Fırat Kalkanının deklare edilmiş amaçları konusunda gerçekten ciddi olunsaydı, bu operasyonun çok önce, Türk Ordusu 15 Temmuz’un ağır yaralarıyla sarsılmamışken başlatılması gerekirdi. Hadi çeşitli nedenlerle gecikildi ve harekatın 15 Temmuz sonrasına bırakılması zorunluluğu hâsıl oldu diyelim. O zaman da bu operasyonun 15 Temmuz hıyanetinde son derece başarısız olmuş, oynadığı rol tartışılmakta olan ve yıpranmış bir Genelkurmay Başkanı tarafından yürütülmemeliydi. Ancak bunlar oldu. Ve bunların olması yetmezmiş gibi, operasyon tıpkı başlangıcına benzer tuhaflıkla alelacele sonlandırıldı. Olan yetmişten fazla sırım gibi şehit evladımıza ve ateşin düştüğü yer olan ailelerine oldu. AKP böylece dış politikadaki Ortadoğu bataklığı hezimetlerine bir de prangalanmış medyanın başarı diye yutturmaya çalıştığı askeri fiyaskoyu da eklemiş oldu. Saray muktedirinin güdümündeki AKP iktidarı böylece adeta 1919’un Vahdettin ve Damat Ferit yıkımının 21. Yüzyıl versiyonunu tekrarlıyor gibidir. Bunun Türk Milletinin içine sinip kabul görmesi mümkün değildir. Mümkün olmadığı da en kısa zamanda görülecektir.”

Çıray açıklamasını “hem Türk Milletinin yıkılmak istenen kutsal mekanı TBMM’nin ne kadar önemli olduğunun hissedilmesi, hem de saray muktediri ve güdümündeki AKP iktidarının başarısızlıklarını tarihin kayıtlarına geçirmek için Başbakan Binali Yıldırım’ın şu sorulara Meclis Başkanlığı aracılığıyla yazılı olarak cevaplandırmasını istiyorum’ diyerek tamamladı.

OPERASYONUN AMACINA ULAŞTIĞINI GÖSTEREN OBJEKTİF ASKERİ VERİLER NELERDİR?  

*Fırat Kalkanın operasyonuna son verirken başta IŞİD ve PKK/PYD-YPG olmak üzere terör örgütlerinin kökünü kurutma amaçlarına ulaşıldığı kanaatine neye dayanarak ulaştınız? Eğer bu amaca ulaşıldıysa, bu Türkiye’nin artık IŞİD ve PKK/PYD-YPG’nin terör saldırılarına maruz kalmayacağı anlamına mı gelmektedir? 

* Menbiç’te ABD askeri korumasında Afrin’de Rus Askeri korumasında YPG güçleri varlık gösterirken 01.10.2016 1128 karar no.lu tezkere ile “Suriye’deki tüm terörist örgütlerden ülkemize bundan sonra da yönelebilecek saldırıları bertaraf etmek” ifadesini bulan Fırat Kalkanı harekâtının siyasi hedefinin gerçekleştiğini hangi gerekçelerle açıklamada yer almıştır.

* Eğer siyasi hedef başarı ile gerçekleşmiş ise  PYD/YPG artık ülkemize yönelik terör örgütü değil midir?

* Fırat Kalkanının amaçlarından biri Suriye’nin toprak bütünlüğün korumak idiyse, PYD’nin Rusya ve ABD’yle yaptığı işbirliği sonucunda güçlenmesinin ve bunun Suriye’nin bütünlüğünü ciddi bir şekilde tehdit etmesini bizzat hükümetiniz tarafından deklare edilen endişeler bağlamında nasıl açıklıyorsunuz?

* Operasyonun Amerika Dışişleri Bakanı Rex Tillerson’un bir günlük Türkiye ziyaretinin hemen öncesinde adeta apar topar sonlandırılmış olmasının ve hemen bu sıralarda müttefikiniz Barzani’nin bu yıl içinde Irak’tan bağımsızlıklarını ilan edecekleri referanduma gideceklerini açıklamaları ve kadim Türkmen şehri Kerkük’e kendi bölgesel bayraklarını çekmiş olmaları arasında bir ilişki var mıdır?

* Barzani’nin son Türkiye ziyaretinde karşılama ve kabul mekanlarına Kuzey Irak Bölgesel Kürt Yönetimin bayrağının çekilmiş olması ve Fırat Kalkanı operasyonuna son verildiğinin açıklanması Kerkük’ün Kuzey Irak Bölgesel Kürt yönetimi sınırlarına dahil edilmesini cesaretlendirmiş veya teşvik etmiş midir?   

* Fırat Kalkanı operasyonun amacına ulaştığını gösteren objektif askeri veriler nelerdir? Mesela harekâtın başladığı gün olan 24 Ağustos 2016’dan bahse konu kararın alındığı güne kadar Kuzey Suriye’de kaç adet muharip (tank, ZPT vs.) ile katıldık? Bu operasyon sırasında bunlardan kaç tanesi kullanılamaz hale gelmiş veya düşman unsurlar tarafından ele geçirilmiştir?  Kaybedilen tank sayımız somut bir askeri başarıyı destekler bir niceliğe mi göstermektedir?

* Fırat Kalkanı operasyonunun başladığı günden beri harcanan mühimmat ve geri getirilmesi hedeflenen mühimmat oranları ne kadardır? Harcanan mühimmatların Türk ekonomisine maliyeti nedir? Resmi rakamlara göre 71 evlâdımızı şehit verdiğimiz  harekâtın maliyet-fayda analizi yapıldığında ortada objektif kriterlere göre bir başarı bulunmakta mıdır?

* Ülkemize silah ambargosu uygulayan ülke var mıdır, varsa bu ülkeler arasında NATO üyesi müttefiklerimiz var mıdır? Varsa bu ülkeler hangileridir? 

* Son dönemlerde Makine Kimya Endüstrisinde görevli olarak çalışan silah ve mühimmat alım/araştırma ve anlaşmalarını sağlayan personeller hangi ülkelere resmi görevli olarak gitmişlerdir?