Dr. Taner Akman

Dr. Taner Akman

Baba olmak…

Baba olmak…

Kimi zaman sessiz bir gölge gibi uzaktan izlemek,

çocuğunun ilk adımlarını attığını görmek ama sevinçten bağıramamak demektir.

Düşmesin diye yanında yürüyüp, düştüğünde “kalk bakalım aslanım” diye gülümsemektir,

oysa içi paramparça olurken bile güçlü görünmektir.

Baba olmak,

cebinde son parayla eve dönerken çocuğuna oyuncak almak,

kendi ayakkabısı yırtıkken onun montu sıcacık olsun diye dua etmektir.

Kimi zaman bir fotoğrafa sessizce bakmak,

kimi zaman çocuğunun sesini yıllar sonra bile özlemle duymaktır.

Baba olmak,

çocuğunu uzaktan sevmeyi öğrenmektir bazen.

Ona sarılamadığın yılları kalbine gömüp,

“Yeter ki o iyi olsun” demektir,

bir telefon gelsin diye saatlerce beklemektir.

Baba olmak,

yeri geldiğinde elini öptüğün,

yeri geldiğinde yerine geçtiğin kişidir.

Seninle aynı kanı taşıdığı kadar,

aynı hayalleri de omuzlarında taşıyandır.

Ve bazen…

Seni dünyaya getiren değil,

sana hayatı öğreten, seni büyüten, seni anlayan kişidir baba.

Kimi zaman bir dededir baba,

kendi evladının yokluğunu unutturacak kadar yüce duran…

Bu yüzden bugün sadece biyolojik babalara değil,

kalbiyle baba olanlara,

evlatlarının yerine kocaman bir dünya olanlara da selam olsun.

Bugün hayatta olmayan babalara özlemle,

yanımızda olanlara sevgiyle,

ve içimizde baba olmanın ne demek olduğunu taşıyanlara minnetle…

Babalar Günü kutlu olsun.

image0.jpeg

image1.jpeg

Önceki ve Sonraki Yazılar
YAZIYA YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.