Bakan Arslan, Gürer’in ‘baz istasyonu’ sorusunu yanıtladı

Bakan Arslan, Gürer’in ‘baz istasyonu’ sorusunu yanıtladı

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in, baz istasyonlarının insan sağlığına verdiği zararın önlenmesine yönelik yapılan çalışmalarla ilgili soru önergesine Ulaştırma Bakana Ahmet Arslan yanıt verdi.

Bakan Arslan, baz istasyonlarının yaşamsal alana güvenlik mesafesinin 10 ila 15 metre olduğunu belirterek, bu konuda ülke genelinde gerekli denetimlerin yapıldığını ve tedbirlerin alındığını söyledi. 

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, önergesinde Öğrenci Barınma Hizmetleri Yönetmeliği’nin 20 Şubat 2017 tarihinde Bakanlar Kurulu tarafından yürürlüğe konulduğunu belirerek, “Yönetmeliğin 9. Maddesi ile yurt güvenliği konusunda getirilen yükümlülükler arasında kurum binaları ve bahçelerinde baz istasyonları bulunamaz hükmü yer almaktadır” dedi. 

Ömer Fethi Gürer, “Baz istasyonlarının yurt binası ve bahçe içinde olmaması olumsuzluklarından etkilenmemesi için yeterli midir? Zarar görülmemesi adına çevresinde ne kadar mesafede olması kabul edilebilir bir durumdur? Bir sorun oluşturmadığı düşünülüyorsa bu madde neden eklenmiştir?” şeklindeki sorulara yanıt verilmesini istedi. 

Ulaştırma Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, mobil telefon hizmetlerinin bir kamu hizmeti olduğuna değinde ve “Bu hizmet, kamu adına, kamunun gözetim ve denetimi altında işletmeciler tarafından yerine getirilmekte olup baz istasyonları da bu hizmetin olmazsa olmaz unsurlarındandır. Baz istasyonları kurulmadan bu hizmetin verilebilmesi mümkün değildir” dedi. 

Bakan Arslan, “Baz istasyonları, 21.04.2011 tarihli ve 27912 sayılı Resmi Gazete'de yayımlanan "Elektronik Haberleşme Cihazlarından Kaynaklanan Elektromanyetik Alan Şiddetinin Uluslararası Standartlara Göre Maruziyet Limit Değerlerinin Belirlenmesi, Kontrolü Ve Denetimi Hakkında Yönetmelik" hükümlerine göre kurulmakta ve işletilmektedir. Bu yönetmelik kapsamında, elektromanyetik alanların insan sağlığını olumsuz etkilememesi bakımından, baz istasyonlarının ortamda oluşturacağı elektromanyetik alan şiddetinin belirlenen limit değerleri aşmaması için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu Başkanlığı tarafından güvenlik sertifikası düzenlenmekte ve gerekli kontrol ve denetimler yapılmaktadır” diye konuştu.

Cep telefonu ve baz istasyonları dahil her türlü elektromanyetik alan maruziyetinin insan sağlığı üzerinde ne gibi etkileri olacağına dair dünya genelinde çok sayıda çalışmanın olduğunu belirten Bakan Arslan,  bilimsel geçerliliği olan olumsuz etki tanımlamalarının ise  henüz yapılmadığını kaydetti.

Elektromanyetik alanların insan sağlığına etkilerini en aza indirmek amacıyla, dünya genelinde pek çok ülkenin, Uluslararası İyonlaştırmayan Radyasyondan Koruma Komisyonu (ICNIRP) tarafından belirlenen sınır değerleri kabul ettiğini belirten Bakan Arslan, bununla birlikte aralarında ülkemizin de bulunduğu bazı ülkelerin kendi limit değerlerini belirlediğini anlattı. 

Ulaştırma, Denizcilik ve Haberleşme Bakanı Ahmet Arslan, CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer’in soru önergesine verdiği yanıt şöyle:

“Ülkemizde, ICNIRP tarafından tavsiye edilen elektrik alan değerinin 3/4'ü ortam için uygulanmaktadır. Örneğin, GSM 900 için ICNIRP'nin ortam için tavsiye ettiği elektrik alan şiddet değeri, E= 41 V/m iken, ülkemizde bu değer, E= 30,75 V/m olarak belirlenmiş bulunmaktadır. Bunlara ek olarak ihtiyatlılık ilkesi çerçevesinde Yönetmelik ile cihaz başına da bir sınırlama getirilmiş olup, GSM 900 için bu değer B= 9,15 V/m olarak belirlenmiştir. 

Bakanlığımız tarafından baz istasyonlarına düzenlenen Güvenlik Sertifikasında belirtilen güvenlik mesafesi, antenden itibaren yatay mesafeyi göstermekte olup, antenin karşısında bulunan balkon, teras, bina, okul, yurt vb. yerlerin, antenden belli mesafe uzakta kalmasını sağlamak için konulmuş bir kriterdir. Söz konusu güvenlik mesafesi, anten kazancına ve baz istasyonunun çıkış gücüne göre, ortalama 10 ila 15 metre aralığında değişmekte olup, özellikle bina içine kapsamanın olmadığı noktalara kurulan baz istasyonlarının güvenlik mesafesi 50 cm'ye kadar düşmektedir. Önemli olan, söz konusu güvenlik mesafesi içinde herhangi bir yaşam alanının bulunmamasıdır.

Sonuç olarak, bu sebepledir ki, yurt dışında da baz istasyonları halkın yoğun olarak yaşadığı yerlere, Dünya Sağlık Örgütü binasının üstünde, hatta okul binalarının üstüne, park ve bahçelere konulmaktadır. Burada önemli olan baz istasyonunun nerelere kurulacağı değil, nereye kurulursa kurulsun baz istasyonunun ortamda oluşturduğu elektrik alan şiddet seviyesinin mezkur Yönetmelik, DSÖ veya diğer uluslararası kuruluşların belirlediği sınır değerlerin altında kalınmasının sağlanmasıdır. Bu da ülkemizde yayımlanmış bulunan yönetmelik ile sağlanmış durumdadır.” 

CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Baz istasyonları ile farklı görüş ve değerlendirmeler bulunduğuna dikkat çekerek sayın bakan bu uygulamada park ve toplu bulunulan alanların kullanılabilirliğini ifade ediyor ancak bu istasyonlar içinde kamuflaj uygulanıyor  her halde konu açık bir duruma ermeden özellikle çocukların bulunduğu alanlarda bu istasyonlar kurulmamalıdır. Ulaştırma Bakanlığını binasında var mı bilmiyorum ama yoksa bakanlığın  üzerine koyulması uygun düşer. Dünya tartışıyor ihtiyaç olduğu kabul ediliyor ama  buna yönelik önlem ve düzenlemede sağlanmalıdır" dedi.

HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.