Soylu, tek tek gaziler ve şehit yakınları ile tanışıp sohbet etti. Burada konuşan Soylu, toplantıya katılan tüm bürokratları sayarak “Bunları neden saydım. Allah biliyor. Bu saydıklarımın dışında bu salonda olan herkesin tek tek emrine amadeyiz. Ne yapsak her birimiz sizin evlatlarınızın ülkemiz için yaptıklarının karşılığını ödememiz mümkün değildir” dedi.

Soylu konuşmasında dünyada yaşanan çatışmaların hak ve batıl çatışması olduğunu belirtip, “Biz aslında yarının kitaplarında yazacak olan destanları şehitlerimiz ve gazilerimiz ile yazıyoruz. Şehitlik ve gazilik bu milletin ruhudur, bu milletin temsil ettiği değerlerdir, rahmani değerlerdir. Onun için savunulması gereken değerlerdir. Bu milletin gazasında gaza vardır. Gaza ehli vardır. Gaza bizim inancımızda ganimet kazanmak için çıkılan sefer değildir. Dini mubini, İslam için çıkılan, bu dünyaya adaleti, hakkı, merhameti, iyilik medeniyetini yaymak için çıkılan seferlerdir. Bu milletin tarihinin hiçbir yerinde hiçbir gaza ordusu, Batılıların Afganistan'a, Suriye'ye, Bosna Hersek'e gittiği gibi gitmemiştir. Gittiği hiçbir yerde insanlığı tahrip etmemiştir. Bugün dünyada olan çatışma petrol savaşı falan değildir. Bugün dünyada olan çatışma tam anlamı ile hak ve batılın çatışmasıdır. Burada olan kardeşlerim, gazilerimiz, şehitlerimizin o aileleri Allah'a şükürler olsun ki hep hak tarafında olmuşlardır” dedi.

PKK terör örgütünün yıllarca batı ülkelerinden yardım aldığını ifade eden Bakan Soylu, "Aleni olarak silah gönderdiler. Aleni olarak erzak gönderdiler. Eğitim verdiler. Akıl hocalığı yaptılar, moral verdiler. 'Sizinle beraberiz devam edin' dediler. Avrupa'nın modern şehirlerinde bile kamp kurup bunların militanlarına eğitimler verdiler. Sormak isterim. Bu terör örgütü bu ülkelere ne gibi bir menfaat sağlayabilirdi. Petrol mü verecekti? Vergi mi verecekti? Bir başka ülkeye faizsiz borç bile vermeyen bu ülkeler PKK'ya karşılığında 1 kuruş bile almadan, hatta uyuşturucu ticaretinden zarar görme pahasına yıllarca yatırım yaptılar. Amaçları bu ülkeyi zayıflatmak. Ne karları ne kazançları var. Yeter ki bu asil millet, mazluma el uzatan, mazlumlara umut olan Müslüman coğrafyasına liderlik etme potansiyeline sahip tek millet olan bu büyük millet dara düşsün, zorlansın, geri kalsın, ayağa kalkmasın, yetir ki Türkiye gelişmesin, biz her türlü maliyete razıyız, parasını veririz anlayışındalar" şeklinde konuştu.