Bakan Soylu'dan terör teftişi açıklaması
İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne teftişine ilişkin açıklamalarda bulunan Bakan Soylu, "Bizim kimsenin belediyesiyle işimiz yok, bizim terörle mücadeleyle işimiz var ve bunun için Türkiye’yi alarmda tutmak zorundayız." ifadelerini kullandı.
Ankara'da "Afet Risk Azaltma Planı Çalıştayı"nda konuşan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne düzenlenen teftişe ilişkin açıklamasında "Milletimize saygılarımızı hem de bu konuda hürmetlerimizi ileterek sözlerime başlamak istiyorum. Türkiye, terörle ilgili önemli tecrübelerden geçti. Büyük sınamalardan geçti. Türkiye büyük bedeller ödedi ve bu bedellerin hala travmaları, hala yaşadığımız acılar, hala kayıplarımız bizim üzerimizde, hatıralarımızda. Ve buna ait de ülke olarak millet olarak tüm tedbirleri alma zorunluluğumuz söz konusu.
Türkiye'de 15 Temmuz oldu. Sadece İçişleri Bakanlığı'ndan 50 bin kişi ihraç edildi. Niçin? Neden? Terör örgütleriyle irtibatı ve iltisakı olduğu için. Yani bunların kamuda çalışmasının, devlette çalışmasının sakıncalı olduğu... Bunların içinde FETÖ var, PKK var, MLKP var. Ve bütün örgütler. Biz bunu niçin yapıyoruz? Dağdaki teröristlerle mücadele ediyoruz. Şehirlerde terörizmle mücadele etmeyecek miyiz?" ifadelerini kullandı.
Afet risk azaltma çalıştayı
"Afet Risk Azaltma Planı Çalıştayı"nda yaz aylarında güney ve Ege sahillerinde çıkan büyük orman yangınları ile ilgili konuşan Bakan Soylu, "Rize ve Artvin'de sel afetleri, Arhavi'deki afetten Ankara'ya geldiğim akşam Antalya Manavgat'taki yangına gittik. 3-4 gün orada kaldık. Oradan Muğla'daki yangına gece helikopterle gittik. Hayatım boyunca böyle bir tabloyla karşılaştığımı hatırlamıyorum. Sürekli ormanların yandığı, gece karanlığında alevlerin gökle buluştuğu tablo beni öyle korkuttu ki herhalde bu yangın bitmeyecek, biz bu işin işinden çıkamayacağız dedim. Büyük felaketle karşı karşıyaydık" dedi.
Bakan Soylu, "Biz Türkiye'ye her gelen göçmenin kaydını, biyometrik verilerini aldık, yetmedi aşılarını yaptık, kayıtlarını yaptıktan sonra AFAD kurumunun bir çok barınma merkezinde, kampta özellikle onların barınmasını sağladık. Şimdi de acil durumlarda tek numara 112'yi aradığımız gibi, KADES ile kadına şiddete anında müdahale ettiğimiz gibi... Türkiye afet yönetiminde sadece afet anı müdahalesiyle sınırlı kalmamıştır. AFAD'ı kurarak önlemeyi de kapsayan bütüncül bir afet yönetimi kazandık. Afet ekiplerimizin kapasitesi, lojistk depolarımızın kapasitesi, STK'ların AFAD'ın öncülüğündeki katkıları hemen hemen jer afette vatandaşlarımızın takdirini kazanmaktadır. Önemli olan yıkılmamak ve afetlerin zararını en aza indirebilmektir. Afet yönetiminde sadece can kaybına odaklanmak yeterli değildir.
Modern dünyada hiç kimse hayatını kaybetmese bile yıkım varsa ucuz atlattık diyemeyiz. 7 ve 7 üzeri depremlerde afet hasarı olmadan, bu korkuyu yaşamadan ayakta duran bir Türkiye... Bir önceden yaptığın yatırım afet sonrası karşı karşıya kalınacak 7 kat maliyetin karşılığıdır. 7 kat maliyet de en azaltılmış maliyettir. Bunu 12 - 13 ile özdeşleştirenler var. Bu yıl yaşadığımız afetlerin kamuya maliyeti şu ana kadar 6.5 milyarın üzerinde. Yaklaşık 48 bin afet konutu yapılıyor. 11 bini bitti, diğerleri yapılmaya devam ediyor" ifadelerini kullandı.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.