Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, Türkiye Bilimler Akademisi (TÜBA) tarafından düzenlenen “World Conference on Energy Science and Technology (Dünya Enerji Bilimi ve Teknolojisi Konferansı)” programına katıldı.

Video konferans olarak gerçekleşen programda konuşan Bakan Varank, söz konusu konferansın, sürdürülebilir enerji sistemlerindeki kritik zorlukları ele almak adına enerji topluluğunu bir araya getirdiğini belirtti. Bakan Varank, güçlü ve sürdürülebilir büyümeye giden yolun, girdileri ne kadar verimli ve rekabetçi bir şekilde birleştirildiği ile doğrudan ilişkili olduğunu vurgulayarak, büyüme için üretime, üretim için de enerji ihtiyacı oldukları aktardı.

Endüstri geliştikçe, enerji ihtiyacının da arttığını belirten Bakan Varank, Türkiye gibi ülkeler için enerjide dışa bağımlılığın, cari açık ve dış kırılganlık riskini arttırdığını söyledi.
Bakan Varank, yenilenebilir enerji kaynaklarının özellikle gelişmekte olan ülkeler için dışa bağımlılığı azaltmak ve yüksek teknolojili sanayileşmeyi hızlandırmak için önemli bir alternatif olduğunu kaydetti.

Bakan Varank, yenilebilir enerjide düşük maliyetin ve çevresel avantajların sürdürülebilirlik açısında önemli olduğunu dile getirdi. Varank, önümüzdeki 10 yılda kamu ve özel sektör tarafından taahhüt edilen bir trilyon dolarlık rüzgar ve güneş yatırımı bulunduğunu aktararak, söz konusu rakamların sektörün önemini ve değişime uyum sağlama ihtiyacını gösterdiğini ifade etti. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Varank, sektöre ayak uydurma konusunda Türkiye olarak, yenilebilir enerjiden maksimum düzeyde yararlanarak, petrole, gaza ve dışa bağımlı olmanın dezavantajını tersine çevirmek istediklerini söyledi.

Sanayi ve Teknoloji Bakanlığının yatırımcılara destek vererek yerli sanayinin gelişmesinde aktif rol oynadığını ifade eden Bakan Varank, şöyle devam etti:

“Ekosistemimizdeki Ar-Ge temelli iyileştirmelerin dünyanın dört bir yanından önde gelen araştırmacıları çekmeye başladığını büyük bir memnuniyetle belirtiyorum. Programımızın ilk çağrısında, 21 farklı ülkeden 127 bilim insanı ekosistemimize katılarak araştırmalarını Türkiye'ye taşıdı. Bu araştırmacıların hepsi kendi alanlarında öncüdür. Her biri sürdürülebilir çevre ve dijital dönüşüm konusunda çığır açan katkılarla projeler hayata geçiriyor. Bu bağlamda, bu konferansın katılımcılarını da Türkiye'ye gelip eğitim almaya davet ediyorum. Programlarımızdan yararlanabilirsiniz.”