Bakıcı'nın en yakını da görevi bıraktı!
AKP'li Selçuk Belediyesi'nde sular durulmuyor. Ekonomik anlamda büyük sıkıntılar yaşayan ve Selçuklu vatandaşlar tarafından eleştirilerin odağı haline gelmiş Selçuk Belediyesi'ndeki sorunlar her geçen gün artıyor...
Bu sıkıntılara son olarak Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı'nın en yakın çalışma arkadaşı olarak bilinen basın danışmanı Mehmet Durmuş'un görevi bırakması da eklendi. Selçuk Belediye Başkanı Zeynel Bakıcı'nın basın danışmanı Mehmet Durmuş geçtiğimiz ay, bu yönetim anlayışı içinde çalışmayı daha fazla yürütemeyeceğini belirterek görevinden ayrılıp emekli oldu.
“Memur olmuşsunuz...”
Temelinde kente arzu ettiği hizmetleri yerine getirememesi olduğunu belirten Durmuş, görevden ayrılarak emekli olma kararı aldığını ve koltuk sevdası olmadığını dile getirdi. Geçtiğimiz yıl içinde de benzer sorunları yaşadığı için istifa ettiğini fakat yetkili merciler ile yapılan görüşmeler sonrası çözüm odaklı görevi tekrar kabul ettiğini dile getiren Zeynel Bakıcı'nın en yakın çalışma arkadaşlarından olan Mehmet Durmuş: "Bu süreçte bir süre işler yolunda gitse de daha sonra saygı duymakla birlikte katılmadığım yönetimsel yaklaşımlar ister istemez şevkinizin kırılmasına yol açabiliyor. Bu da varlık sebebinizi doğal olarak ortadan kaldırıyor. Siz eğer bulunduğunuz kuruma dolayısıyla hizmet edeceğiniz kitleye katkı sunamayacaksanız; yapabilirliğiniz sıradanlaşacaksa siz artık “memur olmuşsunuz” demektir. Doğrusu bu da bana çok sıkıcı gelen, mutlu olamayacağım hatta sağlığım açısından stres oluşturan bir durum. Koltuğu korumada ısrar etmek doğru değil. Sonuçta sizin aile şirketiniz değil maaş aldığınız kurum.” diye konuştu.
“Koltuk da, siyaset de, güç de sizin olsun"
Yaklaşık 3,5 yıl sürdürmeye çalıştığı Selçuk Belediyesi basın sorumluluğunu 31 Aralık itibariyle noktaladığını belirten Durmuş: "Kuruma ve dolayısıyla kurumun yöneteni olarak sevgili Zeynel hocama, arzu edilen katkıyı koyamayacağım bilinciyle kendisine, görev yaptığım alanı boşatarak yerel seçimlere 15 ay gibi bir süre varken kurumsal anlamda yeni bir yapılanmanın da önünü açmak istedim. Çok samimi bir şey söyleyeyim. Bir çok şeyden elimi eteğimi çekmek istiyorum. Bunu illa da anlamlandırmak gerekirse “koltuk da, siyaset de, güç de sizin olsun" diye tepki koymak olarak nitelendirilebilir. Doğrusu ben kendi doğrularımla mutluyum. Bunu değiştirmeye ne kişiler nede koltuklar mani olabilir. Bu konuyu dile getirirken Zeynel hocamı eleştiriyor gibi de algılanmasını istemem doğrusu. Kendisinin siyasi pratiğe ve Selçuk gerçeklerine karşı farklı bir bakış açısı var. Her ne kadar düşüncelerimle çok örtüşmese de bu bakış açısına her zaman saygı duydum. Saygı duyulması gerektiğine de inanıyorum. İnsanlar tercihleriyle yaşar. Ve sonuçlarına katlanır. Benim ki de nihayetinde pratik tercihlere karşı bir duruştur." dedi.
“Kararı halk verecek”
"Zeynel hoca 2014 ve hatta çok öncesinde çok iddialı bir söylemle işe koyuldu" diyerek sözlerine devam eden Mehmet Durmuş: "Biliyorsunuz kendisi Selçuk’ta siyaset yapma biçimini değiştirme arzusunu her fırsatta dile getiriyor. Bunun ne kadarı gerçekleşti ne kadarını daha gerçekleştirmeye gücü yetecek, zamanla göreceğiz. Bunun ölçüsü de sandık. Yani buna halk karar verecek. Öncesinde siyasi zeminden kendi isminin varlığını koruyarak çıkabilirse tabii. Doğrusu bu konuları çok dillendirmenin de doğru olmayacağını, kimseye de bir fayda sağlamayacağını düşünüyorum. Dediğim gibi bunu zaman gösterecek." dedi.
Kazanan Selçuk olur!
Kendisinin bir şekilde kurumsal bağının sürdürmek istenildiğini de dile getiren Durmuş: "Emekliliğim bir anlamda “memuriyeti” sonlandırmam için can simidi oldu. Birbirimize karşı kızgınlık ve kırgınlık yaşamadan sonuçlandırmış olmamız işin güzel olan tarafı. Zeynel hocamı taşıdığı insani değerler açısından seviyorum. Ve ciddi anlamda da başarılı olmasını istiyorum. Çünkü başarılı olursa kazanan Selçuk olur, Selçuklu olur." diye konuştu.
Ekibiniz yoksa…
Yönetim konusunda ekibin çok önemli olduğunun altını çizen Mehmet Durmuş: "Son olarak şunu da vurgulamadan geçemeyeceğim: Bu süreçte yaşadıklarımdan öğrendiğim şu ki; yola çıkarken güven duyabileceğiniz bir ekibiniz yoksa kabul etseniz de etmeseniz de asla “yöneten” değil, örtülü anlamda “yönetilen” olursunuz. Peki Zeynel hocanın ekibi yok mu? Sorusu akla gelebilir. Evet çok net söyleyebilirim. Bana göre siyasi ve yerel kaynaklar anlamında maalesef yok. Onun içinde ekibiniz yoksa işiniz çok zor!" dedi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.