CHP İzmir Milletvekili Mustafa Ali Balbay Başbakan Binali Yıldırım'a kendisine bağlı Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü'nün 700 basın kartını iptal etme nedenini sordu, bunun mesleğe müebbet ceza anlamına geldiğini söyledi.

Balbay, Başbakan'ın yanıtlaması istemiyle verdiği soru önergesinde sarı basın kartı ve sürekli basın kartı iptalinin çok ağır suçlamalarda yapılabildiğini anımsattı, bu durumla karşı karşıya kalan gazetecilerin listesinin ve nedenlerinin açıklanmasını istedi.

Balbay, 15 Temmuz'da özgür basının işlevinin unutulup unutulmadığını da sorularına ekledi.

Balbay'ın önergesinde şu sorular yer aldı:

1. Sarı Basın Kart ve sürekli Basın Kartı iptal edilen gazeteci sayısı kaçtır? Kamuoyunda konuşulan sayı 700'ü bulmaktadır. Bu doğru mudur?

2. Basın kartlarının iptal edilmesinin tek dayanağı Sarı Basın Kartı Yönetmeliği'nin 29. Maddesidir. Bu madde çok ağır suçlamalar halinde kartların iptal edilebileceğini hükme bağlamaktadır. Bu gazeteciler hangi suçları işlemiştir?

3. Bir kişinin suç işlediği iddia edildiğinde elbette yargılanacaktır. Ancak daha yargılama bitmeden ya da hakkındaki suçun ne olduğu kişiye söylenmeden basın kartını iptal etmek, mesleği de yargılamak değil midir?

4. Basın kartının iptali o kişinin mesleğinin müebbet hapse çarptırılması anlamına gelmez mi?

5. Hükümet 15 Temmuz gecesinin en önemli kırılma noktasının özgür medya yayıncılığı olduğunu unutmuş mudur?