Başkan Erdoğan'dan vatandaşlara ikametgah çağrısı
Vatandaşlara ikametgah çağrısında bulunan Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, Hiç olmazsa burada oturanların, yaşlı nüfusun ikametgahını taşıması gerekiyor. Benim 12 bin nüfusa göre elemanım var ama bölgede bu kış 30 bin kişi yaşadı" dedi.
Nilda Altın Okay- Yazlıkları Karaburun’da olan vatandaşların birinci ikametgahlarının ilçeye aldırmalarının, alacakları hizmeti etkilediği için ne kadar önemli olduğundan bahseden Karaburun Belediye Başkanı İlkay Girgin Erdoğan, "Benim 12 bin nüfusa göre elemanım var, geçen sene ayda 350 bin kişiydi hizmet veriyordum, bu sene bayramı saymıyorum çok yüksek bir rakam olduğu için ama şu aylarda 200 binin üstü bölgenin nüfusu. Aldıkları ikametgahlar kendileri için, bizim için değil." dedi.
Mordoğan’da konuşlanmış olan 112 Servisine bina yaptıklarını ve teslim için geri sayımın başladığını söyleyen Başkan Erdoğan, "Sağlık her şeyin başında geliyor. Maalesef ki bazen çok uçta bir yerde olduğu için herhalde gözden kaçıyor, şimdi o bölgelerden birinde Mordoğan’da sağlık hizmeti verilen bir yer var, oranın da bakımını yapmayı planlıyoruz, boyadır, badanadır. Çünkü insanlardan çok büyük şikayetler geliyor. Yani benim görevim değil belki ama insanlar da onu maruz kalmak zorunda değil, sonuçta bizim vatandaşlarımız daha iyi bir hizmet alacak. Kamu kurumlarının gerekli bakımlarını yapıyoruz, okullarımın da. Bu yıl ilk kez herhalde bir okul kendi yaptı. Bizden istiyorlar, İŞKUR’dan bir sürü insan alıyorlar, onlar nerede çalışıyorlar anlamadık. Hastanenin önüne giderseniz hepsi bankta oturuyor. İş yapan yok, işe giren çok, İŞKUR nedeniyle. Biz elimizden geldiği kadarıyla, kendi personelimizle birlikte hizmet vermeye çalışıyoruz." dedi.
İkametgah sayısının verilen hizmeti etkilediği için son derece önemli olduğunu söyleyen Başkan Erdoğan, "Bölgemizin en büyük sorunu, bugün hatta Karareis’teki sitelerle toplantı yaptık, Küçükbahçe Muhtarımızın öncülüğüyle birlikte. Bin hane var en az fakat ikametgaha bakarsanız orada kimse yaşamıyor, sadece bekçiler yaşıyor. Onlara da ilettim, bu kadar ekonomik buhranın yaşandığı bir dönemde, geçen sen yanılmıyorsan 8 TL falandı akaryakıt, şimdi 25-30 TL. Ben Küçükbahçe’ye 45 dakikada gidebiliyorum, Karareis’e 1,5 saate yakın bir sürede gidiyorum. Bakıyorsunuz, orada kimse yaşamıyor görünüyor ama bin tane konut var. Yaz aylarında full dolu, Mayıs’tan itibaren doluyor işte Ekim’e kadar. İlk geldiğim sene haftada iki kere çöp topluyordum, geçen sene üç kere topluyordum mağdur olmasınlar diye ve çok memnunlardı. Bu sene bir kere topluyorum çünkü bunun hesabı bana soruluyor, bu kadar akaryakıtı nasıl harcıyorsun diye, esasında belli. Onlardan da rica ettik bugün sitelerden. Çünkü bu sizin aile hekimlerinizi değiştirmiyor, tebligatlara etki etmiyor. Hiç olmazsa burada oturanların, yaşlı nüfusun ikametgahını taşıması gerekiyor. Benim 12 bin nüfusa göre elemanım var, geçen sene ayda 350 bin kişiydi hizmet veriyordum, bu sene bayramı saymıyorum çok yüksek bir rakam olduğu için ama şu aylarda 200 binin üstü bölgenin nüfusu. Ben 12 binlik elemanla inanın yine de temizlikten falan şikayetimiz yok.
Bizim temizlediğimiz yerleri kendileri pisletmezse hiç olmayacak da işte bu bilinci insanlara nasıl aşılayacağımızı da bilmiyorum ama çok zor hizmet veriyoruz. Bazısı diyor ki, “Merak etmeyin seçime doğru ikametgahı alacağız” buna çok gülüyorum, yani biz kendimiz için istemiyoruz, oy için istemiyoruz, bunu herkes bilsin. Aldıkları ikametgahlar kendileri için, bizim için değil. Kendilerinin doktor ihtiyaçları için, burada hastane adı altında bir kurumumuz var, uzman yok. Laboratuvar yok, tahliller İzmir’de yapılıyor da geliyor. Çünkü hastanede uzman doktor olabilmesi için 18 binin üzerinde nüfus olması gerekiyor ama bölgede bu kış 30 bin kişi yaşadı. Ondan sonra da şikayet ediyorlar ama biz şikayet etmeye alışmışız, problem çözmeye değil. Halkımızı bilinçlendirerek bu problemi de çözmek istiyoruz, doktor açısında. Hiç olmazsa nüfusu sağlarsak, uzman üç tane doktorumuz gelecek. Bu da bizim için çok önemli bir şey. Daha çok eksiklerimiz var, daha yapacak çok şeyimiz var. Bu bir süreç, hiçbirimizin elinde sihirli değnek yok" açıklamasında bulundu.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.