Göreve geldiği ilk günden bu yana tarımsal alanda yeni politikalar ve üretici odaklı çözümler üreten Buca Belediye Başkanı Erhan Kılıç, Doğancılar Mahallesi’nde yapılan çalışmalara eşlik ederek, sezonun ilk ürünlerini çiftçi kadınlarla topladı.

İzmir’in metropol ilçeleri içinde en fazla tarım arazisine sahip olan Buca’da sürdürülebilir kırsal kalkınma programı dahilinde Buca Köyleri Tarımsal Kalkınma Kooperatifi ile ortak çalışan Buca Belediyesi, bu işbirliği çerçevesinde çiftçiye tohum, fidan ve işgücü desteği veriyor. Bu çalışmalar kapsamında kırsal mahallelerden Doğancılar’ı ziyaret eden Başkan Kılıç, tarlada çalışan çiftçilerle bir araya gelerek, üreticilerle beraber çapa yaptı, sebze topladı. Kılıç, Buca’nın verimli arazilerini yeniden tarımla buluşturmaktan mutlu olduklarını ifade etti.

“BETONLAŞMANIN ÖNÜNE GEÇMEK İSTİYORUZ”

Yaptıkları çalışmalar ile Buca köylerinde betonlaşmanın önüne geçmek istediklerini ifade eden Belediye Başkanı Kılıç “Köylümüze destek olduk. İşçi desteği, fide desteği verdik. Tarlalarda şu anda kabaktan lahanaya kadar pek çok ürün var. Bu ürünleri satarak çiftçilerimize destek oluyoruz. Böylelikle bu verimli toprakların betona dönüşmesinin önüne geçmiş olacağız. Çiftçilerimiz de üretecek ve para kazanacak. Bu topraklar o kadar verimli topraklar ki senede dört kez ürün alabiliyoruz. Buradan alınan ürünleri sosyal marketimizde Bucalılara sunuyoruz. Böylelikle hem çiftçimiz kazanıyor hem de vatandaşlarımız uygun fiyatla sebze meyveye ulaşmış oluyor” diye konuştu. Kılıç, kooperatiflerle pazarlama aşamasında da işbirliği yaptıklarına işaret ederek ürünlerin Mustafa Kemal Mahallesi’nde bulunan ek hizmet binası ile Şirinyer merkezinde açılan stantla tüketiciye ulaştırılacağını da sözlerine ekledi.

ÜRETİCİDEN TEŞEKKÜR

Doğancılar’da üretim yapan çiftçi Mehmet Çınar, Buca Belediyesi’nden gelen destek sonrası yıllar sonra yeniden babadan kalma arazilerini ektiklerini belirterek Buca Belediyesi’ne teşekkür etti. Çınar şöyle konuştu “Belediyeden fidanlarımızı getirdiler, işçilerimizi getirdiler. Biz yetiştireceğiz. Sonrasında ürünlerimizi yine onlar alıp satacak. Üretici olarak kendimizi güvende hissediyoruz.”