BAYINDIR’IN SESİ BAŞKAN DEMİREZEN!
Ali Eyce yazdı...
Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen ile CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel arasında iki üç gündür yaşanan sözlü, yazılı ve karşılıkla açıklamaları şöyle bir okudum, akıl süzgecimden geçirdim.
Çıkan sonuç: İzmir’de oturuyorsun, Başkan Demirezen’den sesini duyuyorsun.
CHP Başkanı Yücel’in açıklamaları siyaseten yapılması, olması ve doğal olan açıklamalar görmek mümkün de, araştırıldığı, doğru ve tarafsız şekilde yapıldığı konusunda ciddi sıkıntılar var.
Zaten bu sıkıntılardan dolayıdır ki Başkan Demirezen’in sesinin yükselmesiyle birlikte karşı açıklaması da oldukça sert oldu.
Olmak zorundaydı da.
Sen insanın başkanlık yaptığı ilçeye gidip, olurunu, olmazını düşünmeden, maksat siyaset olsun, bir iki insanın aklı bulansın diye açıklamalar yaparsan, bu sert cevabı da alırsın.
Öncelikle hukukçu kimliğini ve efendiliğini sevdiğim CHP İzmir İl Başkanı Deniz Yücel’in de siyasetin o kirli tarafına geçmiş olmasına üzüldüm.
Ne olursa olsun, doğruyu söylemek istemesen de, gerçek olmayanı konuşmak onun tanıdığım kişiliğine aykırı.
Ama maalesef siyaset Türkiye’de böyle yapılıyor.
Olması olur göstermek, olanı olmaz göstermek gibi.
Başkan Demirezen’in anlattıklarına bakınca, keşke Bayındır’a gidilmeseydi, gidilmek şart ise bazı şeyler araştırılsaydı diye düşünmemek elde değil.
Bayındır’ın hiç mi sorunu yok.
Eminim Bayındır Belediye Başkanı Uğur Demirezen de sorunlarını biliyor, onları çözmeye çalışıyor.
İşte doğru siyasette bilinen ve çözülemeyen sorunlar üzerinden yapılması gerekir.
Siyaseti vatandaş için yapıyorsanız, ‘O kötü, bu eksik, şu değil’ demek değil marifet.
Marifet, ‘Böyle olmalı, şöyle tamamlanmalı’ dır.
Biz gazeteciler bile başka ilçelere, beldelere, mahallelere gittiğimizde orada yaşayanlarla ister istemez sohbet yaparız.
Amacımız belirli konuda haber yapmak olsa da, insanlar doğal olarak gazeteci gördüklerinde bütün sorunlarını anlatıyorlar, yazarak anlatmamızı istiyorlar.
Başkan Yücel, Belediye Başkanı Demirezen’in her gün yaptığını, bir gün yapsaydı.
Yani Bayındır’a gittiğinde, Bayındırlılara konuşmak yerine Bayındırlılarla konuşmayı tercih etseydi, bu kadar sert açıklamayla da karşı karşıya kalmazdı.
Bayındır’da Bayındır’ın sesi gazetesi yok!
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.