Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Günü’nde çalışanlarıyla bir araya geldi. Konuşmasında birlik ve beraberlik mesajları veren Başkan Karabağ, " Türkiye sıkıntılı bir süreçten geçiyor ve biz bu dönemde birlik olmalıyız. Ayağa kalkmak, mücadeleyle, özveriyle olur. Birbimizle uğraşmayı bırakmalıyız" diye konuştu.

Bayraklı Belediyesi çalışanları 1 Mayıs işçi bayramını davullu zurnalı kutladı. Doğançay'daki  Fen İşleri yeni binası ve şantiyesinde gerçekleştirilen törene Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ, CHP Bayraklı İlçe Başkanı Cemalettin Alper, DİSK Genel Başkanı Kani Beko, Belediye başkan yardımcıları, meclis üyeleri,  DİSK Genel İş  İzmir 6 No'lu Şube Başkanı Emine Yılmaz, yönetim kurulu üyeleri ve Bayraklı Belediyesi çalışanları katıldı. Davullu, zurnalı etkinlikte halaylar çekildi, marşlar söylendi.

1 MAYIS'A SAHİP ÇIKIN"
Törende konuşan DİSK Genel Başkanı Kani Beko, "1 Mayıs birlik ve dayanışma gününüzü kutluyorum. Hak ettiğiniz en güzel bayramlardan biridir 1 Mayıs. 1 Mayıs'a sahip çıkın. Bu sizin bayramınız ve bugün burada ne mutlu ki, Bayraklı Belediye Başkanıyla, Türkiye'de ender gördüğüm bir başkanımızla davulla zurnayla yanyana omuz omuza 1 Mayıs birlik, dayanışma, emek gününü kutladığımız bir gün yaşıyoruz ve ben de başkanımızı kutluyorum. Olması gereken bu. Bir iş yerinde iş barışı olmazsa orada iş olmaz, ekmek olmaz, orada gelecek olmaz. Eğer Bayraklı halkına hizmet etmek istiyorsak, mutlaka iş yerinde iş barışını sağlayarak, birlikte omuz omuza, yanyana olmalı ve bir sonraki dönemde de gece gündüz çalışmak zorundayız" dedi.

"BİRBİRİMİZLE UĞRAŞMAYALIM"
Devrimci ve halkçı başkan sloganlarıyla sahneye çıkan Bayraklı Belediye Başkanı Hasan Karabağ ise, "Özellikle çalışan işçi sınıfı için Kani başkan gibi kişilerin mecliste yer almasında fayda var. Kendisiyle gurur duyuyoruz. 1 Mayıs 1986'da Amerika'da 4 işçi arkadaş 8 saatlik çalışma hayatının getirilmesi için direniş yaptıkları için idama mahkum oldular. Onlardan birine eğer pişmanlık ifadesi kullanırsan 'seni asmayacağız' diyorlar. O da bunu reddediyor. Diyor ki; 'öldüğümde benim çocuğum bir caninin çocuğu olarak anılmayacak, bir kahramanın oğlu olarak anılacak' ve 4 'ü de idam ediliyor. O günden bu güne 1 Mayıs iş , emek ve işçi bayramı olarak kutlanıyor. Türkiye bu dönemi sıkıntılı yaşıyor. Bu dönemde Türkiye'de 1 milyon 900 bin sendikalı varken 1980 yılında ise, 2 milyon 500 bin sendikalı çalışan vardı. Gelinen nokta ortada. Yaşanan stresli ortam, taşeronlara verilen kadro hepsi hikaye. Yıllık zam oranını da yüzde 4 olarak belirlemişler. Allah razı olsun bir de bayramda bir ikramiye vermişler. Bizim sizinle yaptığımız sözleşmeler rafa kalkmış, böyle bir kadro. Bu iktidar değişmeden bu işler düzelmez arkadaşlar. Bu işler mücadeleyle, özveriyle olur. Biz birbirimizle uğraşmayı bırakmalıyız. Genel seçimlerden sonra önümüzde yerel seçim var. Yerel seçimde bu başkan gitsin bana yakın olan gelsin mantığında olan çalışanlar 2019'da seçim de göremeyebilir belediyelerde ondan sonra atama başkanları da görebilirler. İş bu kadar ciddi. Bu kadar vahim bir tabloda bazı milletvekillerinin ve hırsı mantığının önünde giden bazı siyasilerin mevcut belediye başkanlarını hedef alıp, küçük dünyalarında 'ben belediye başkanı olacağım, ben milletvekili olacağım... Ne yapayım? Kendi partilimi yıpratayım...' Ne kadar zekisiniz. Ne kadar akıllısınız. Böyle yapa yapa aynı iktidar hala başımızda. Bütün mücadele bu olmalı aslında. Biz görev yapan insanlar, hatasız değiliz. Yanlışlarımız kusurlarımız var tabiki. Ancak bu gün buralarda 1 Mayıs kutlanıyorsa ve DİSK varsa, biz olduğumuz için, biz burada iktidar olduğumuz için var" diye konuştu.

"YAŞASIN TAM BAĞIMSIZ TÜRKİYE"
Başkan Karabağ, "Benim DİSK'ten beklediğim şey şudur, her töreninde Türk bayrağı olsun, her töreni bugünkü gibi olsun, Atatürk olsun, cumhuriyet değerleri olsun ve bizim partimizin de bir sendika politikası olsun. Yola çıktığımız işçi sendikası şudur diyeceğiz ve  onu kendimizle birlikte büyüteceğiz. Memurlar da aynı. Ben bunun hayaliyle yaşıyorum 9 yıldır. İnşallah parti yöneticilerimiz de görür bunu. Yoksa Türkiye elden gidiyor. Bırak işçi hakkını insan hakkı kalmıyor. Okuyabilmenin, yazabilmenin, okula gidebilmenin, çalışabilmenin hiçbir unsuru kalmadı artık. Ayağa kalkmak hep beraber yapılabilecek bir iş. Tüm dernekler, başkanları, yöneticileri başımın tacı. Bana gelip dernekler için destek istiyorlar... Canım feda ne istiyorsanız hepsini vereyim ama siz bu cumhuriyet için ne yapıyorsunuz? Benimle yola çıkan sendika benim etkinliklerimde boy göstermeli birlikte olmalıyız. O birliktelik sağlanmadığı sürece ne kadro alabiliriz, ne de başka özgürlüklerimizi kazanabiliriz. Tek yol iktidarın değişmesidir. Birleşerek kazanacağız. Sevgili Deniz Gezmiş'in idam sehpasında söylediği şu; ırkçılık yapanlara söylüyorum: 'Ben Kürt'üm, ben Laz'ım, ben Çerkez'im, ben Türk'üm' diye başlayan bir söylemde sol anlayış olmaz. Ben insanım diyecek, ben solcuyum diyecek. Deniz ne demiş? 'Yaşasın Türk ve Kürt halklarının kardeşliği' demiş, 'Yaşasın Tam bağımsız Türkiye' demiş. Yaşasın tam bağımsız Türkiye! " dedi.

Konuşmaların ardından Başkan Karabağ, çalışanlarla halay çekti. Karabağ ardından da Gündoğdu Meydanı’ndaki kutlamalara katıldı.