Bebeklerde kalça çıkığı ve bozukluğunun önemli ortopedik rahatsızlıklardan biri olduğunu ifade eden Op. Dr. Tayfun Açıkgöz, erken teşhis konulmadığında ve erken tedavi yapılmadığında kalçada sakatlıklara sebep olduğuna dikkat çekerek, “Bu sakatlıklar hem kişide hem de çevresinde çeşitli sıkıntılara sebebiyet veriyor. Bebeklerdeki kalça çıkığı doğum öncesinde bulunabildiği gibi, doğum sonrasında da meydana gelmektedir. Anne veya babada ya da kardeşinde kalça çıkığı olan bebeklerde kalça çıkığı görülme oranı yüksektir. Yakın akraba evliliklerinden doğan bebeklerde kalça çıkığı bulunma riski de yüksektir” dedi. 

Ayrıca ters doğan, ayaklarında doğuştan sakatlık bulunan, ikiz ve üçüz gibi çoklu gebeliklerde kalça çıkığı riskinin yüksek olduğunu belirten Açıkgöz, "Hastalığın toplumda görülme oranı binde 5-15’tir. Türkiye’de yılda bir milyon 200 bin çocuk dünyaya geldiğini düşünürsek, her yıl yaklaşık olarak 15 bin çocuk kalça çıkığı ile dünyaya gelmektedir. Tedavi edilmediğinde sakatlıklara sebep olmasından dolayı erken teşhis ve erken teravi son derece önemlidir” diye konuştu. 

Ailelerin, özellikle de risk grubunda bulunan bebeklerini gecikmeden sağlık kontrolünden geçirmeleri gerektiğini anlatan Açıkgöz, “Kalça ultrasonografik taraması yaptırmaları gerekir. Hastalık için ilk 3 ay altın değerinde önemlidir. Riskli bebeklerde ve klinik şüphe durumlarında erken ultrasonografi gerekliyse de bebeklerde kalça ultrason tetkikinin 4 ve 6. haftalarda yapılması tavsiye edilir. Anne ve babalar bebeğin kalçasında çıkığın olup olmadığını anlamakta güçlük çekebilir. Bu sebeple bu 3 aylık dönemde kalça taramasını unutmamak gerekir” şeklinde konuştu.