Merhaba canım ruh ailem;

Evrende her şeyin enerjiden ibaret olduğunu daha evvel konuşmuştuk. Kâinat, varoluşla birlikte yani “kün fe yekûn” den itibaren Ol’dan o’LA O’lan her şey oldu ve bitti. Her şeyin kayıtları ise Levh-i Mahfuz’da mevcut. (Her şeyin en doğrusunu Allah bilir.) Evrensel yasalarda etki tepki yasası mutlak surette vardır. Evrensel yasaları, gerçekten özümseyerek bilmek, anlamak gerekir ki her şeyin oluşumunda bir sebep vardır ve her sebebinde sonsuz olasılıkla beraber yaşamımıza akışı oluşur.

Bugünler de küresel olarak önemli geçişler yaşıyoruz. Vakti zamanından bu yana oluşan karmik borçların ödenme vakti bile diyebiliriz. Bedeller ödenir, ekilen tüm tohumlar hasat edilir. Güzel olan şu ki yeni başlangıçlar zamanı çünkü çağ değişti. Kova çağına yaptığımız geçiş,2020 yılının bize ne kadar kadersel bir yıl olduğunu da gösteriyor. 

Bugün hasatını yaptığımız yani yaşadığımız olaylar, dün ektiğimiz tohumlar yani eyleme döktüğümüz olaylar. Karma yasası veya Etki tepki yasası olarak adlandırılan bu yasa Newton ve Albert Einstein’ın da doğruladığı gibi, her etkinin karşıt bir tepkisi olduğunu keşfetmişti. Bu yasanın ne büyük bir hakikatle çalıştığını fark etme zamanı.. Bu yasanın yaşamın her alanını etkilediğini kendimize hatırlatmak da önemlidir. Karmanın, kelime anlamı ”eylem” demektir. Her an bize bir seçenek sunulur  sonsuz olasılıklar dahilinde..

Rahmani ya da şeytani olanı seçmek, kibar ya da kaba olmak, yavaş ya da hızlı hareket etmek, hayatımızı sadeleştirmek ya da karmaşıklaştırmak ve benzeri birçok seçenek. Yani nasıl davrandığımıza bağlı olarak karşılığını alırız. Sistem bu kadar basittir aslında..  Ne ekerseniz onu biçersiniz. İyi bir şeyler yapın ve karşılığında iyi bir şey alın. Sevgi verin ve çokça sevgi alın. Şayet ki diğerlerini eleştirirseniz, siz de eleştirilirsiniz. Eğer çalarsanız, sizden de çalınır. Yalan söyler ve aldatırsanız, size de yalan söylenir ve siz de aldatılırsınız. Düzen bozarsanız, düzeniniz bozulur. Kınamayın, kınanacak hale kadar düşersiniz.

Karmalara dikkat!

Bunları yaşarken hem kısır döngü haline gelen haller vardır hem de yenilgiyi kabul etmediğimiz haller. Evrene sorulabilecek en sıkıntılı soru ise “neden ben ?” sorusudur. Başa gelen her kötü olay da bunu sormaktan hiç çekinmeyiz fakat mesela şans oyunlarından büyük ikramiye çıksa bu soruyu sormayız. 

Ne verdiysem, karşılığında sadece onu alırım; eğer domates tohumu ekersem, salatalık çıkmasını bekleyemem! Eğer bugün sıcak, sevgi dolu dostluktan hoşlanıyorsam ve yaşam kalitem bu yöndeyse o zaman insan ilişkileri tarlasının toprağını iyi sürmüşüm demektir. Örneğin; 3 çocuk annesi olmama rağmen hala fitsem, bunun sebebi bedenime ve sağlığıma özen gösteriyor olmamdır.. Eğer kariyerimde başarılıysam, muhtemelen yıllarca süren sıkı çalışmalarım, etki-tepki yasasını anlamış olmam ve sürekli gayretten dolayıdır. Bugün yaşadığım hayat önceki eylemlerimin bir sonucudur, yani dünkü eylemlerimin. Unutulmaması gereken en önemli kavramsa,5 dakika öncesi de geçmiş olarak adlandırılacaktır. Evrende hiçbir eylemin gizli de kalmama gibi güzel bir huyu var. Toplumda çoğu insanın bunu atlıyor olmasına hayretle bakıyorum çünkü hiç kimse görmese bile – evrensel ilahi adalet sistemi daimi işliyor.

 Tohumu ekmek ile meyve hasadı arasında nasıl uzun bir ara varsa, sergilenen eylem ile sonuçların oluşması arasında da, o kadar uzun bir ara vardır. Bu nedenle, insan, hareketlerinin üzerinde yarattığı zararı göremez. Olaylardan, gerçeklerden ya da karanlık tarafımdan kaçtığımı zannedebilirim ancak bu, sadece tüm tohumlar ‘meyve’ vermeden önceki bir zaman meselesidir; insanın karması yaşamı boyunca onu daima takip eder. Zan’dan çıkma vaktimiz.

Karma bize bir seçeneğimiz olduğunu ve sorumlulukların da seçimlerle birlikte geldiğini öğretir. Hissettiğim acı ya da memnuniyet, benim eylemlerimin bir sonucudur ve karma bana bu korkunç kısır döngüyü olumlu hale dönüştürebileceğimi ekilecek tüm tohumların benim elimde olduğunu öğretir. 

Zihin toprağınızı işlemenin, istenmeyen sonuçların ve istenmeyen duyguların yabani otlarını sökmenin şimdi tam zamanıdır. Zihninize hükmeden sizsiniz ve bu sebeple aradığınız sonuçları yaratmayı seçebilirsiniz. Hayatınızın her alanında, güçlü ve yapıcı düşüncelerin sağlıklı tohumlarını ekin. Sonra arkanıza yaslanın ve görünen meyveleri izleyin fakat sabırlı olun… Olgunlaşmamış meyve sadece hazımsızlığa neden olur! Her şey vaktini bekler unutmayın.

Ekilen tohumlar er ya da geç büyüyecek, onlar büyürken şayet kötü tohumlar ektiysek; hayatımız da kötü olaylar silsilesi yaşanacak ve bu durumda şiddetli haksız sağlanan gerek kazançlar gerek kazanım diye gördüklerimiz bizim, hem insanların, hem de kendi kul hakkına girmemize sebep olacak ki bu da en tehlike durumlardan biridir.

Uzun lafın kısası, sakinken, karmaşa olmadan ve zihnime uyuşmazlıkları çekmeden karma felsefesini öğrenmek gerekir ve daha da önemlisi karma hesabını kapatmak, kaçınılmazdır. Bugün bu borç biz tarafından ödenmezse “dedesi erik çalmış, torununun dişi kamaşmış” sözü yerini alacaktır. Nesiller boyu bu borç ödenene kadar devam edecektir. İşleyen bir evrensel ilahi adalet sistemi olduğunu ve tüm meselelerle ilgilenileceğini hiçbir zaman unutmayalım. Karma bir verme ve alma yasasıdır, alma ve verme değil! Vermeden alırsam, yasayı çiğnemiş olurum ve sonuçta hesabı yeniden dengeye getirmek için, kat be kat geri ödemek zorunda kalırım. Bu gerçek bir etkileşimdir ve belki de tüm zamanların en büyük yanılgısıdır ki, aldığımda kazançlı çıkmam, borç yaratırım! Asil hedef, her zaman alacaklı olmaktır, borçlu değil ve bunun için, alıyor olmaktan çok veriyor olmam gerekir. Etki tepki yasasını iyice kavrayalım ve ona giden yolda eylem yasasını hayatımıza entegre edelim.Eylem yasasına ilişkin buraya ufakta bir not bırakıyorum..

“Ne kadar hissedersek ya da bilirsek bilelim, potansiyelimiz ve yeteneklerimize olursa olsun, yalnızca uygulamayla onları gerçekleştirebiliriz. Çoğumuz kendimizi adama, cesaret ve sevgi gibi kavramların ne olduğunu anlıyoruz. Ama ancak bunları uyguladığımızda ne olduklarını bilebiliriz. Yapmak, anlayışı getirir. Uygulamak bilgiyi bilgeliğe dönüştürür.” DAN MİLLMAN

Onun içidir ki canım dostlarım, farkındalıklarımızın çoğaldığı, kalbimizin gözünü açabildiğimiz nice zamanlara..

Karmalarınızı temizleme, kendinizle yüzleşme vakti. Size kötülük yapanları affetme vakti..
Yaradan’a emanetsiniz, hoşça kalın..

Işıltınıza sahip çıkın ve daimi ışıkta kalın..

Sevgimle,

Aşk OLsun ,Şifa Olsun