Memur-Sen İzmir İl Temsilcisi ve Eğitim-Bir-Sen İzmir 1 Nolu Şube Başkanı Ali Musa Bina, 1 Mayıs gündemini değerlendirdi. Bu yıl Memur-Sen'in 1 Mayıs'ı Kahramanmaraş'ta kutlama kararıyla ilgili konuşan Bina, "Kutsal olan alanlar değil; emektir. 1 Mayıs'ta Kurtuluş Savaşı’nda emperyalistlere ilk meydan okumayı yapan Kahramanmaraş'tayız. Emeğin kahramanlarını, Kahramanmaraş'a davet ediyoruz. 1 Mayıs'ta barışın, kardeşliğin, emeğin ve emekçinin sesini hep birlikte yükselteceğiz" diye konuştu.

"TAKSİM'İ KUTSAL GÖRENLER YÜZDE 10,9"

Açıklamalarında Memur-Sen'in açıkladığı '1 Mayıs ve Sendikal Örgütlenme' raporuna da değinen Bina, "Anket çalışmamıza göre; Taksim alanını kutsal olarak görenlerin oranı yüzde 10.9. 1 Mayıs ’ın Taksim dışında da kutlanabileceğini ifade eden sendikalı memurların oranı ise %90,4. 1 Mayıs'ı Taksim’de kutlamak için İstanbul Valiliğine bu yıl ilk yazılı müracaatı veren de bizdik. Burada Taksim dayatmalarına karşı çıktığımız için, 'Taksim’i niye istiyorsunuz' gibi bir soru gelebilir. Biz çatışmasız, bayram havasında ve şenlik havasında herkesin Taksim'de 1 Mayıs’ı kardeşlik içinde kutlayabileceğini bu millete göstermek için istedik. Valilikten olumsuz yanıt aldık, karara saygı duyarak, Kahramanmaraş'ta karar kıldık. Millet kaos değil bayram istiyor" ifadelerinde bulundu.

TÜM SÖZLEŞMELİLERE KADRO İSTİYORUZ

Taşeronlarla ilgili yaşanan gelişmelerle ilgili de açıklamalarda bulunan Bina, "Tüm sözleşmeliler, kadroya alınmalıdır. Taşeron işçiler konusunda yapılan çalışmayı önemsiyoruz. Taşeronlar, ya 4/A olmalı ya da 4/D. Yani ya işçi ya da memur kadrosu verilmeli. 4/B, 4/C’liler, vekil ebe, hemşire ve imamlar, memur işi yapan üniversiteli işçiler kadroya alınmalıdır şeklinde konuştu.

İTHAL FİKİRLERİN DEĞİL, YERLİ DÜŞÜNCENİN ESERİYİZ

Kuruldukları günden bugüne, ‘millî’ sıfatıyla uyumlu, yerli değerlerle donanmış, tarihi, kültürü ve kökleriyle barışık bir teşkilat olarak yürümeye ve büyümeye devam ettiklerini kaydeden Bina, “Eğitim-Bir-Sen, bugüne kadar Türkiye’de milletin özünden çıkan örgütlenmeler içerisinde en büyük, en diri yapısıyla en nitelikli olanıdır. Büyük davaların insanlarının küçük meseleleri olamaz. Biz büyük bir davanın, ulvi bir gayenin adı ve adresiyiz” şeklinde konuştu

Türkiye’nin Anayasa’dan kaynaklı sorunlar yaşadığını dile getiren Bina, şöyle devam etti: “Bu ülkede her bir buçuk yıla bir hükümet düşmüş olması ya da 28 yılda 27 hükümet kurulmuş olmasının altındaki temel neden, bu ülkede sistemin anayasal zemini kurgulanırken, yanlış kurgulanmasından ya da vesayet odaklarının işine yarayacak şekilde kurgulanmasından kaynaklıdır. Ülkenin bir türlü toparlanamamasının altında yatan neden budur.”

YENİ, SİVİL BİR ANAYASA İSTİYORUZ

Türkiye’de demokratik zeminin, hak ve özgürlüklerin teminat altında olmadığını kaydeden Bina, şöyle konuştu: “Onun için anayasa son derece önemli. Anayasa ne zaman tartışılsa, ya terör olayları artıyor ya canlı bomba olayları çıkıyor ya da dışarıdan bir müdahale ile toplum manipüle ediliyor ve askerlerimiz şehit oluyor. 20 defa bu anayasaya makyaj yapıldı. Bu anayasa kozmetik bir anayasadır. Ama ruhuna asla dokunulmadı. Anayasa tartışılıyor, hükûmet modelleri üzerinden toplum manipüle ediliyor. Başkanlık sistemi, şahıslar üzerinden tartışılıyor, toplum manipüle ediliyor. Bu ülkede halk parlamenter sistemi yarı başkanlık mı, başkanlık mı? Kendisi karar verebilmeli ama halkın karar verebilmesi için üçünün kıyaslaması halka aktarılmıyor, halk manipüle ediliyor. Başkanlık gelirse federatif yapıya geçilecek diyerek bölücü terör örgütü üzerinden halk hizaya getirilmeye çalışılıyor. Bu ülkede demokratik zemin güçlenecekse, hükümet modelleri halk huzurunda tartışılabilmelidir.”

SINAV GÖREVİ ÜCRETLERİNDEKİ ÖDEME SORUNUNU ÇÖZDÜK

Sınav görev ücretlerindeki ödeme sorununun çözüldüğünü de kaydeden Bina, “Millî Eğitim Bakanlığınca hafta sonlarında yapılan merkezi sınavlarda, Bakanlığın toplu sözleşme hükmünü yanlış yorumlanması nedeniyle sınavlarda görev alanlara ödeme yapılmamakta ya da iller düzeyinde kısmi ödeme, eksik ödeme şeklinde farklı uygulamalardan kaynaklanan sorunlar yaşanmaktaydı. Genel Başkanımız Ali Yalçın, 3. dönem toplu sözleşmeyle kazanılan sınav ücretleri konusunda yaşanan sorunu çözmek için Milli Eğitim Bakanı Nabi Avcı ve Maliye Bakanı Naci Ağbal ile görüşmüş ve bu görüşmelerin neticesi olarak sorun çözülmüş olup kurye, hizmetli, şoför, şef, yürütme komisyonu, salon başkanı, gözetmen dâhil hafta sonu yapılan merkezi sınavlar görev alan tüm eğitim çalışanlarına,  toplu sözleşme hükmü gereği sınav ücretleri tam olarak ödenecektir” ifadelerinde bulundu.