Bitkilerin Profesörü Aysun Karabulut ile Çalışmalarına Dair

Öncelikle bize kendinizden bahseder misiniz?

1975 yılında Malatya’da doğdum. İlk orta , lise öğrenimini Malatya’da Üniversite öğrenimimi Ankara Üniversitesinde yaptım. Sonra Rahmetli Babamın memleketine dön kızım demesiyle aslında yurtdışı kazandığım burs ve Ankara’da başladığım doktora eğitimimi annemi yalnız bırakmamak için geri Malatya’da Doktora eğitimimi İnönü. Üniversitesi Turgut Özal Tıp Merkezinde Biyokimya bölümümde tamamladım. 2000 yılında eşim Doç. Dr. Ercan Karabulut ile evlendim. O dönemlerde eşim özel klinik çalıştırıyordu. Doktorayı Tamamladığımda ilk kızım şimdi Tıp fakültesi 5. Sınıf öğrencisi oldu. O arada ilk poster ödülümü Serbest radikaller ve Antioksidanlar kongresinde kanserle ilgili çalışmamda aldım. Sonrasında öğretim görevlisi oldum. 2 kızım Doçentlik sınavı öncesi doğdu. O arada doçentlik sınavımı İstanbul Çapa Tıp Fakültesinde aldım. Sonrasında Sağlık Hizmetleri MYO müdürü oldum. Evde hasta bakımı bölümünü Türkiye’de ilk defa açmış olduk. Sonrasında Profesör olduğum gün 3. Kızım doğdu. Tabi zorlu akademik mücadelemde çocuklarım çok şükür hep çalışma ve motivasyon kaynağım oldular. Bu arada bir engelliler derneği kurucu başkanlığını ve Kadın derneği kurucu temsil

Antioksidanlar stres ve nurogenetics denen gıdaların sağlığa etkisi ve biyokimyasal genetik ve kanser genetiği konularında ulusal ve uluslararası çalışmalar yüzün üzerinde çalışmalar yaptım. “Yaşamdan Sağlık İksirleri” ve “Doğada Hayat Var” “Yaşamın Biyokimyasal Sırları” “Antioksidanlar ve Stres” ve en son “Şifayı Tabiatta Bulmak adlı kitabımı yazdım.

2017 yılında Sağlık Bilimleri Fakültesi Dekanlığı Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesinde yaptım.

2016 yılında beri Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıp Fakültesi, Tıbbi Biyokimya öğretim üyesi göreviyle birlikte Yüksek Öğretim Kurulu Kalite Kurulu Takım Başkanlığını yürütmeye devam etmektedir.

TÖTM Kalite Temsilciliği, TÖTM Muayene Komisyon Başkanlığı, TÖTM Kalite Konsey Başkanlığı yaparak Kalite akreditasyon konularında idari görevlerde bulundum. 2018 tarihinde Malatya Turgut Özal Üniversitesine Sayın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip ERDOĞAN tarafından kurucu Rektör olarak atandım. Rektörlük görevinin sona ermesinin ardından Ankara Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Tıbbi Biyokimya Anabilim Dalı Profesörü olarak halen öğretim üyeliğim görevine devam etmektedir. Aynı zamanda Ankara Onkoloji hastanesinde Biyokimya eğitim sorumlusu’yum. Star , Açık Görüş ve bir gazetede sağlık stres ve antioksidanlar bitkilerle ilgili bilimsel çalışmalarımı paylaşmaktayım.

Mesleğinize ilk adımı nasıl attınız?

İlk olarak doktoraya başladım. Üç yıl ücret almadan doktora yaptım. Gece gündüz laboratuvarda sabahladığım çok oldu. Günlerce deneylerim bitmesini bekleyerek eve gidemediğimi bilirim. Kanser ve genetik çalışmayı çok istiyordum. Çünkü kanserden iki amcamı kaybetmiştik ve bizde kaldıkları süreçte yaşadıkları ızdıraba şahit olduğumdan bu konuda çalışmayı çok istemiştim. Ve nitekim bilimsel çalışmalarımı her ne kadar önüme çok engel çıksa da çalışmaya devam ettim.

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz? Belki biraz daha rahat olmayı, olaylar karşısında duyarsız kalamıyorum hep bir şeyler yapmak için çok fedakarlık yapıyorum. Ama çevremdeki insanlarda bu duyarlılığı göremeyince çok üzüldüğüm oluyordu. Şimdilerde alıştım artık. Belki biraz daha az çalışabilir miyim bilmiyorum ama ben çok çalışmayı seviyorum ve kendimden çok fedakarlık yapıyorum. Bu durum bir müddet sonra insanların size karşı aynı hassasiyeti göstermediğini göremiyeceğimi öğrendim. Saf ve temiz kalbimi değiştiremezsem de biraz daha belki biraz daha olayları görmezden gelmeyi öğrenemedim. Aşırı duyarlık ve görev edinme hali benim fıtratımda var. onu değiştiremiyorum.

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Doğrusu medyayı benimle ilgili olumsuz haber yaptıklarında tanıdım. Sonrasında medyanın beni merak ettiğini anladığımda onlarla samimiyet kurduğumda daha iyi anladım. Bazen suistimale açık olduğunu gözlemliyorum ama sosyal medyayı öğrencilerim ve sevenlerimin mesajlarına bizzat dönerim. O yüzden medyada da yazılar yazmaya ve topluma topluma faydalı olamaya devam ediyorum.

Mesleki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Kanser, stres, antioksidanlar bitkiler sağlıklı yaşam ana çalışma konularım.

Son çalışmanızı bize anlatır mısınız?

Geven otu çalışması oldukça önemli. Çünkü yaşlanmayı geciktirici enzim telomerazı artırdığına dair Çin’de de yapılmış bilimsel çalışma mevcut. Bende bu bitki birde şu an Tarım bakanlığının izin verilir listesinde olmayan iki bitki üzerinde çalışıyorum. Asapargallus Türleri, üzerinde yaşamın stresini Oldukça faydalı bir bitki onun deneysel çalışmaları ve aynı zaman da kanserin genetik kodları üzerine etkilerini çalışıyorum.

Mesleğinizin sizce stresli yanları var mı neler?

Olmaz mı? Öncelikle kanserden korunmak için mecbur kanserojen maddeler olan kimyasallarla hamileyken bile çalıştığımı bilirim. Uykudan fedakarlık ediyorsunuz, çocuklarınızdan ailenizden sosyallikten uzak bir yaşam sürüyorsunuz. Belki gelinen son nokta görülüyor ama çalışırken ki süreçte bir çok ortamdan yoksun kalıyorsunuz. Mesela çocuklarımın bir çok aşamasını hatırlamıyorum. Gençlik yıllarımı laboratuvarda sabahlayarak geçirdiği bilirim. Tabi onların zamanından almamak için kendinizden fedakarlık yapıyorsunuz. Çok bilirim gün ışırken hala ayağımda çocuğumu sallarken bir yandan seminer hazırladığımı gün ışıyıp işe gittiğimi hiç uymadan günlerin geçtiğini bilirim. Veya bir çok arkadaşım eğlenip gezerken ben dört duvar arasında ders çalıştığımı bilirim. Olsun dedik önemli olan bilim çok şükür gelinen noktada iyi ki çok çalışmışım diyorum.

Dijitalleşme hemen hemen her mesleği etkiliyor. Dijitalleşmenin sizin mesleğinize etkisi ne ölçüde nasıl yorumluyorsunuz?

Doğrusu akademisyen olarak derslerin online yapılması toplantıların online olması oldukça güzel bir gelişme. Diğer taraftan kitaptan okumanın faydası ayrı ve daha farklı bir algı yöntemi. Asla unutmuyorsunuz. Yazarak çalışmanın ayrı bir güzelliği vardır. Mesela benim her çalışmamın ayrı bir defteri her yılın ayrı bir not defteri vardır ama şimdi bir tuşla kamerayla her şeyi kaydediyorsunuz .Diğer taraftan otobüsle YÖK’e gidip makale aradığımız günlerden bugün bir tuşla bütün dünyadaki makalelere ulaşıyorsunuz. Birde yapay zeka var ki hem tembelleştiriyor hem de düşünme yeteneğini azaltıyor diye beni korkutmuyor da değil. Ne olursa olsun manuel tekniklerin öğreticiliği de ayrı bir faydalı

Dijitalleşmeyi mesleğiniz açısından nasıl yorumlarsınız?

Olumlu yönleri oldukça faydalı ama diğer taraftan manuel yani elle dokunarak çalışmanın da yarı bir güzelliği ve önemi de yadsınamaz.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Kitap okumayı ve yazmayı çok severim. Makale yazmak ve okumak müzik dinlemek piyano çalmayı seviyorum. Kuran okurum yine özellikle meali ve bilimsel yorumlanmasını çok önemsiyorum. Yürüyüş yapmayı ve platesi seviyorum. Ve tabi çocuklarımla vakit geçirmeyi çok seviyorum.

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Simyacı, Davinci şifresi, Titanic, Dale Carnige’in ve Nihat atsız’ın kitaplarını severim çok okurum.

Son bölümde Her İnsan Bir Dünya Kısa sorular kısa cevaplar Bölümü:

En sevdiğiniz şiir Cahit Sıtkı Tarancı: Desemki

En sevdiğiniz kitap Kalite Liderliği

En sevdiğiniz şarkı Eski dostlar

En önemli icat sizce nedir ? yer çekimi yasası, newton

Sizi en çok sinirlendiren şey Yalan ve Vefasızlık

En çok gülümseten şey nedir Çocuklarımın ve. Öğrencilerimin başarısı

En çok üzüldüğünüz an Çaresizlik, Babam ve annemin vefatı

Keşke yapmasaydım dediğiniz şey var mı ? Değerinden fazla değer vermek hak etmeyen kişilere

En çok etkilendiğiniz yazar Halit Ziya Uşaklıgil

Sizi en iyi tanımlayan kelime ? Pozitiflik, Mutluluk

Bu zamana kadar unutamadığınız mesleki deneyiminiz anınız oldu mu?

Oldu bir gün deney yaparken yüzümde bir sızlama hissediyorum. Önümde yüzlerce numune var. Su banyosuna koyarken kapağında yüzümü bir gördüm kırmızı bir yanık eyvah dedim lavobaya gittim ki yüm de bir delik kimyasaldan yanmış acile gittim hala aklım numunelerde fakat hemen bir acil krem vs sürüp çalışmama devam ettim. O çalışmam ödül almıştı. Yani her başarının bir zahmeti vardır diye düşündürür hep beni.

Hayatınızı bir kaç kelime ile tarif eder misiniz?

Dolu, mutlu, tatminkar, eğlenceli, vs. hiç durmayan pozitif bir enerji ile ışık saçan, aslında zaman bana yetmiyor ☺

Hayallerinizin şu anki hayatınızı oluşturmada rolü neydi? Bu noktaya geldiğinizi hayal ediyor muydunuz?

En büyük hayalim buluş yapmaktı bilinmeyeni bulmak ve bulduğum çok buluş var

Hayatınızda bir dönüm noktası oldu mu? Olduysa o zamanki koşullar nelerdi?

Oldu. Eşimle tanışmam bir dönüm noktası, hayatımda beni akademiye güçlü olmaya motive eden insan, aynen Babamın her daim bizi motive etiği gibi yani güçlü olmak cesur olmak

Hep hayalini kurduğunuz mesleği mi yapıyorsunuz? Eğer hasbel kader bu mesleğe başladıysanız, şu anda seviyor musunuz? Sevmek ve bu meslekte mutlu olmak için neler yaptınız?

Aslında hayalini kurduğum mesleği yapıyorum. Önceleri çok anlamamıştım. Ta ki akademisyen olup bilimsel çalışmalarda buluş yapmaya başladığım ve makalelerim yayınlandığı zaman bunu daha iyi anladım. Nereye gittiğiniz değil ne yaptığınız ve neyi başardığınız önemliymiş.

Hiç parasız kaldınız mı? Kaldıysanız hayalinizi yine de gerçekleştirmek için ısrar ettiniz mi?

Tabiki kaldım. Çok hala kalırım. Cüzdanımda benim hiç para durmaz ihtiyacı olanlara yardım etmeyi çok severim. Para bence bir araç siz çok çalıştıkça zaman içinde olur. Ben ve ailem her daim ihtiyacın olanların yardımına koştuğumuzdan mıdır Allah çok şükür yardım ediyor. Öğrenciyken güzellik ve genç kalma ürünlerinin satışıyla uğraşırdım okul harçlığımı çıkardım. Kısmen ve nitekim bugün bitkisel ürün çıkarma konusunda çalışmalarımı odakladım. Ama hala kredi kartları ile başım belada olur aslında görmediğiniz bir şeyi harcıyorsunuz. Buda aslında bence bir tüketici problemine dönüşüyor.

Tüm yaşamınızı düşündüğünüzde; para kazanarak mı istediğiniz yaptınız yoksa istediğinizi yaparak mı para kazandınız?

İstediğimi yaparak yani akademik kariyer ve çalışma alanım ister istemez dönüşüyor.

Başkaları sizin hayalinizi gerçekleştirmeniz için fedakarlık yapıyor mu? Eğer öyleyse siz karşılığında ne yapıyorsunuz?

Eşim çok fedakarlık yaptı. Ben profesör olunca o akademiye anca geri döndü. Bende onun bu fedakarlığını Ankara’dan doğuya benim yanıma gelip benim ailemin yanında olması benimde onun ailesini benimseyip sevmemde en büyük etken oldu.

Yeni bir hayaliniz olsa ve şu anki yaşamınızı baştan aşağıya değiştirmek zorunda kalsanız, yine de hayalinizin peşinden gider misiniz? Mutlu olmak için nelerden vazgeçersiniz? Örneğin başka bir ülkede yaşamanız gerekse veya ailenizi bırakmanız gerekse ne yaparsınız? Bunun için sizce belli bir yaş sınırı var mı?

Giderdim. kısa süreli ise çok yaptım. Çocuklarım küçükken eşime emanet edip çok il dışı ve yurtdışı kongreye gittim. Hele bir yurtdışı kongresinde de konuşmacı idim. İkinci kızım 9 aylıktı. Sütünü bırakıp gitmiştim. Ama 5 güm kalmak zorunda kalmıştım. Çok ağlamıştım. Kendimi çok kötü hissetmiştim. Hemen dönmek istemiştim. Ama o zamanki koşullarda uçak bulamayıp dönememiştim. Ama döndüğümde kızım yine sütünü almaya devam etmişti. Çok korkmuştum ülkeme dönemeyeceğim diye. Ukrayna’ydı tek Türk konuşmacıydım yine savaş vardı. Allah kimseyi ülkesinden etmesin. Huzurunu bozmasın.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

İdeallerinize ulaşmak için önünüze çıkan engelleri atlayarak geçin asla geriye dönüp bakmayın. Vicdanınız rahatsa rabbim zaten her şeyi size yavaş yavaş kapıları açıyor. Yeter ki dürüst olun, cesur olun, asla yalan söylemeyin ve asla kimseyi kıskanmayın, her daim hedefiniz bir sonraki iş süreciniz olsun. Arkadaş ve kardeşinizi kıskanmayın sadece çalışın çok çalışın her şeyiniz olur yeter ki dürüst olun cesur olun, samimi olun. Hayat size bütün kapıları açacaktır. Ve bir şey olmuyorsa ısrar etmeden başka bir sürece kanalize olun. Kimseyi üzmeyin, her yardım ettiğiniz size iyilik olarak dönecektir.