Tuğba Topal
BU ACI SANA DEĞİL
Tabirim caiz değil, bir ölünün iç çekişlerindeyim. Hüzünle düşünürüm hayalimdeki o kimsesiz evi.
Sende kalsa da aslım, gök gözlerimin buğusunu yansıtır yeryüzüne, ben yine bulurum beni gökyüzünde. Müstakil bir hayaldi bende kuşattığın ama sen ezberlediğim bir öğüdü harf harf unutturdun bana.
Mutsuzluğu bir ben bilirim, bir de gecenin gözleri olan baykuşlar. Birlikte o kimsesiz evin damında otururuz. Yıldızlardan solucanlar akar geceye, halkaları büyürken döllenir acılar. Her güne yenisi eklenerek daha da derinleşir yüreğimde yaralar.
Bir gün sana bunu anlatacağım. Nasıl bir ağrı olduğunu canda ve nasıl ağır geldiğini yüreğe.
Kendi yasasını kuramayan bir yargıç gibiyim. Oysa ben; sevgiye büyüyen bir çocuktum, yüreğime batan kıymıklardan önce. Ara ara kabuk bağlamaya çalışsada, durmadan sızlayan yaralarıma yokluğunla bastığın tuzun şimdilerde ağrısı çok taze.
Bir gün sana müstakil bir hayalin nasıl enkaza döndüğünü de anlatacağım ama şimdilik bu acı sana değil, konuşma yaşını geçmiş yaralara..
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.