Son dönemde Türkiye’de ve dünyada meydana gelen yangınlar, ülke yönetimlerini olduğu gibi bireyleri de doğa için harekete geçirdi. Gözler küresel ısınmasının baş sorumlularından olan karbon ayak izine çevrilirken, sürdürülebilir sağlıklı yaşam konusunda Avrupa ve Türkiye’deki öncü organizasyonlardan TheLifeCo Wellbeing’in kurucusu Ersin Pamuksüzer’den de önemli uyarılar geldi. Daha iyi ve sağlıklı olabilmek için önce toprağından, suyundan, havasından beslenilen dünyaya daha iyi bakılması gerektiğine dikkat çeken Pamuksüzer, “Ruhsal, bedensel ve zihinsel bir iyileşme ve sağlık için tüketim alışkanlıklarımızı doğal kaynakların korunmasına yardımcı olacak şekilde değiştirmeliyiz” açıklamasında bulundu.

“Doğayla dost bir bilinç kendi bedeniyle de dost olabilir”

Bireysel olarak karbon ayak izini küçültmenin basit önlemlerle mümkün olduğunu söyleyen Ersin Pamuksüzer, kendi alışkanlıklarından örnekler vererek, “Ben senelerdir doğa dostu Hybrid araçlar kullanıyorum. Evimde kullanmadığım cihazları ise sürekli kapalı tutmaya özen gösteriyorum, gerekli olmadığı sürece elektrik harcamıyorum. Beslenme alışkanlıklarıma da bu çerçevede dikkat ediyorum. Üretiminde daha az karbon salınımına neden olan besinleri, yerli ve organik ürünleri tercih ediyorum. Hayvansal gıdadan uzak duruyorum ve bu şekilde elimden geldiğince doğaya katkıda bulunmaya çalışıyorum. Çünkü ancak doğayla dost ve onu kirletmeyen bir bilincin kendiyle ve bedeniyle de dost bir birey olabileceğini biliyorum” dedi.

Hayvansal kaynaklı beslenmenin %30-40’ını azaltmak bile büyük iyilik

2005 yılından bu yana bireylerin daha sağlıklı ve kaliteli bir yaşam sürebilmesi için bütünsel sağlık felsefesiyle hizmet verdikleri TheLifeCo çatısı altında da karbon ayak izini küçültmek için pek çok önlem aldıklarına dikkat çeken Ersin Pamuksüzer, “İyi yaşam otellerimizde mümkün olan tüm alanlarda plastik yerine cam ürünler kullanıyor, her tür atığı doğaya zarar vermeden geri dönüşüme gönderiyoruz.

Tüm tesislerde organik- ekolojik şampuan, duş jeli, vücut losyonu ve sıvı sabun kullanıyoruz. Enerji tüketimine de dikkat ediyor, aydınlatma malzemelerini tasarruflu ürünlerden seçiyor, çok fazla elektronik cihaz alımı yapmıyoruz. Sık sık dekorasyon değişimi yapmıyor, böylece toksik madde üretimini artırmıyoruz. Tüm bunların yanında, hem beden hem de çevre sağlığı için hayvansal yerine vegan beslenmeyi savunuyoruz. Programlarımızı vegan beslenme felsefesi çerçevesinde hazırlıyor, hayvansal kaynaklı beslenme alışkanlıklarını %30-40 azaltmanın dahi hem sağlığa, hem de dünyaya ve hayvanlara yapılacak en büyük iyiliklerden olduğuna inanıyoruz” ifadelerini kullandı.