Orman ve Su İşleri Bakanı Veysel Eroğlu’nun İzmir’de üst üste çıkan büyük orman yangınlarından sonra yaptığı açıklamaları yetersiz bulduğunu belirten CHP İzmir Milletvekili Musa Çam, Bakan’ın yanlış ve eksik bilgi sahibi olduğunu savundu.

Çam, “Bakan Menderes’te 952 hektar alan yandı diyor ama gerçekte 1400 hektar alan yanmış. Bayındır’da da 500 hektar söylenmekte ama bunun da 900-1000 hektar civarında olduğu uydu görüntülerinden tespit etmek mümkündür. Alan ne kadar büyük olursa ödeneği de o kadar çok olacağı için Bakan’a yanlış bilgi veriliyor. Bakan da farkında ama işine böyle geliyor, son sistem arazi araçlarını, helikopterleri anlatıyor, yanan yerleri ağaçlandırıyoruz diyor ama yangınlar büyürken bunların hiç biri ormanları kurtarmıyor” diye konuştu. 

KÖYLÜ ORMANINI DEVLETTEN KORUR HALE GELDİ!

Bakan Eroğlu’nun yangına müdahalede hava araçlarının, haberleşme araçlarının arttığı yönündeki açıklamalar yaptığını hatırlatan Çam, “Otomatik sistemler, kameralı helikopterler, son model arazi araçları elbette lazım ancak bunlarla yangınların azalmadığı ortada. Yangını söndürmede hava araçları artmış haberleşme araçları da artmış ama insan gücünü azaltıyorlar. Bu iş savaşı piyadenin kazanması gibi… İşçi sayısı az ve yetersiz olduğu için yangınlara gereken müdahale yapılamıyor.

Arazözlerde eskiden 5 personel olurdu şimdi 2 kişi. İzmir’deki yangına başka illerden personel geliyor. Neden İzmir’de yeterli personel yok. İzmir’de 2014 yılında 1250 civarı orman işçisi var 2017’de ise bu rakam 950’ye düşmüş, işçi sayısı azalıyor yerine eleman koyamıyorlar. Bu yüzden vardiyalı çalışma sistemi yok bu da performansı etkiliyor. Yangını bilen mühendis sayısı da az. Liyakat yok. Sektör sorunu gibi görünen bu problemler yangına müdahaleyi de erken söndürmeyi de fazlasıyla etkiliyor. Önce bunların sorgulanması ve sistemin oturtulması lazım” açıklamalarında bulundu. 

Orman köylülerinin en büyük sorunun resmen kendi bölgelerinden uzaklaştıran sistem olduğunu ifade eden Çam, şunları söyledi: “Eskiden orman muhafaza memurları o orman köylülerinden seçilirdi. Şimdi bölgeyi bilmeyen, coğrafyasını tanımayan personel çalıştırılıyor. Eskiden orman köylüsüne tahsis edilen orman arazileri artık rant uğruna peşkeş çekiliyor. Devletin koruması gereken ormanları artık köylü devletten koruyor. ”