İstanbul merkezli başlayan operasyon, İstanbul merkezli kalmayacak gibi görünüyor.

Operasyonun merkezi İstanbul olsa da, CHP Genel Merkezi Ankara'da ve diğer büyük şehirlerde siyasi hareketlenme başladı, başlıyor ve başlayacak gibi.

Ekrem İmamoğlu, ekibi ve ekibine bağlı olarak çalışanların gözaltına alınması süreci, doğal olarak CHP'de İmamoğlu'nun bu denli güçlü olmasından rahatsız olanlar için fırsatların en büyüğü.

Geçtiğimiz genel seçimlerde olmasa da, yerel seçimlerde kimin, nerede belediye başkanı olacağına dair karar mekanizmasının ortasında bulunan Ekrem İmamoğlu'nun içinde bulunduğu durum, doğal olarak onun iradesiyle belediye başkanlığı, belediye meclis üyeliği kazanımı içinde olanları da tedirgin ediyor.

'Şimdi ne olacak?'

Siyaseten CHP'nin içinde olanların, olanlara tepki vererek veya vermeyerek izleyen herkesin cevap aradığı soru işte tam olarak bu.

'Şimdi ne olacak?'

'Şimdi ne olacak?' sorusuna işin hukuksal boyutunu düşünerek, siyasi boyutunu ise düşünmeniz için boş bırakarak bir bakalım;

Hukuksal boyutuna baktığınızda iddialar ve iddiaları destekleyen deliller ışığında, yeterli ve gerekli görülmesi halinde, Ekrem İmamoğlu tutuklanabilir, belediye başkanlığı düşürülebilir, yerine kayyum atanabilir.

Bu durum, İmamoğlu'nun terör örgütleriyle olan kısmının sabit bulunmasından çıkacak sonuç.

Yolsuzluk, rüşvet, irtikap ve suçlarla ilgili olan kısmından belediye başkanlığı düşse dahi kayyum çıkmaz.

İstanbul Belediye Meclisi, kendi içinden bir meclis üyesini yeni başkanı olarak seçer.

Siyasi boyutuna baktığımızda yine iddialar ve bu iddiaları doğrulayan deliller ışığında yeterli ve gerekli görünüm oluşması halinde İmamoğlu'nun siyasi hayatı bitmiş olur.

CHP'nin içinde İmamoğlu'nun siyasi hayatının bitmesini bekleyenlerin sayısının, bitmemesini bekleyenlerle eşit olduğunu herkes gayet iyi biliyor.

CHP'nin gizli genel başkanı olduğunun düşünülmesi bir yana, genel merkezi elinde siyaseten tuttuğunu da herkes gayet iyi biliyor.

Hatta o kadar ki, diğer il ve ilçelerdeki CHP'li Belediye Başkanları, CHP Genel Merkezi yerine Ekrem İmamoğlu'na gidip, dertlerini, isteklerini ve temennilerini söylemeyi tercih ediyorlar.

Hal böyle olunca da, CHP Genel Merkezi'nde bu durum rahatsızlık yaratmıyor gibi dursa da, mevcut durum CHP Genel Merkezi'nde dengelerin de ciddi şekilde değişeceğinin göstergesi.

Soruşturmalarla birlikte mi olur?

Soruşturmaların sonunda mı olur?

Soruşturma ayrı mı gider, siyaset ayrı mı gider, bunu zaman insan aktörüyle gösterecek.

İyi Parti eski Genel Başkanı Meral Akşener'in söylemiyle başlayan, CHP'deki gizli muhaliflerin gizli girişimleri ve gizli tanıklıklarıyla devam eden süreç, yargının içinde öyle yada böyle sonuçlandırılacaktır.

Dünden başlayan ve bugünden devam eden ve gelecekte de olması kuvvetli muhtemel bir tek şey var.

"Kral öldü, yaşasın yeni kral!"

Vesselam!