CHP Genel Sekreteri Sındır: “herkes temel haklara sahip olmalıdır”
CHP Genel Sekreteri Kamil Okyay Sındır 10 Aralık İnsan Hakları Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, terörün ve savaşların neden olduğu yıkımların tüm insanlık için tehdit oluşturduğunu söyledi.
Sındır açıklamasında, İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi'nin kabulünden 68 yıl geçmesine karşın, başta Irak ve Suriye olmak üzere terör ve savaşların neden olduğu yıkımlarla insanlığın bir felakete sürüklendiğini belirtti.
Genel Sekreter Sındır; “sadece insan hakları gününün yıldönümünde değil, yaşamın her anında insanı temel alan, insana odaklanan bir anlayış egemen olmalıdır. Ayrıştırıcı, ayırımcı ve saldırgan anlayışların, hareketlerin neden olduğu yıkımlar tüm insanlığın vicdanını yaralamakta, geleceğe dönük umutları karartmaktadır” dedi.
“ÇOCUKLARIMIZ İHMAL VE SORUMSUZLUKLARA KURBAN”
"Bugün ne yazık ki, Irak ve Suriye halkının gerek savaş ortamında yaşanan katliamlar gerekse Avrupa kapılarında maruz kaldığı kötü muamelenin sıradanlaştığı acılar, tarihin en karanlık dönemlerinden birini yaşatmaktadır. Büyük insanlığın ortak birikiminin ve geleceğinin maruz kaldığı bu vahşet ve saldırılar, insanın, hakları ile birlikte yok sayıldığı en trajik döneme neden olmaktadır. Ülkemiz de bu anlamda terör saldırılarından zarar görmekte, yurttaşlarımız ve güvenlik güçlerimiz şehit olmakta, insanlarımız evlerini, barklarını, yurtlarını terke zorlanmaktadır. Yine işkencenin, kötü muamelenin gündemden düşmediği, kadına ve çocuklara yönelik şiddetin artarak devam ettiği, çocuklarımızın ihmal ve sorumsuzlukla hayatlarının baharında facialarda kurban gitmesi hepimizi büyük üzüntülere sevk etmektedir. Bu durum maalesef insanın ve temel haklarının istismar boyutunu tüm çıplaklığı ile gözler önüne sermektedir.”
“HERKES EŞİTTİR VE TEMEL HAKLARA SAHİP OLMALIDIR”
Genel Sekreter Sındır, insan hakları gününün sadece yıldönümlerinde, toplantı ve protokol konuşmalarında değil yaşamın her anında yüceltilmesi gerektiğini söyledi. Sındır açıklamasını şöyle sonlandırdı: “İnsan hakları her toplumun, toplumu düzenleyen kuralların başında gelmelidir. Kökeni, inancı, dili, düşüncesi, cinsiyeti, kültürü, ekonomik ve sosyal statüsü ne olursa olsun her bir insan bir diğeri karşısında eşittir. Bu nedenle insan hakları günü, yıldönümlerinde, toplantı ve protokol konuşmalarında geçiştirilen sıradan bir program olmamalıdır. İktidarlar, kamuyu düzenleyenler, onu koruyan yöneticiler ve her birimiz insana odaklanan, insanı baş tacı yapan bir anlayışı temel almalıyız. Cinsiyeti, eğitimi, makamı ve rütbesi ne olursa olsun, herkes eşittir ve temel haklara sahip olmalıdır. Bu anlayış ile insanı insan gibi gören onu bir kimlik ya da kalıba sıkıştırmadan, kategorize etmeden, kimliklerini ve statüsünü görmeden - göstermeden sadece insan olarak kabul edelim."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.