Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Yüksek Disiplin Kurulu (YDK) Üyesi ve İzmir Milletvekili Mahir Polat, 29 Ekim Cumhuriyet Bayramı’nın 98. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajda şu ifadelere yer verdi:

“Bugün Cumhuriyetimize, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesine duyulan derin bağlılık ile çağdaş bir toplumu yaşatma çabasındayız. Bu amaçla Cumhuriyet ilkelerine sahip çıkmak ve onları doğru uygulamak, aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmek bizlere düşen büyük sorumluluktur” dedi.

Cumhuriyetin kazanımlarını korumanın en asli görev olduğunu vurgulayan Mahir Polat, “Cumhuriyet nedir? diye soran köylü vatandaşa ‘Cumhuriyet, kimsesizlerin kimsesidir’ demiş Mustafa Kemal Atatürk. En kısa, öz ve belki de en anlamlı tanımı budur Cumhuriyet’in. Bir yönetim şekli ya da devlet biçimi diye yazsa da kitaplarda, halkın yani hepimizin hissettiği şey; egemenlik gücünü elimizde bulundurup temsili demokraside söz sahibi olmamızdır. Çünkü Cumhuriyet, eşit yurttaş kavramını kazandıran, bireyi de toplumu da bağımsızlaştıran ve özgürleştiren olgudur. Kimsesizlerin kimsesi olmak da ancak böyle bir toplumla ve toplumda mümkündür.

Bugün Cumhuriyetimize, demokratik, laik ve sosyal hukuk devleti ilkesine duyulan derin bağlılık ile çağdaş bir toplumu yaşatma çabasındayız. Bu amaçla Cumhuriyet ilkelerine sahip çıkmak ve onları doğru uygulamak, aklı hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmek bizlere düşen büyük sorumluluktur. Bizlere armağan ve emanet edilen Cumhuriyeti ve kazanımlarını korumak en asli görevimizdir” dedi.

Milletvekili Polat, “Son yıllarda çok yıpratıldı Cumhuriyet kazanımlarımız ve hepimiz kimsesizleştik. Toplumsal, siyasal, ekonomik ve kültürel olarak çok geriledik. Akıldan, bilimden, çağdaşlıktan uzaklaştırıldık. ‘Aklı hür, vicdanı hür’ kuşakları müjdelemiyor eğitim sistemimiz. Hayal kurmaktan vazgeçmiş gençlerimizi görmek çok üzüyor beni ve aslında belki de en çok onlar korkutuyor. Çünkü gençler geleceğimiz. Onların yaşadığı umutsuzluk ve mutsuzluk aslında bizim geleceğimizi karartıyor. Esnaf, işçi, emekli, çiftçi, üretici herkes kendini kimsesiz hissediyor…

Demokrasi, temel hak ve özgürlükler, hukuk devleti, laiklik, sosyal devlet gibi kavramlar bile kimsesiz artık bu ülkede. Ama değişecek! Bu düzen böyle gitmeyecek! Emperyalizme karşı, yokluk içinde, kan ve gözyaşıyla kuruldu bu memleket. Kendi kendine yetti. Kimsesizlerin kimsesiydi, yine olacak! Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün 10. Yıl Nutku'nda da söylediği gibi 29 Ekim en büyük bayramımızdır, kutlu olsun. Cumhuriyeti bize armağan ve emanet eden başta Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk olmak üzere tüm silah arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum” ifadelerini kullandı.