Eski bir Ak Partili olan CHP Bayraklı Belediye Meclis Üyesi ve aynı zamanda Giresun Görele ve Çanakçı Sosyal Kültürel Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği Başkanı Mustafa Karaman, neden Bayraklı Belediye Başkan Aday Adayı olduğunu oncusehir.com’a değerlendirdi.

1950’li yıllarda ailesinin Giresun Görele’den göç ederek İzmir’e geldiğini ve Bayraklı’ya yerleştiğini anımsatan Karaman, “Ben 1971 yılında Bayraklı’da hayata gözlerimi açmışım. O gün bugündür Bayraklılıyım… Burada okudum, burada büyüdüm. Hayatımı burada kazandım. Siyasete de ilk olarak Bayraklı’da başladım. Sivil toplum örgütlerinde aktif faaliyet gösteren ve aynı zamanda Giresun Görele ve Çanakçı Sosyal Kültürel Yardımlaşma ve Dayanışma Derneğinin de kurucusu olarak, Bayraklı’daki her kesimle yoğun mesai harcayarak bugüne gelen bir isim oldum.

Bayraklı’da kendisine geniş bir alan bulan ve gecekondu diye tabir ettiğimiz bölgelerin alt yapısından yetişen biri olarak diyorum ki, Bayraklı’yı çok iyi tanıyorum. Siyaseti sağ, sol diye tarif edebilsek de halkı sağ-sol diye ayıramayız. Siyaseti ayrıştırmak için değil, birleştirmek, ortak paydaları arttırmak, demokrasi kültürünün daha geniş kesimlerce içselleştirilmesi için kullanmalıyız. Ama daha da önemlisi halkımıza müreffeh bir gelecek sunmak hedefiyle siyaset yapmalıyız.

Çünkü, Bayraklı halkının çözüm bekleyen gerçek sorunları var; Bayraklı’da doğan her çocuğun, sosyal donatı eksiği olmayan mahallelerde büyümeye, en iyi eğitim olanaklarına ulaşmaya, İzmirli olmanın konforu içinde büyümeye hakkı var. Siyaset yapan insanlar olarak Bayraklı halkına karşı en önemli sorumluluğumuz budur” diye konuştu.

“SAĞ SİYASETTEN GELMEK BÜYÜK AVANTAJ”

Siyasete Ak Partiden başlamış olmasının bugün talip olduğu görev açısından bir dezavantaj değil, avantaj olduğunu da ifade eden Karaman, sözlerini şöyle sürdürdü: “Söylediğim gibi ben Bayraklı halkını siyasi görüşleri, etnik kökenleri veya dini inanışları üzerinden ayrıştırmaya değil, birleştirmeye adayım. Bu nedenle sağ bir partiden geliyor olmam bana Cumhuriyet Halk Partisi’nin Bayraklı’da yerelde gücüne güç katıp, oy potansiyelini daha da genişletme imkanı sağlıyor. Sivil toplum örgütlerinde yıllardır sürdürdüğüm aktif görevler de bana Bayraklı halkını bütün kesimleri ile yakından tanıma şansı sundu. Bu açıdan baktığım zaman diyebiliyorum ki; Bayraklı’da ihtiyaç duyulan birlik ve beraberliği sağlayabilirim. İzmir insanımızın yaşam tarzına uygun, muhafazakar insanlarımızın tercihlerine saygılı ama Bayraklı’nın hiçbir sorununa, derdine kayıtsız kalmayan bir yerel yönetimi başarabilirim.

CHP VARSA HERKES İÇİN VAR...

Benim ve çocuklarımın da Bayraklı’yı evi olarak gören 320 bin insandan hiçbir farkı yok. Hepimiz, İzmir’de gururla anlatacağımız, yaşamaktan büyük keyif alacağımız, İzmir’in en modern kentsel alt yapısına sahip Bayraklı’sını istiyoruz. Cumhuriyet Halk Partisinin demokratik, eşitlikçi ve özgürlükçü ilkeleri içerisinde bu birlikteliği sağlamanın ve Bayraklı’da aydınlık bir geleceğe yürümenin hiç de zor olmadığını görüyor ve inanıyorum. Sözlerime partimizin o çok anlamlı sloganı ile nokta koymak istiyorum: CHP varsa herkes için var.”