Cinsel istismar psikolojik kanserdir!

Cinsel istismar psikolojik kanserdir!

Uzman Psikolog Didem Turgut Çönkü, cinsel istismarın bir tür psikolojik kanser olduğunu belirtti.

Türkiye’de son günlerde yoğun olarak tartışılan ‘cinsel istismar’ konusunda önemli açıklamalarda bulunan Uzman Psikolog Didem Turgut Çönkü, “Cinsel istismar, çeşitli kılıklarda karşımıza çıkar. Cinsel istismar, kısmen, çocuğun fiziksel yakınlık ve şefkat ihtiyacını kullanarak onu baştan çıkarmaya ve ikna etmeye, eğer çocuk failin taleplerini yerine getirmeyi reddederse kısmen de tehdit ve şiddete dayanır” dedi. 


Cinsel istismarın elbette çocuk açısından çok ciddi duygusal sonuçları olduğunu belirten Çönkü, “İstismarın çekirdek ya da geniş aile içerisinde gerçekleştiği hallerde, bu özellikle geçerlidir. Çocuk yaşamının ne kadar erken döneminde cinsel istismara uğramış ve cinsel temas ne derece yoğun, şiddet ne kadar aşırı olmuşsa, akraba ne kadar yakınsa ve faille çocuk arasındaki bağ ne kadar güçlüyse, sonuçlar çocuk açısından o kadar üstü örtülü ve ciddi olur.

Çocuklara, neredeyse başka hiçbir olay, cinsel istismar ve cinsel şiddetten daha fazla zarar veremez” diye konuştu. 
Cinsel istismar durumlarında çocuğun tamamen zıt duygu ve düşünceler yaşadığını kaydeden Çönkü, “Ben tercih ediliyorum-Kullanılıyorum” , “Bana özel bir ilgi gösteriliyor-istismar ediliyorum” gibi duygular yaşar. Çocuğun cinsel istismarı, onun şefkat, sevgi, sıcaklık, güvenlik ihtiyacının ve çocukça empati kurabilme yeteneğinin istismarıyla bağlantılıdır” diye konuştu. 


Çocuk ve ergen istismarcılarının genellikle yetişkin erkekler ve erkek ergenler olduğuna dikkat çeken Çönkü, şunları söyledi: “Failler, genelde çocuğun yakın çevresindendir. Çocuğun istismarı başkalarına açıklamasını engelleyecek şekilde aklını çelerek uzun vadeli bir stratejik plan geliştirirler, boyun eğen çocuk kendisini kötü, değersiz ve suçlu hisseder. Failler bir kural olarak, kendilerini masum hisseder ve vicdani bir rahatsızlık duymazlar. Cinsel içerikli oyunlar çocuğa tamamen normalmiş gibi sunulur. Çocuğun algısı bozulup saptırılır ve hakiki duygularının dışına çıkmaya ikna edilir. Fail, çocukta anlayış ve acıma uyandırır, bunu yalvararak ve başka ikna edici araçlar kullanarak (para, hediyeler, gizlilik yemini vb.) başarır ve böylece çocukta suçluluk duygusu uyandırır. İstismarcı, çocuğu bir yalancı veya hasta olarak suçlar. Kendini haksız suçlamaların kurbanı olarak sunar. Olayla ilgilenen otoriteleri tehdit etmeye başlar. Gerçekleri çarpıtır ve çocuk tarafından baştan çıkarıldığını iddia eder. Mahkemede suçlu bulunduktan sonra bile kendilerini temize çıkaracak bahaneler sunarlar; olay sırasında alkolün etkisindedirler, hiç şiddet kullanılmamıştır, hayat koşulları kötüdür, yetişkin kadınlardan korkmaktadırlar, hatta çocuğun kendisi cinsel içerikli oyunlar oynamak istemiştir.” 

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.