Alerjinin dünyada da giderek arttığına dikkat çeken Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Dr. Naim Ay, küresel ısınmanın bu durumu artırdığını, doğal olmayan gıdalar ve iklim bozukluğu gibi temel nedenlerin de etken olduğunu söyledi. Kaşıntı sorununun yaygınlaşmasının da alerjik bir durum olabileceğini aktaran Ay, “Bunun nedeni; sinek, böcek ısırığı ya da güneşe fazla maruz kalmak olabilir. Çocuğu olan herkes denize veya köye gittiğinde alerji şurubunu, güneş kremini ve antihistaminik kremlerini mutlaka yanına almalı” uyarısında bulundu.

DOĞUMDAN SONRA İLK İŞARETLER

İlk aylarda, çoğunlukla ek gıdaya başlanılan dönemde çocukların cildinde egzama türü lezyonların ortaya çıkabileceğini söyleyen Ay, ‘atopik dermatit’ olarak adlandırılan bu hastalık sonucunda cildin bariyer fonksiyonlarında bozuklukla beraber ciltte kuruluk ve kaşıntı meydana geldiğini aktardı. Çocuk Doktoru Naim Ay, Atopik Dermatit hastalığına ilişkin şunları söyledi:

“Atopik dermatit, alerjik hastalıkların ilk basamağında yer alan bir rahatsızlık olarak ileriki yaşlarda çocuğun diğer alerjik hastalıklarının gelişimi için öncü belirtilerden biri olarak kabul edilir. Atopik dermatit ile benzer dönemlerde besin alerjileri ilk bulgularını verebilir. Çoğunlukla inek sütü ve yumurtaya bağlı olarak ortaya çıkan besin alerjileri atopik dermatit hastalarının yarısında da bulunabilir. Bu nedenle egzama ile başvuran hastaların mutlaka besin alerjisi yönünden değerlendirilmesi gerekmektedir.”

KORTİZONDAN KORKMAK YERSİZ

Besin alerjilerinin çoğu zaman çocukluk döneminde başladığını ifade eden Ay, çocukluk yaş grubunda en sık görülen hastalıkları, (İSPA) inek sütü protein alerjisi, atopik egzama, alerjik rinit, alerjik astım, ürtiker, besin alerjisi ve anafilaksi olarak sıraladı. İnek sütü protein alerjisi olan çocukların kakasında kan görüldüğünü dile getiren Dr. Ay, bu durumda emziren annelerin süt ve süt ürünlerini tüketmemesi gerektiğini söyledi.

AKCİĞER VE KALPTE SORUN ÇIKARABİLİR

Alerjik rinitin; eşlik eden enfeksiyonlarla birlikte tedavi edilmediğinde zatürreye dönebileceğini, hastada geçici bir şekilde iyileşme olsa bile uzun vadede kalıcı hasarlar oluşabileceğini belirten Ay; “Bu durum; akciğerlerde, kalpte sorun çıkarabilir" diye konuştu. Tedavide kullanılan kortizon ile ilgili insanlardaki korkunun ise yersiz olduğuna dikkat çeken Dr. Ay, "Burada tedaviyi asıl yapan kortizondur, bu tedavi; akciğerleri korur” şeklinde konuştu.

ARI SOKMASI DEYİP GEÇMEYİN

El, ayak, ağız hastalığı, kızamık kızamıkçık, bahar döneminde böcek sokmaları bunların tümünde alerji ilaçları kullanmanın zorunlu olduğunu belirten Ay, özellikle kene ısırıklarının çok riskli olduğunun altını çizdi. Ay; “Sinek böcek deyip geçmeyelim, kene ısırıklarına özellikle çok dikkat etmek gerekiyor. Herhangi bir böcek sokması durumunda ise bölge sabunla yıkanabilir, ancak yara açık ise mikrop kapmaması gerekir ve kortizonlu kremler ile antibiyotikli pomadlar kullanılması gerekir” dedi.

Arı sokmasına da değinen Ay, arı sokmasının bazı kişilerde ölüme dahi neden olabileceğini ve bu kişilere adrenalin ampulü verildiğini, hastaların çantasında mutlaka adrenalin kalem enjektörü taşıması gerektiğini kaydetti.