Dün 12 Eylül dolasıyla okulların yeni eğitim ve öğretim yılına girmesiyle ilgili olarak dün tarihlerin aynı zamanda 12 Eylül askeri darbesinin olduğu güne denk gelmesiyle ortaya iki taraflı, karışık bir yazı kaleme almıştım.

Ancak bugün basına düşen okullarla, yeni eğitim ve öğretim yılıyla ilgili yazıları görünce bu konuda çok kısa yazdığımı fark ettim.

Çocuklarımızın, eğitimcilerimizin, velilerimizin üzerimde hakları kaldığını düşündüm.

Basında çıkan haberlere bakınca, herkesin, elinden geldiği kadarından fazlasıyla çocuklarımız için, eğitimcilerimiz için, velilerimiz için hareket ettiğini, destek olduğunu da gördüm.

Türkiye genelinde Cumhurbaşkanı, Milli Eğitim Bakanı, Bakan Yardımcıları, Milletvekillerini, İl genelinde Valileri, Milli Eğitim Müdürlerini, ilçe genelinde, kaymakamı, belediye başkanı, milli eğitim müdürü, okul müdürü, öğretmenleri ve hatta güvenlik güçlerimiz dahi hep birlikte çocuklarımız için, eğitimcilerimiz için, velilerimiz için bir şeyler yapmanın, yapabilmenin mutluluğu içindeydi.

Fotoğraflar çok güzel, hareketler çok özel ve yeni eğitim, öğretim yılı daha da güzel başladı.

Türkiye’nin geleceğinin de kelimenin anlamıyla işte bu birlik, beraberlik ve mutluluğa ihtiyacı var.

Tabi ki birbirimizden farklı hayatlarımız, düşüncelerimiz, hareketlerimiz olabilir.

Bunu bir zenginlik olarak algıladığımız sürece o zenginliğin keyfini süreriz geleceğin Türkiye’sinde.

Türkiye’nin geleceğini bu şekilde sağlam, sağlıklı ve mutluluk içinde yaptığımız bir nevi işareti de bu yapılanlar.

O yüzden biz Anadolu insanı, insan severiz.

O yüzden biz Anadolu insanı, çocuk severiz.

O yüzden biz Anadolu insanı, öğretmen severiz.

O yüzden biz Anadolu insanı, öğrenmeyi severiz.

O yüzden biz Anadolu insanı, mutlu olmayı, birlikte yaşamayı, bir olmayı severiz.

O yüzden biz Anadolu insanı Türkiye’ye severiz.

Sağlık, mutluluk, huzur ve başarı içinde yeni bir öğretim yılımız olsun.

Türkiye’nin yeni beyinlerine bilgi dolsun, o bilgi Türkiye’nin güzel geleceğinde olsun.