Konuşmasında aile geçmişini ve yaşantısındaki gelişmelerin yanı sıra Türkiye ekonomisi ve sivil toplum örgütlerindeki görevlerinde yaptıklarını anlatan Kemal Çolakoğlu, Türkiye’nin en büyük sorunu olarak ön plana çıkan işsizliğe aynı Çin’in yaptığı gibi yüzde 10’luk bir büyümeyle çare bulacağını söyledi.

 Siyasi istikrarsızlıklar en büyük engel

 Türk ekonomisine damgasını vuran olaylara sırasıyla değinen Çolakoğlu, “İzmir’de 1922’de düzenlenen Birinci İktisat Kongresi başlayan atılım süreci 1950’ye dek devletin yatırım yaptığı, devletçi ekonomi uygulamasıyla sürdü. 1950'de başlayan Amerikan Marshall yardımları ve 1980’deki 24 Ocak kararlarına kadar devam eden karma ekonomi ardında ithal ikameli kapalı bir ekonomi meydana getirdi. 24 Ocak 1980 kararlarıyla birlikte Türkiye'de globalleşme başladı. Böylelikle Türk ekonomisi libere edilmeye başladı. Bu süreç içerisinde Türkiye'nin en eski ve başlıca sorunu siyasi istikrarsızlıktı. Siyasi istikrar sağlandığında ise ekonomimiz iyiye gitme trendine girdi” dedi.

 2001 krizi uygulamaları 2008’i teğet geçirdi

 Türkiye’de 2001 yılında yaşanan ekonomik krizin tamamen siyasi istikrarsızlıktan oluştuğunu ancak daha sonrasında yapılan ekonomik reformlarla Türkiye'nin dünyanın yaşadığı 2008 krizini gerçekten teğet geçtiğini vurgulayan Çolakoğlu, “Türkiye'de 2000’den önceki yıllarda ekonominin birinci sorunu enflasyondu. Diğer sorunlar ise ihracat, istihdam ve kamu maliyesinden kaynaklanıyordu. O yıllarda krizden sonra uygulanan kamu maliyesi disiplini şu anda yolunda gidiyor” diye konuştu. 
 
Mevcut büyüme işsizliğe çare olmuyor
 Bugün Türkiye'nin en büyük ekonomik sorununun istihdam olduğunu anlatan Çolakoğlu, “Türkiye’deki mevcut 10 milyon işsize her yıl en az 400 bin kişi civarında yeni işsiz ekleniyor.Türkiye'de yüzde 1’lik büyüme 100 bin kişiye iş sağlamakta, her yıl ise 700-800 bin yeni işsiz gelmektedir, bu nedenle Türkiye her sene yüzde 8’ler civarında büyümek zorundadır. Bugün bu rakam ütopik görünse bile Çin 1,4 milyarlık nüfusuyla senelerce yüzde 10’luk büyüme elde etti” dedi.

 Tünelin ucundaki ışığa az kaldı
 Türkiye'nin gelişmesini sürdürebilmesi ve bütün kuralların iyi işleyebilmesi için eğitim ile hızlı ve güvenilir bir yargı sistemine ulaşılması gerektiğini bahseden Çolakoğlu, “En kolay mal satılacak yer komşulardır. Tüm komşularımızla ilişkilerimizi düzeltmeliyiz. Bugün ülkede artık siyasetin önceliği yerine ekonominin önceliğinin gündeme gelmesi gerekiyor. Yatırımın üretimin önü açılarak Türkiye tünelin ucundaki ışığı artık görmelidir” diye konuştu.