Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Böyle bir felakete asla izin vermeyeceğiz'
Cumhurbaşkanı Erdoğan, 'Bugüne kadar yaşadığımız onca badireyi sapasağlam atlatabilmemizin en önemli sebeblerinden biri de aile yapımızın gücüdür. Bunun için aile yapımızı sarsmaya yönelik saldırılar altındayız' dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şanlıurfa'da 11 Nisan Kapalı Spor Salonunda düzenlenen ‘Aynı Gök Kubbe Altında Gönül Dilimiz Türkiye 8 Mart Dünya kadınlar Günü Buluşması'na katıldı. Burada kadınlara seslenen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Başbakanlığım döneminde kadınların meselelerinin çözümü daima önceliklerimin ilk sırasında yer almıştır. Cumhurbaşkanlığı dönemimizde de aynı hassasiyetle hareket ettik. Bugün AK Parti Türkiye'nin en büyük ve en etkili kadın kolları teşkilatına sahip partisi haline gelmişse işte bu çabalar sayesinde gelmiştir. Yaklaşık 40 yıldır her mücadelemde yanımda olan her başarımda katkıları bulunan tüm hanım kardeşlerimize şükranlarımı sunuyorum. En başta merhum annem ile eşim ve kızlarım olmak üzere aile hayatımdaki hanımlar daima en büyük motivasyon ve ilham, en büyük destekçim olmuşlardır. Hani hep kadın eli değmesi diyoruz ya, Tayyip Erdoğan da iste bu kadın ellerinin değmesi sayesinde bu günlere gelmiştir” dedi.
“Bu topraklara vatanımız diye sarılabiliyorsak bunda kadınlarımızın çok önemli rolü vardır”
Bu topraklara vatan diye sarılmada kadının büyük rolü olduğunu söyleyen Erdoğan, “Değerli hanımefendiler Anadolu demek Anadolu kadını demektir. Çünkü Anadolu kadını tıpkı bu topraklar gibi çilekeştir, kurucudur, yapıcıdır. Hep ayakta kalandır. Eğer bu topraklara vatanımız diye sarılabiliyorsak bunda kadınlarımızın çok önemli rolü vardır. Her zor dönemde evinin, ocağının bacasını tüttürmeye devam eden, çocuklarını yetiştiren, dişini tırnağına takarak üreten, umudumuzu hep taze tutmamızı sağlayan işte kadınlardır. Hayat bize kadınların zorluklar karşısında erkeklerden daha güçlü olabileceğini gösteriyor. Size çok ilginç bir şey söyleyeceğim tarhana sözü dar haneden geliyor. Meşhur ezogelin çorbası da aynı mahareti işaret ediyor. Bunlar kadınlarımızın yokluk içinde pratik zekalarıyla ortaya çıkarttıkları çözümlerdir. Şartlar ne olursa olsun kadın ailesi için o tencereyi mutlaka kaynatması gerektiğini bilir ve ona göre de hareket eder. Gerektiğinde kan kusar ama kızılcık şerbeti içtim diyerek ailesini korur, bir arada tutar. Eskiden Osmanlı kadını diye bir deyim vardı. Dirayeti ile bilgisi ile yönetme ve çözüm bulma kabiliyeti ile ailesinin lokomotifi olan kadınlar için bu deyim kullanılırdı. Afrika atasözü aslanlar kendi tarihçilerine sahip olana dek av hikayeleri hep avcıyı yüceltecektir der” diye konuştu.
Tarihe mal olmuş kadınları hatırlattı
“Bizim tarihimize sembol kadınlar olmuştur” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Şimdi bana zılgıtı atıyorlar değil mi, zılgıtı yedik mi? Kadınlar kendi başarılarına sahip çıkana kadar başarı hikayeleri hep erkekleri yükseltecektir. Halbuki hayatta ne varsa ve her ne başarılıyorsa bir tarafında erkek, bir tarafında da kadın var. Başka türlüsü yaradılışa aykırıdır. Bizim tarihimize sembol kadınlar olmuştur. Terken Hatunları bilmeden Selçuklu'yu anlayamayız. Osmanlı Cihan Devleti'nin kuruluşunda Hayme ananın rolünü görmezden gelemeyiz. Bacıyan-ı Rumları incelemeden Anadolu'yu nasıl vatan haline getirdiğimizi kavrayamayız. Erzurum'da Nene Hatun'u, Adana'da Rahmiye anayı, Kütahya'da Nezahat Onbaşıyı, Kastamonu'da Şerife bacıyı hatırlamadan Kurtuluş mücadelemizi anlatamayız” ifadelerine yer verdi.
Kadının gücünü anlattı
Kadının bir ülkenin geleceği için ne kadar önemli olduğuna vurgu yapan Erdoğan, şunları kaydetti:
“Terörle mücadelede kimi sivil, kimi kamu görevlisi nice kadınımızın sergiledikleri kahramanlıkları asla unutamayız. 15 Temmuz gecesi darbecilerin karşısına aslanlar gibi dikilen kadınlarımızı ömrümüz boyunca şükranla yad edeceğiz. Bunlar kadınları bize niçin toplumsal hayatta, siyasette, ticarette, eğitimde hak ettikleri yere ulaştırmanız gerektiğinin en somut örnekleridir. Biz kendi partimizde kadınlarımıza her kademede öncelik veriyoruz. Bakın şimdi buradan sizlere bir şey söyleyeceğim, bunu diğer siyasi partilere de söyleyin. AK Parti'nin kadın kollarında 4 buçuk milyon kadın üyemiz var. Pek çok siyasi partinin bırakın üye sayısını toplam oy sayısından daha büyük bir tabana sahibiz. Gençlik kollarımızın 1 buçuk milyonu bulan üyesi var. Bunların içinde kızlarımız gerçekten çok aktif ve heyecanlı bir şekilde görev yapıyorlar. Üniversite öğretim elemanlarından yargı kadrolarına, öğretmenlikten diplomatlığa, mimarlıktan bankacılığa kadar her yerde kadınlarımız çok yüksek oranlarla temsil ediliyor. Son seçimlerde mecliste kadın temsili 104 milletvekili oldu ve yüzde 17 buçuk temsil oranıyla tarihimizin en yüksek seviyesine çıktı. Kabinede iki kadın bakanımız var, 4 kadın bakan yardımcımız var. Bunların hepsi de önemli ama yeterli değil. İnşallah önümüzdeki dönemde de kadınlarımızı hayatın her alanında hak ettikleri imkanlara kavuşturmanın gayreti içerisinde olacağız. Benim şimdi siz hanım Kardeşlerimden bir ricam var. Burada Şanlıurfa var, Gaziantep var, Adıyaman var. Kardeşlerim bunun için 31 Mart seçimleri çok önemli. Hanım kardeşlerimizin bu seçimlere kadar girmedik ev bırakmamalarını istiyorum. Buna var mıyız. Her ne kadar dijitalleşme siyaseti etkiliyor olsa da yüz yüze ilişkinin, iletişimin, gönül bağının yerini asla tutmaz. Hanımlar 31 Mart'a kadar girmedik ev, dokunmadık gönül bırakmamaya hazır mıyız. Hanımlar 31 Mart'ta hizmet siyasetini zafere taşımaya hazır mıyız. Hanımlar 31 Mart'ta sandıktan gönül belediyeciliğini zaferle, başarıyla çıkarmaya hazır mıyız. Hanımlar 31 Mart'ta geleceğimize, sandığa, demokrasiye sahip çıkıyor muyuz. Hanımlar 31 Mart'ta barışa, huzura, istikrara sahip çıkıyor muyuz. Hanımlar 31 Martta sandıklara sahip çıkıyor muyuz. Maşallah Türkiye'yi bu günlere sizlerle beraber getirdik. Türkiye'nin geleceğini de sizlerle beraber inşa edeceğiz.”
“Aile yapımızı sarsmaya yönelik saldırılar altındayız”
“ “Aile yapımızı sarsmaya yönelik saldırılar altındayız” diyen Erdoğan, “Aile kurumumuz bizim en çok sahip çıkmamız, üzerinde en çok titizlenmemiz gereken değerimizdir. Batı dünyası aile kurumunu yıktı, şimdi toplumlarının temelleri çatırdıyor. Dün aileyi değersiz hale getirdikleri için bu gün bağımlılık, alkol, uyuşturucu gibi birçok sosyal sorunla etkili şekilde mücadele edemiyorlar. Ülke ve millet olarak bugüne kadar yaşadığımız onca badireyi sapasağlam atlatabilmemizin en önemli sebeplerinden biri de aile yapımızın gücüdür. Bunun için uzun bir süredir aile yapımızı sarsmaya yönelik saldırılar altındayız. Üstelik bu saldırılar hep dolaylı yollarla yapılıyor. Bu amaçla milletimize örnek olarak gösterilen, medya yoluyla adeta dayatılan çarpık toplumsal ilişki biçimlerine baktığımızda hepsinin de önce aileyi hedef aldığını görüyoruz. Bireyi ailesinden kopardığımızda onu istediğiniz gibi savurmanız, biçimlendirmeniz, korkutmamız, yönlendirmeniz, kullanmanız kolaylaşır. Güya tabuları yıkıyoruz diye yola çıkanlar sonuçta insanlarımızı daha büyük tabulara mahkum ederek ailelerinden koparıyorlar. Maalesef bu oyunun kısmen başarılı olduğunu da söylemek durumundayım. Özellikle şehirleşmenin artmasıyla büyükanne, büyükbaba, anne, baba, çocuklar ve torunlardan oluşan o geniş aile yapısı maalesef ciddi oranda ortadan kalktı. Şimdi çekirdek aileye dönmüş durumdayız. Birileri buna bile tahammül gösteremiyor. Çocukları bir an önce ailelerinden kopartacak yollar, yöntemler peşinde koşuyorlar. Böyle bir felakete asla izin vermeyeceğiz” dedi.
“Hiçbir ailemiz geleceğinden endişe duyduğu için daha çok çocuk yapmaktan çekinmesin, unutmayın rızık Allah'tandır”
Geniş ailelerinin ülkenin geleceği için önemli olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “Bazıları benim en az 3 çocuk tavsiyemi özel hayata müdahale gibi göstermek için çırpınıyor. Halbuki ben bu tavsiyem ile hem en büyük gücümüz olan nüfusumuza sahip çıkıyor, hem de aile yapımızı ayakta tutmanın mücadelesini veriyorum. Tabii Urfa'nın karnesi bu konuda maşallah çok parlak. Urfa ülkemizde çocuk sayısının en fazla olduğu illerin başında geliyor. Bu örnek tabloyu diğer illerimize de yaymalıyız. Türkiye'nin imkanları daha çok nüfusu barındırmaya yeter. Tek çocuklu, iki çocuklu, mikro düzeye indirilmiş eğitim sürecinin bitmesi ile de tamamen dağılmış aile yapısı geleceğimiz için en büyük tehdittir. Hiçbir ailemiz geleceğinden endişe duyduğu için daha çok çocuk yapmaktan çekinmesin, unutmayın rızık Allah'tandır. Devletimiz de her ailemizin yanındadır. Aile sosyal destek programları ile, aile destek merkezleri ile, sosyal hizmet ve sosyal dayanışma merkezlerimiz ile, evlilik öncesi eğitim programları ile, aile eğitimi programları ile, aile danışmanlığı ile, çeyiz ve konut hesabı desteklerimizle vatandaşlarımızın yanındayız. Kadınlara, çocuklara, gençlere, yaşlılara, engellilere yönelik sayısız hizmetler, milletimizin her bir ferdinin iyi gününde de kötü gününde de yanındayız. İstihdam seferberliğimiz ve desteklerimizle insanlarımızın gelecek ve geçim endişesi duymadan hayatlarını sürdürebilmesi için sürekli bir çaba içindeyiz. Bizim inancımıza göre her çocuk kendi kısmeti ile, kendi bereketi ile dünyaya gelir. Bunu böyle bilelim. Bugün 4 çocuğa sahip olduğum için Rabbime hamd ediyorum ama az. Keşke daha fazla olsaydı. Şu anda 7 torunum var ama az. İnşallah gerisini de bekliyoruz. Maşallah eller kalkıyor, benim 10 tane var diyor. Allah ziyade etsin inşallah. Önümüzdeki dönemde milletimizi bu konuda daha çok teşvik edeceğiz. Daha çok destekleyeceğiz. Bunun için 31 Mart seçimlerinde demokrasiye, sandığa, milli iradeye, geleceğimize sıkı sahip çıkmamız şart” dedikten sonra kadınların gününü bir kez daha kutlayarak sözlerini, “Cennet annelerin ayakları altındadır” hadisiyle sonlandırdı.
Kadınlar Günü buluşmasında ünlü sanatçılar Gülay ve Muazzez Ersoy da bir konser verdi.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.