Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan burs müjdesi
Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yükseköğretim Akademik Yıl Açılış Töreni'nde gündeme dair değerlendirmelerde bulunuyor
Erdoğan'ın konuşmasından satır başları şöyle
Türk yüksek öğrenim sistemi bugün çok ileri bir derecede görülüyor. Artık ülkemizin sınırlarını aşan bir seviyeye geldik. Şu an Almanya'da 3 milyon bizde 8 milyon üniversite öğrencisi var. Tabii arada farklar var bunu da ileride kapatacağız. İlk 500'e ikiden fazla üniversitemizi yerleştirmek için elimizden geleni yapacağız. Yabancı öğrenci sayısı, ülkemiz hakkındaki olumsuz propagandalara rağmen arttı. Unutmayın ki, yabancı öğrenci bizim dışarıdaki elçilerimizdir. Dershane sistemini tamamen kaldırdık. Onun için de Cumartesi ve Pazar günleri öğrencilere destek kursları verdik. Artık bundan sonra geçmişte yaşanan paralel unsurlara asla izin vermeyeceğiz. Fırsat eşitliğini sağlayacağız. Öğrencilerimiz hep burs istiyor. Krediye yaklaşmıyor. Buradan öğrencilerimize müjde veriyorum: Kredi burs miktarını lisansta 500, yüksek lisansta 1000 doktorada 1500 TL'ye yükselttik.
"Türkiye dijital dönüşümünü tamamlamak zorundadır. Geleceğin savaşlarının siber olarak gerçekleşeceğini unutmamalıyız. Verimliliği ve rekabet gücünü yükseltecek projelere destek vereceğiz. Büyük bir teknoloji hamlesi başlatmak istiyoruz. İlk işlerden biri yüksek öğretimde yetenek yönetimi sistemine geçmektir. Üniversitelerimizin tamamına kariyer merkezleri kurmak istiyoruz. Üniversite öğrencilerine ilk girdikleri yıldan itibaren kariyer planlamasında rehberlik edecek çalışmalar, etkinlikler düzenlenecek. Yabancı dil eğitiminde de merkezi bir sistem oluşturmak istiyoruz. Sınavlar merkezi olarak ÖSYM üzerinden yapılabilir. Belli bir seviyeyi tutturulabilir. Böylece ÖSYM raporlayacak, eksik ve fazlamızı görerek planlama yapacağız."
"Hep gördüğümüz bir gerçeği ABD ve Almanya ziyaretinde gördük. Batı'nın medyasında yanlış bilgiler dolaşıyor. Bunları düzeltmek için çalışmamız gerekiyor. Bu devasa ülkeleri başında olanların değil, medyaların yönettiğini gördüm. Ben de dedim ki, medyayı bırakın, halkınız ne düşünüyor bunu söyleyin. Bizde de bir zamanlar böyleydi. Dördücü kuvvet falan. Yarın bizim medya yazar, varsın yazsın. Bizim derdimiz halkımız ya. Bize halkımız kaç puan veriyor önemli olan bu. Demokrasi gücünü halktan alır. Halk varsa demokrasi var, yoksa yoktur. Medya ile falan demokrasi olmaz. Öyle demokrasi olur ki, medya da güçlüdür."
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.