“Cumhuriyeti demokrasi ile hukuku adaletle taçlandırmalıyız”
AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ 15 Temmuz gecesi yaşanan FETÖ darbe girişiminde şehit olan yeğeni Volkan Canöz’ün adının okuduğu okul olan Şentepe Anadolu Lisesi'ne verilmesine ilişkin düzenlenen programa katıldı.
Özdağ, Türkiye’nin kalkınma hamlelerini sekteye uğratmak isteyen batı dünyası ve ülke içinde destek verdiği işbirlikçi darbeciler tarafından 1960 yılından başlayarak her 10 yılda bir sair hastalık gibi darbe yapılmak istendiğini kaydederek, “Tüm bu darbelerin tamamı ülke ekonomimize, kültürel hayatımıza ve de demokrasimize zarar verdi. Bu darbelere, hain saldırılara, kalkışmalara karşı yapacağımız yegane şey Cumhuriyeti demokrasi ile hukuku ise adaletle taçlandırmaktır. Devleti liyakat ve ehliyetle buluşturmaktır” diye konuştu.
15 Temmuz Şehidi yeğeni Volkan Canöz’ün okuduğu okul olan Şentepe Anadolu Lisesi'ne verilmesine ilişkin düzenlenen programa katılan AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ, Türk Milletinin Alparslan öncülüğünde 1071 Malazgirt Zaferi ile Anadolu'yu vatan edindiği tarihten beri Batı dünyasının düşmanlığının bitmediğini söyledi. Özdağ, "Bize hep 'Geldiğiniz topraklara dönün' dediler. 'Gitmezseniz Anadolu topraklarında küçük ölçekli olarak yaşarsınız' dediler. Dünyada ebedi devlet yoktur ama ebedi devlet kuracak kapasitede Türk Milleti vardır. Tarihimiz buna örnektir. Bu topraklar bizim vatanımızdır, hiçbir yere gitmeyeceğiz. Biz bu toprakları vatan kıldık, bin yıl içerisinde 10 Milyon Şehit verdik. Çünkü bu topraklar bizim aziz vatanımız. Burası Türkiye Cumhuriyeti Devleti" dedi.
MENDERES KALKINMA HAMLELERİNİN MİMARIYDI
Türkiye Cumhuriyeti Devleti kurulurken İngiliz Devlet Başkanı Churcill’in “Bu Türkler 85 kilodur. 90’a çıkarsa 85’e indiririz. 80’e inerse 85’e çıkarırız. Bu Türkler ne olmalı ne de ölmeli. Bu Türkler sürünmeli” sözlerini hatırlatmada bulunan Özdağ, “Daha sonra Türkiye’de çok partili hayat başladı. Türkiye’nin kalkınma hamlelerini durduramayanlar içimizde vesayetçiler, hainler buldular. Türkiye’nin çok şerefli Silahlı Kuvvetleri, ordu mensupları vardı ama onların içlerinden de bir hastalık gibi darbeciler, hainler çıktı. Halbuki bu topraklarda üç güçle ayakta kalırız. Büyük ordu, büyük ekonomi ve büyük demokrasi ile. Ama ordu her zaman demokrasiye ram olmalı, seçilmiş iradeye tabi olmalı. Sair bir hastalık gibi 10 yılda bir kendisini seçenleri veya milleti yönetenleri beğenmeyerek darbe yapmaya kalkmamalı. İlk darbeyi Menderes’e yaptılar. Halbuki Menderes kalkınma hamlelerinin mimarıydı. Sandıkla gelenler sandıklar giderler. Menderes’te sandıkla yani milletin oylarıyla gelmişti. ‘Yeter söz de, karar da milletin’ ifadesini kullanmıştı. Kalkınma hamlelerini hazmedemeyen batı dünyası içimizdeki hainleri Türk Silahlı Kuvvetlerinde yetişen kötü zihniyetlerle beraber Başbakan Menderes’in elinde sigara söndürdüler. Başbakanı bir er tokatladı, Genel Kurmay Başkanı’nı da yine bir er tokatlayarak er rütbesine indirdiler. Tüm bu darbelerin tamamı ülke ekonomimize, kültürel hayatımıza ve de demokrasimize zarar verdi” dedi.
BİR YANDAN ALPARSLAN GİBİ BİR YANDAN DA AZİZ SANCAR GİBİ OLMALIYIZ
Batı Dünyası’nın 2. Cihan harbini yaşadığını ve 65 Milyon insanın öldüğünü, 100 Milyon kişinin de yaralandığını vurgulayan AK Parti Manisa Milletvekili Doç. Dr. Selçuk Özdağ sözlerine şöyle devam etti, “Böyle bir savaştan sonra Batı dünyasında taş üstünde taş kalmamıştı, savaştan çıktıktan sonra büyük hamleler yaptılar. Ama Büyük imparatorluklar, devletler kuran Türkiye’nin güzel insanları ellerinde kalkan bir trenle çok zor şartlar altında bu batı dünyasına çalışmaya gitmek zorunda bırakıldı. Neden gittiler? Çünkü bu darbeler insanlarımızı bu duruma getirmişti. 1960, 71, 80 ardından 28 Şubat 1997 Postmodern darbe, 2007 e-muhtırası, ardından 15 Temmuz 2016 hain darbe girişimi. Bunların hepsi bizi geri bıraktı. Bu darbelere, hain saldırılara, kalkışmalara karşı yapacağımız yegane şey Cumhuriyeti demokrasi ile hukuku ise adaletle taçlandırmaktır. Devleti liyakat ve ehliyetle buluşturmaktır. Bir yandan Malazgirt’te Alparslan gibi, 15 Temmuz’da Ömer Halisdemir, Volkan Canöz gibi kahraman olmak, Çanakkale’de, Trablusgarp’ta, Sakarya meydan muharebesinde olduğu gibi kahraman olmak, Ama bir diğer yandan da Aziz Sancar, Oktay Sinanoğlu olabilmek, Fizikte, kimyada, matematikte ve diğer alanlarda yeni kahramanlar, bilim adamları yetiştirebilmek, olabilmek boynumuzun borcu. Bir yanda bilgimiz, bileğimiz diğer yanda da ruhumuz, aklımız olacak. Böylece Türkiye’yi gelecek kuşaklara doğru zengin ve özgü kılacağız.”
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.