Sosyal medyadan gördüklerim yetmedi, gerçek hayatta gördüklerim yetmedi, estetik merkezlerine ziyaretlerimden çıkan net sonuç:

‘Yok, aslında birbirimizden farkımız, hepimiz estetik harikasıyız’

Erkeklere sonra geleceğim öncelik kadınların.

Nedir o estetik merakı arkadaş, hepimiz birbirinize benzemek için mi yarışıyorsunuz, hepiniz en ideal kadın tipi nasıl olur onu mu bulmaya çalışıyorsunuz?

Kim dedi size kalın kaşlı kadınların daha güzel göründüğünü ki, hepiniz o güzelim gözlerinizi üzerine yağlı boya tablosuna kalın bir siyah çizik atılmış gibi kaş yaptırıyorsunuz.

Kim dedi size kalın dudakların daha güzel göründüğünü ki, hepiniz o güzelim yüzünüzle uyumsuz şekilde duran patlamaya hazır dudaklar, palyaço dudakları yaptırıyorsunuz.

Kim dedi size renkli gözlere sahip olmak daha çekici oluyor ki, hepinizin gözleri Van kedisini kıskandıracak kadar acayip renkli gözlerle dolaşıyorsunuz.

Kim dedi size gözlük takan daha çirkin duruyor ki, hepiniz gözlerinizi çizdirip, gece aşık görmüş yarasa gibi bakıyorsunuz insanların yüzlerine.

Kim dedi size kalça ne kadar büyük o kadar estetik ki, hepiniz kalçalarınızı kaldırmak için vinç lazım olacak kadar dolgu yaptırıyorsunuz.

Kim dedi size göğüsleri büyük olan bir adım önde duruyor ki, hepiniz bedeninizle orantısız göğüsler yaptırıp, göz dolduruyorsunuz.

Kim dedi size küçük burun, ince burun daha güzeldir diye ki, hepiniz burunlarınızı kestirmek, kırdırmak için doktorların kapılarına aşındırıyorsunuz.

Kim dedi size elmacı kemisleri olmadan kadın olunmuyor diye ki, hepiniz bodoks denilen şeyi yaptırıp, dam üstünde saksağan gibi yüzünüzde yapay elmacık kemiği şişkinliği oluşturuyorsunuz.

Gelelim erkekler.

Kim dedi arkadaşlarım size kel olan kaybediyor, saçı olana binlerce kadın bakıyor diye beyninizi tehlikeye atacak saç ekimleri yaptırıyorsunuz.

Kim dedi size kaslı olanı, üçgen olanı daha rağbet görüyor diye ki, şişirmiş balon gibi oranızı buranızı suni besinlerle şişiyorsunuz.

Kim dedi size tüysüz şeftaliyi severim diye ki, her bir tarafınızdaki kılları aldırabilmek için o seans, bu seans gezinip duruyorsunuz.

Kim dedi size düzgün dişleri olanın aşk şansı daha fazla diye ki, bütün dişlerinizi kestirip, döktürüp, yapay takma dişlerden medet umuyorsunuz.

Kim dedi size kılın beyazı değil, siyahı daha çok tercih ediliyor ki, saçınızdan vazgeçtik, yüzünüzdeki her bir kılı Arap’ın karası gibi her ay boyuyup, boyuyup duruyorsunuz.

Kimsenin kimseye dediği bir şey yok aslında.

Hepiniz psikolojik rahatsızlığınızı gidermeye, beğenildiğini düşündüğünüz kişi gibi olup, beğenilmeye çalışıyorsunuz.

Doğallığınızı kaybediyorsunuz.

Kalbinizin güzelliğini gösteremiyorsunuz.

İnsan ilişkilerini fiziksel orantılar üzerine kuruyorsunuz.

Sonra samimiyetsizlikler içinde kalıp sonra daha büyük rahatsızlıklar içine giriyorsunuz.

Değer mi?