Mutlu Çakır
Delikanlılık MYO, Adamlık Bilimleri Enstitüsü
Size bir hikaye anlatacağım. Fıkra gibi bir hikaye. Ama biliyorsanız anlatmayayım! Herkes biliyor diyorlardı, geçen sene Dünya kupasında başladı ama öncesi de vardır tabii.
Hikayenin içinde, PRİM, PARA, AVRO, FORMA, ADAMLIK, DELİKANLILIK gırla geçiyor. TEKME TOKAT havada uçuşuyor! Boğaz sıkmalar, küfür, tabanca gösterme, kameraman pataklama var. Göstermelik cezalar, adamına göre uygulamalar vs
Türk Futbolunun TRAJİK ama hiç de komik olmayan hikayesi bu aslında.
Takım arkadaşı, spor yöneticiliği mastırı yaparken, kendisi mahalle mektebinde, kurtlar vadisi pusu ve delikanlılık üzerine mastır yapan bir eski milli futbolcumuz başrolde.
Önceki filmde de yine milli oyunculardan Gökhan , TÖRE gereği takım arkadaşına tabanca gösterirken, yine milli kalecilerden birisi, stadı terk eden değil de diğeri, kameraman yumruklayıcısı olanı, arkadaşlarıyla eğlencesine “çekme lan çekme” cilik oynamıştı!
Bunlar yetmemiş olacak ki, uçakta kendisini stand by konumuna almayan kaptan-bazı telefonlar inişte ve kalkışta ve uçuş esnasında da açılmamaıs gerekiyor- bizim eski kaptan da o cihaz gibi, kapalı tutulması gerek . Zira uçuş güvenliğini tehlikeye atıyor. Gazeteci görünce “tutmayın uleyn” diyerekten, ümük sıkmaca, küfür atmaca dalında performans göstermiş. Uçağa alanın da uçağı yapanın da, uçağa yedek parça satanın da, kule görevlilerine kadar da saydırmış.
Ben Fatih Terim değil uçağın kaptanı olsam, uçuşu tehlikeye attı diye ya uçağı kaldırmaz ve onu uçaktan çıkartırdım ya da inince polise teslim ederdim.
Öfkeyle kalkan zararla oturur.
Olaylardan sonra, “ya ben milli takımı bıraktım, teşekkür edilmedi” demiş, kendileri.
Ben teşekkür ederim. Bıraktığı için.
Daha bir çok teşekkür de cebimde bekliyor, diğer hikaye kahramanları için.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.