Memurun geçim sıkıntısı içerisinde olduğunu ifade eden Demokratik Sağlık Sen Genel Başkanı Togan Demircan, toplu sözleşme masasına bulunan yetkili sendikalara tepki gösterdi. Başkan Demircan, "Ağustos ayında basın yayın organlarından 'Tarihi kazanımlarla masadan kalktık' gibi cümleler kuran, broşürler bastıran sendika temsilcileri bu vebalin altından nasıl kalkmayı düşünüyorlar. Kendilerini ve kamu çalışanlarını 480 lira toplu sözleşme ikramiyesinin kurtarmadığının farkındalar mı? Memurun şiddetli geçim sıkıntısını dosdoğru bir şekilde muhataplarına ne zaman anlatmayı düşünüyorlar.

Bürokratlara beş memur maaşı tutarındaki hediyeleri vermekle sendikacılık yapılmayacağını ne zaman anlayacaklar. Mali ve sosyal hakların dışında her konu hakkında fikir üretmekten vaz geçip ne vakit memurun sorunlarına eğilecekler, yetkili sendika iken yapmayacaklarsa ne zaman yapacaklar. İntihar eden kamu görevlilerinin kök nedenleri ne zaman araştırılacak, en önemli nedeninin ekonomik sıkıntılar olduğu ne zaman kabul edilecek. Sözüm onlara sendika olduklarını ne zaman anlayacaklar." diye sordu.

"Özgür irade sahibi olmayan hiçbir sivil toplum örgütü üyelerini temsil edemez." diyen Demircan, şöyle devam etti: "Askıda eylem kararları ile memurun sorunlarına dikkat çekilemez. Madem yetki emin ellerde (!) o zaman yetkinin hakkını verin, veremiyorsanız kenara çekilin. Sendikalar ayrıştırmanın, ötekileştirmenin, kutuplaştırmanın, kurumlara ve bürokratlara çamur atmanın merkezi değildir. Diyalog yolu ile çalışanlar ve işveren arasında etkin iletişim kurmanın merkezleridir.

Sendika temsilciliği dahi yapmamış bazı arkadaşların oluşturdukları sendikalar üzerinden şu veya bu makamı tehdit etmeleri, mesleklerini tehdit unsuru olarak kullanmalarını kabul etmediğimiz gibi 39 farklı branş ile hizmet vermekte olan sağlık bakanlığı çalışanlarının bir bütün olduğunu da unutmamalarını, sendikal etiği göz ardı etmemelerini de ayrıca rica ediyorum. Değerler sendikacılığına dem vuran ancak temsil ettiği kitle için basın açıklamasından dahi uzak duran yetkili sendikaya çağrımız, kamu çalışanlarını hak ettikleri şekilde temsil etmeleri yönündedir. Zira kuru bir basın açıklamasından dahi çekinen malum sendikaya son sözümüz biz 8 Şubat tarihinde mali ve sosyal hakların iyileştirilmesi, şiddet olayları, tek kalem maaş başlıkları ile yine meydanlarda olacağımızı bilmeleridir."