Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzm. Dr. Süren, “Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu (DEHB) tedavisinde esas amaç, ergenlik döneminde çocuğumuzu ve ailemizi zor durumda bırakacak bir davranışsal problemlerin oluşmasının önüne geçilmesidir” dedi. 

Dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu hakkında önemli bilgiler veren VM Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk ve Ergen Psikiyatrisi Uzmanı Dr. Serkan Süren, “DEHB’li bir çocuk ne kadar zeki olursa olsun elinde olmayan bir türlü kontrol edemediği kimi davranışlar nedeniyle akademik ve sosyal alanlar başta olmak üzere yaşamın birçok alanında farklı problemler ile karşı karşıya kalırlar. DEHB’li çocukların algılaması ve zeka gelişimleri en az yaşıtları kadar iyi olmakla birlikte acelecilik ve tezcanlılıkları nedeniyle ne öğretmeni dinlemeye ne de ders çalışmaya sabır gösterebilirler. Görev ve sorumluluklardan çabuk sıkılma ve sürekli son ana ertelemeleri, akademik becerilerini olumsuz etkiler. Arkadaşları ile oyun oynarken sıranın kendisine gelmesini bekleyememe, hep kendi isteği doğrultusunda oyunları yönlendirme çabası zaman içerisinde arkadaşlıklarını da bozabilir” şeklinde konuştu. 

“Haylaz çocuklar olarak anılmaya başlarlar”
 

“Çocuk yaşlarda ilaç yan etkilerinden korkulup, tedavisi ertelenen DEHB'li çocuklarımız ergenlik döneminde dersi ikinci plana iten, okul kurallarına uyamayan asi, haylaz çocuklar olarak anılmaya başlanırlar” diyen Dr. Serkan Süren şöyle devam etti: “Okulda bir problem yaşandığında ihale hep DEHB'li çocuğumuzun üstüne kalır. Bu durum okulda öğretmenleri ve arkadaşları, evde anne babaları tarafından damgalanmalarına neden olur. Akrabadan komşudan eşten dosttan ‘siz bu çocuğu terbiye edememişsiniz, eğitememişsiniz’ gibi olumsuz duyumlara maruz kalan anne baba, zaman içerisinde ‘çocuğu sen şımartın, her dediğini yaptın kural koymadın senin yüzünden böyle oldu' şeklinde birbirlerini (anne babayı, baba anneyi) ve kendilerini suçlama eğilimi içine girer ve yetersizlik duygusu hissetmeye başlarlar.” 

Esas amaç, problemin oluşmasının önüne geçilmesidir
 

Çocuk ve Ergen Psikiyatri Uzmanı Dr. Serkan Süren, “Sevgili anne babalar; 7-8 yaşlarında üzerine titrediğimiz çocuğumuza doktor ‘ilaç başlayacağız’ dediğinde, huzursuz olmamızdan, ilaç kullanmazsak olmaz mı, ilerde zarar verici etkileri olmaz mı diye endişe duymamızdan daha doğal bir şey olamaz. Ancak şu çok iyi bilinmelidir ki; annesini üzmesin, öğretmeni yormasın veya matematik, Türkçe 3’ten 5’e çıksın diye bir çocuğa ilaç verilmez. Tedavi hedefi kesinlikle teneffüste, oyunlarda, sosyal ortamlarda çocuğu yavaşlatmak, donuklaştırmak değildir. DEHB tedavisinde esas amaç, ergenlik döneminde çocuğumuzu ve ailemizi zor durumda bırakacak bir davranışsal problemlerin oluşmasının önüne geçilmesidir” diye konuştu. 

“DEHB tıbbi bir hastalıktır”
 

Dr. Serkan Süren şöyle konuştu: “Ergenlik öncesinde, ‘sadece biraz yaramaz, enerjisini atamıyor, öğretmenin abartması’ şeklinde yanlış yorumlanan ve tedavisi ertelenen DEHB’li çocuklarımız, ergenlikte, depresyon, anksiyete bozukluğu, sigara, alkol ve madde kullanımı başta olmak üzere birçok psikopatoloji gelişimi için riskli adaylardır. Unutmayınız ki DEHB tıbbi bir hastalıktır tanı konma ve tedavi sureci tip eğitimi almış psikiyatrisi uzmanlarınca yürütülmesi gerekir. DEHB olup olmadığı yönünde verilecek karar ve buna bağlı verilecek tedavi çocuğumuzun bütün yaşamını derinden etkileyecektir. Tedavinin temeli ailenin doğru bilgilerle bilinçlendirilmesi yani psikoeğitim ve ilaç tedavisinin beraber yürütülmesidir. Tedavi olması gerektiği gibi yürütüldüğünde hem çocukluk hem de ergenlik döneminde gerek akademik, gerek sosyal alanda çocuklarımız, hiperaktif olmayan yaşıtlarının yaşadığı dönemsel zorlanmalara ek hiçbir problem yaşamazlar.