EÜ Diş Hekimliği Fakültesi Bilim ve Sanat Amfisi’nde gerçekleşen toplantıda diş hekimliği fakültelerinin genel sorunları, hedefleri ve genişletilmiş eğitim programları hakkında görüş alışverişinde bulunuldu.

Toplantının açılışında konuşan Ege Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Budak, “ 63 yıllık Ege Üniversitesi,  ülkemizin ilk üniversitelerinden birisidir. Ege Üniversitesi, iki fakülte ile çıktığı yolculuğuna bugün;  15 Fakülte, 9 Enstitü, 5 Yüksekokul, 1 Devlet Türk Musikisi Konservatuarı, 10 Meslek Yüksekokulu, 6 Bölüm ve 34 Uygulama ve Araştırma Merkezi ile devam ediyor. Üniversitemizin Tıp, Hemşirelik, Mühendislik Fakültelerinin akreditasyonu gerçekleşmiş olup diğer fakültelerimizin de akreditasyonu için yoğun çaba sarf etmekteyiz.  1968 yılında Üniversitemizin 4. Fakültesi olarak kurulan Ege Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi de bu yıl 50. yaşını kutluyor. Geçtiğimiz 50 yıl içinde mezun verdiğimiz 4 bini aşkın lisans mezunumuz, 500’ün üzerinde uzman hekimimizle ülkemizde ağız ve diş sağlığı konusunda önemli bir açığı kapatmaktayız” diye konuştu. 

Prof. Dr. Budak, "Ülkemizde ağız ve diş sağlığı ile ilgili sorunlar en önemli halk sağlığı sorunları içinde yer alıyor. Ağız, diş ve diş etlerine ait hastalıklar halkımızın büyük bir bölümünü etkilemektedir. Bu durumun ülkemiz ekonomisine büyük bir maliyet yüklediğini biliyoruz. Bireylerin yeterince bilinçli olmaması bu sorunu toplumsal ve ekonomik bir sorun haline getirmektedir. Bu nedenle Diş Hekimliği Fakültelerine çok büyük görevler düşmektedir” dedi.

Prof. Dr. Beyser Pişkin ise  “Bugün eğitim hedeflerini çağın gereklerine göre güncelleyen, kararlarını katılımcı anlayış ve ortak akılla oluşturan, bilimsel üretimi en üst düzeye çıkarmayı hedefleyen ve üstün nitelikli hekimleri yetiştirmeyi kendine hedef belirleyen fakültemiz 50. yaşını kutlamaktadır. Bu amaçlarımızla 63 yaşında olan üniversitemizin 187 üniversite arasından ilk 10’a girerek araştırma üniversitesi olma vizyonuna sahibiz” diye konuştu.

“Diş hekimliğinde başarı kaynaklarından biri T tipi insan olmaktır” diyen Prof. Dr. Pişkin, “T şeklinin dikey kısmını bu konuda derinlemesine bilgi sahibi olunması oluşturur. Yanlara açılan kolları ise uzmanlık seviyesin de olmasa bile ekonomi, finansman, insan kaynakları yönetimi, hukuk, etkili iletişim gibi farklı konularda bilgi sahibi olunması anlamına gelir. Öğrencilerimizin T tipi insan olarak mezun olmaları için biz yöneticilerin elimizden gelenin en iyisini yapmamız gerektiğine inanıyorum” dedi.