Diş kaplamalarının aynı zamanda bir tedavi seçeneği olduğunu ifade eden Dt. Ertan Balıkçı, kaplama öncesi dişlerin enine boyuna seviye olarak küçültüp kaplamaların yapıştırıldığını söyledi.

Kaplama yaparken diş sayısı eksilmez

Ağız içinde herhangi bir diş çekimi olmadan eksik dişleri tamamladıklarını anlatan Balıkçı, “Estetik görünümün yanı sıra çiğneme yeteneğini de düzeltiyoruz. Aslında temel anlamda yapılan bu. Bize gelen hastaların dişler çekiliyor mu çekilmiyor mu diye merak ediyor. Kaplama işlemi yapılırken dişleri çekmiyoruz. Mevcut diş sayısı üzerinden ölçü alıp laboratuvara gönderiyoruz. Aynı dişlerin üzerine kaplamamız geliyor ve onları kullanıyoruz” dedi.

Genel olarak kullanılan iki farklı çeşit kaplama olduğunu ifade eden Ertan Balıkçı, “Birincisi metal altyapılı porselen, ikincisi de zirkonyum altyapılı porselen. Metal porselenlerin genelde arka çiğneme bölgelerin azı dişlerinde kullanıyoruz. Çünkü ağız içinde çiğneme fonksiyonunu çok daha iyi kazandıran bir materyal. Zirkonyum ise genelde estetik beklentileri daha yüksek olan hastaların ön bölgede bulunan dişlerinde kullanmayı tercih ediyoruz. Çünkü zirkonyum porselenlerin estetik boyutu ve geçirgenliği çok daha iyi. Bu yüzden hastalara ağız içinde planlama yapılırken estetik bölgelerde zirkonyum kaplamayı tercih ediyoruz” dedi.

Avantaj ve dezavantajları

Avantaj ve dezavantajları göz önünde bulundurulacak olursa metal destekli kaplamaların uzun süreli kullanımlarda hastaya diş eti bakımından zarar verdiğine dikkat çeken Ertan Balıkçı, “Kullanılan bölgede diş eti çekilmesine neden oluyor. Böyle olunca da hastada sıcak soğuk hassasiyeti gibi problemler başlıyor. Avantajları ise normal olarak çiğneme kuvvetini karşılama bakımından çok daha iyi materyaller. Zirkonyum porselenler ise özellikle son dönemde çok revaçta. Hastanın estetik kaygılarını çok iyi karşılayan materyaller. Ön bölgedeki ışık geçirgenliği, hastanın diş eti uyumu gerçekten çok iyi. Bu materyalin dezavantajları ise dayanıklılığı biraz daha az oluşu. Dengesiz olan çiğneme kuvvetlerini iyi bir şekilde karşılayamıyor” dedi.

Ertan Balıkçı son olarak ağız içerisinde diş eksikliği olan hastalarda özellikle kemik durumunda protez mesafesi yeterliyse implant yapmayı tercih ettiklerini çünkü kullanım süresi, diş fonksiyonlarını geri kazanma bakımından daha fazla tolere edebildiğini sözlerine ekledi.