Dünyada görme kusuru ve körlüğün birinci nedeni KATARAKT
13 Ekim Dünya Görme Günü kapsamında dünyada körüğün birinci nedeni olarak kabul edilen katarakt hakkında bilgilendirme toplantısı düzenlendi.
Göz sağlığı alanında dünya lideri ve Novartis’in bir grup şirketi olan Alcon, 13 Ekim Dünya Görme Günü kapsamında İzmir’de “Sizin Gözünüzden: Katarakt” isimli bilgilendirme toplantısı düzenledi. Toplantıda hastalığın belirtileri, dünyada ve Türkiye’deki durum, ameliyat ve neler yapılması gerektiği hakkında bilgi paylaşıldı.
Dünyada körlük nedenleri arasında birinci sırada yer alan katarakt, göz bebeğinin arkasında bulunan ve görmeyi sağlayan doğal göz merceğinin saydamlığını kaybederek matlaşması ile oluşuyor. Halk arasında ‘göze perde inmesi’ olarak tanımlanan katarakt hakkında bilgi veren Dokuz Eylül Üniversitesi Göz Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. İsmet Durak, “Basit olarak kataraktı cam ile anlatabiliriz. Cam ışığı kırar karşı tarafa gönderir ve cisimlerin net olarak görünmesini sağlar. Oysa görünmesini istemediğimiz yerlerde buzlu cam kullanırız. Buzlu camda ışık diğer tarafa geçer ancak düzgün olarak kırılmadığı ve ışık saçıldığı için net görüntü oluşmaz. Kataraktlı hastalarda görüş buzlu bir camın arkasından bakıyor hale gelir” dedi.
Katarakt dünyadaki körlüklerin yüzde 50’sinin nedeni
Her yıl 25 milyon kişide oluşan katarakt, dünyadaki körlüklerin yaklaşık yüzde 50’sinin nedeni olarak kabul ediliyor. Katarakt teşhisi konulan hastaların yüzde 40’ında astigmatizmaya rastlanıyor. Durak, “Katarakt üzerinde çok konuşulmaz ama dünyada körlük nedenleri arasında birinci sırada yer alır. Birçok araştırmada ‘dünyada en çok hangi hastalık kör ediyor?’ denildiğinde, katarakt önemli bir yüzde ile birinci sırada yer alır. Ancak Türkiye’de durum dünyadaki gibi değil. Türkiye, katarakt konusunda gelişmiş ülkeler seviyesinde diyebiliriz. Çünkü, Türkiye’de doktora ve hastaneye ulaşmak daha kolay. Aynı zamanda ülkemizde çok ileri teknoloji uygulanıyor” diye konuştu.
Kimlerde görülür?
Genellikle orta yaş grubunda görülen bir göz hastalığı olan katarakt, yeni doğan bebeklerde, birçok sistemik ve genetik hastalıklarda, şeker hastalarında, uzun süreli kortizonlu ilaç kullananlar ile göze fiziksel darbe gelmesi sonrasında da oluşabiliyor. Görmede çok yavaş bir azalma olduğu için özellikle yaşlı hastaların bu belirtileri anlamakta zorlanıldığını vurgulayan Prof. Dr. Durak, ‘göz kamaşması’ olarak adlandırabileceğimiz ışığa hassasiyet, çift görme, okuma zorluğu, gece görüşünde bozulma, renklerde soluklaşma veya sararmanın en önemli katarakt belirtileri olduğunu vurguladı. Durak, belli bir yaştan sonra yakın gözlüğüne ihtiyaç duymamaya başlandığını, bunun da önemli katarakt belirtilerinden olduğunu vurguladı.
Tek çözüm ameliyat
İlaçla veya gözlük ile tedavi edilemeyen katarakt ilerlemesini durdurabilecek etkili bir yöntem bulunmuyor. Tek tedavi yönteminin ameliyat olduğu katarakt için günümüzde FAKO (Fakoemülsifikasyon) adı verilen rutin cerrahi teknik uygulanıyor. Bu teknikte bulanıklaşmış mercek, ultrasonik titreşimlerle küçük parçalara ayrılarak aynı anda emiliyor ve ardından merceğin çevresindeki zarın içine yapay göz içi lens yerleştiriliyor. Günümüzde hastaların ihtiyaçlarına bağlı olarak tek odaklı ve çok odaklı lens seçeneklerinin olduğunu belirten Prof. Dr. İsmet Durak, “Tek odaklı lensler ile hastanın uzak mesafeyi net görmesi sağlanabiliyor, çok odaklı lens tercih edilirse uzak ve yakın görme problemleri tek bir lens ile çözüme kavuşuyor” dedi.
Ameliyat sonrasında dikkat edilmesi gerekenler
Durak, katarakt ameliyatı konusunda şu bilgileri verdi: “Ameliyat sonunda dikiş atılmasına gerek kalmadığı için iyileşme süresi kısalıyor. Ameliyat sonrasında görme genellikle 1-2 gün içinde normal seviyesine ulaşıyor. Günümüzde tedavi başarısı yüzde 98 seviyelerinde. FAKO cerrahisi ile yapılan katarakt ameliyatı ortalama 10-15 dakika sürüyor. Katarakt erken veya geç (sertleşmiş) olmasına bağlı olarak da bu süre biraz daha kısa veya uzun olabiliyor”.
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.