Ege Genç İş İnsanları (EGİAD) tarafından düzenlenen Türkiye’de Seçmen Profili ve Yeni Trendler konulu toplantı İzmir’de bir otelde gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan EGİAD Yönetim Kurulu Başkanı Alp Avni Yelkenbiçer, EGİAD olarak siyasetten beklentilerini sıraladı. Programın konuğu İstanbul Ekonomi Araştırma Genel Müdürü ve Yönetim Kurulu Üyesi Can Selçuki ise Türkiye’de seçmen profillerini detaylandırıp bugüne dek yaptıkları anket çalışmaları hakkında bilgi verdi. Selçuki, Türkiye’de 11 farklı seçmen grubu olduğunu ifade etti.

“Amacımız tek ve ortak”

EGİAD’ın, Türkiye’nin daha güçlü ve güvenli bir geleceğe sahip olması için çalıştığını belirten Yelkenbiçer, “EGİAD; doğrunun ve daha iyinin ne olabileceğine dair düşünüyor, araştırıyor, çalışmalar gerçekleştiriyor. Daha güçlü bir gelecek kurabilmek için fikirlerimiz farklı olabilir ama amacımız tek ve ortaktır, Türkiye’nin aydınlık geleceğidir. İşte bu nokta da bizi siyasete getiriyor çünkü ülkemizin geleceğine yön verecek tartışmalar siyasi arenada gerçekleşiyor. Biz EGİAD olarak siyasete girmiyor ve teamüllerimiz gereği tüm partilere eşit mesafede duruyoruz ancak geleceğimizi yönlendirecek kararlarla ilgili söz söyleme hakkımızı da sonuna kadar kullanıyor, bu anlamda tabii ki siyasi konulara da dahil oluyoruz” diyerek siyasetten beklentilerini ana başlıklar hâlinde sıraladı.

“Taleplerini sıraladı”

Siyasetten ilk beklentilerinin gençlerin ve kadınların karar verici pozisyonlarda olmalarına vurgu yapan Yelkenbiçer, sözlerini şöyle sürdürdü: “Eğitim sistemimizde tam bağımsızlık istiyoruz. Yönetişim alanında sivil toplumun, iş dünyasının, özel sektörün ve kamunun uyumlu bir bütün gibi çalışabileceği, fikir ve etkileşime açık, tabandan tavana doğru giden bir anlayış içerisinde işlemesini zorunlu görüyoruz. Kurumlarımızın yeniden şeffaflık, liyakat, bağımsızlık ve hesap verilebilirlik ilkeleri esasında organize edilmesini istiyoruz. Ekonomik olarak planlamanın, öngörülebilir ve istikrarlı bir yönetişim şeklinin tahsis edilmesini iş dünyası olarak acilen istiyoruz. Daha güçlü bir gelecek için maddi olmayan kaynaklarımıza, yani iş gücümüze de çok önem veriyor, çağa uygun şekilde tüm kapasitemizi dönüştürmemiz gerektiğini hem dijital hem yeşil dönüşümün artık bir zorunluluk olduğunu biliyoruz.

Laik ve çoğulcu demokrasinin hiçbir seviyede tartışılamayacağını, kuvvetler ayrılığı ilkesinin günlük hayata yansıması olan bağımsız yargı ve denetim mekanizmalarının korunmasını talep ediyoruz. Birçok alanda güven ihtiyacımız olduğu gibi toplumdaki çatışmaları dindirmek için, toplumsal barışı tahsis etmek için hukukun üstünlüğünü en öncelikli çalışma alanı olarak görüyoruz. Son olarak da, bunu dile getirmekten bile büyük üzüntü duyarak, ülkemizdeki her canlının onurlu yaşam ve varlığını sürdürme hakkının garanti edilmesini, güvence altına alınmasını talep ediyoruz.”

“Türkiye’nin görmediği bir şey görüyoruz”

2019 yılının ekim ayından bu yana Türkiye çapında 80 binin üzerinde anket yaptıklarını kaydeden Selçuki, anketlerin ekonomik, sosyal ve siyasi konularda olduğunu ifadede ederek şunları söyledi: “Türkiye’de oy geçişkenliği, bugüne dek sağın ve solun kendi içinde oy geçişkenliğ idi. Bugünü özel kılan şu; bugün Türkiye’de ilk defa bloklar arası geçiş imkanı belirdi. Bugün Türkiye'de çok uzun süre sonra milliyetçi merkez sağ İYİ Parti ile kendini ortanın solunda tanımlayan sosyal demokrat tanımlayan CHP arasında ittifak var ve sağ bloka karlı mücadele diyorlar. Türkiye’nin çok uzun zamandır görmediği bir şey görüyoruz. İlk defa bloklar arası geçişin ihtimalinden bahsediyoruz. Şu anda Türkiye’de 11 farklı seçmen grubu var. Bunlar; Çekirdek AK Parti Seçmeni, Sadık Erdoğan-Bahçeli Destekçileri, Orta Yaşlı AK Parti Seçmeni Kadın, Genç AK Parti’li, Muhafazakar Katı Değil, Muhafazakar Yaşlı Kadın, Akşener Yanlısı Atatürkçü Milliyetçi, HDP, Yaşlı Katı CHP’li, Katı Milliyetçi ve Katı Laik.”