Buca ilçesinde 7 yıl önce 2 yaşındaki oğlu Enes'i trafik kazasında kaybeden Emine Çalışkan, 2,5 yaşındaki down sendromlu, lösemi ve kalp hastası Eymen Ayaz'ın hayata tutunması için mücadele veriyor.

Buca Göksu Pazaryeri yakınlarında 18 Nisan 2010'da kucağında 2 yaşındaki oğlu Enes'i taşıyan Hasan Çalışkan'a minibüs çarptı. Baba Çalışkan olaydan yaralı kurtuldu ancak minik Enes olay yerinde yaşamını kaybetti.

Kazanın yaşandığı günden tam 4 yıl sonra 18 Nisan 2014'te ailenin Eymen Ayaz adını verdiği bir oğlu daha dünyaya geldi. Kaybettikleri evlatları Enes'in acısını yeni bebekleri ile unutmaya çalışan aile Eymen Ayaz'ın down sendromlu olduğunu öğrendi. Bebekte ayrıca, özellikle aynı sendromlu hastalarda görülen transient lösemi (geçici miyeloproliferatif hastalık) ve kalp yetmezliği de görüldü.

Doğduğundan bu yana zaman zaman hastanelerde yatarak tedavi gören, taburcu edildiği dönemde de farklı devlet hastanelerinde kontrol altında tutulan Eymen Ayaz, 2,5 yıldır yaşam mücadelesi veriyor.

"MUCİZE DİYORLAR"

Anne Emine Çalışkan, Buca'daki evlerinde yaptığı açıklamada, oğlu Enes'i kaybettiği günden tam 4 yıl sonra dünyaya gelen Eymen Ayaz ile teselli bulduklarını ifade etti.

Eymen Ayaz'ın doğumuna çok sevindiklerini ancak oğullarının hep sıkıntı çektiğini söyleyen Çalışkan, "Lösemi için şu an ilaç kullanmıyoruz. Yine de tüm hastalıklar için farklı doktorlara gidiyoruz. Gastroloji, genetik, kardiyoloji birimlerinde düzenli kontrollerimiz oluyor" dedi.

Oğluna karaciğer ve dalak büyümesinin yanı sıra kulakta sıvı kaybı teşhisi de konulduğunu belirten Çalışkan, en büyük sıkıntılarının ise "kalp yetmezliği" olduğunu aktardı.

Kalp kapakçığındaki sorun nedeniyle Eymen Ayaz'ın Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesinde ameliyat edileceğini anlatan Çalışkan, şöyle konuştu: "Lösemiyi 5 yaşına kadar atlatabileceğini söylediler. Atlatamazsa kemoterapi ve ilaç tedavisine başlayacaklar. Kalple ilgili sıkıntı kapakçıklardan kaynaklanıyor. Doktorlar yama yapacaklarını söylediler. Bu ameliyatı olmazsa ölebileceğini anlattılar. Oğlumun yaşamasını istiyorum. Tüm bu hastalıkların görülme riski down sendromu nedeniyle artıyormuş. Bu kadar hastalıkla dünyaya gelen Eymen Ayaz'ın yaşamasından doktorlar bile ümidi kesmişti, 'Bu çocuk yaşamaz' diyenler oldu. Hayatta olduğunu görenler 'Mucize' diyorlar. Enes'i kaybettim ama Eymen'i kaybetmek istemiyorum."

Eymen Ayaz'ın aylık giderinin bin lira olduğuna, asgari ücretli çalışan eşinin bu masrafı karşılayamadığına işaret eden anne Çalışkan, "Oğlumun iyi bir bakıma ihtiyacı var. Ameliyat masraflarını SGK karşılıyor ancak bez ve mama masrafını karşılamak, çocuğumuzu yaşatmak istiyoruz. Ben eminim oğlum kalp ameliyatlarını atlatırsa yaşayacak ve iyi bir geleceğe sahip olacak." dedi.

Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muhsin Özgür Çoğulu ise her 600-800 doğumdan 1'inin down sendromu ile dünyaya geldiğini, down sendromlu bireylerde kalp hastalıkları ve löseminin daha sık görüldüğü bilgisini verdi.

Kaynak: Habertürk