Eski Başkan Karakayalı: "O koltuğu onlara dar edeceğim"

Eski Başkan Karakayalı: "O koltuğu onlara dar edeceğim"

Kemalpaşa’nın CHP’li Belediye Eski Başkanı Rıdvan Karakayalı, Gün Ortası programında çarpıcı değerlendirmelerde bulundu.

Radyo Egepostası'nda, Gün Ortası’nda programında Mithat Umutoğulları’nın konuğu olan Kemalpaşa Belediye Eski Başkanı Rıdvan Karakayalı, mevcut AK Partili Belediye Başkanı Arif Uğurlu’nun insana değil ranta ve betona yatırıma dayalı bir anlayışı olduğunu belirterek, sert eleştirilerde bulundu.

Karakayalı, “O koltuğu onlara dar edeceğim. Bu halk bunları biliyor. Emanet verdim. Bu emaneti geri alacağız. İstedikleri kadar çırpınsınlar.  Altı aydır zamlı maaş alamıyor çalışanlar. 2019’da CHP’nin damgası orada olacak. İnsana sevgi, insana saygı. Kemalpaşalılara dokunduk biz. Korku dağları sardı onlarda. O koltuğu bir daha göremeyecekler. Asla göremeyecekler. O koltuk hak edenin olacak” dedi. 

NEREDE HANGİ BORÇ? EMANET VERDİM, EMANETİ GERİ ALACAĞIZ

AK Partili Belediye Başkanı Arif Uğurlu’nun belediyeyi borçla devrettiği şeklindeki açıklamalarına sert tepki gösteren Rıdvan Karakayalı, emanet verdiği belediyeyi geri alacağını söyledi, “40 trilyon borcunuz var. Yalan söylüyorsunuz ya. 6,5 trilyonluk cami projesinin parasını borca koymuşlar. Hesaptan düşmüyor. E iptal ettin. 250 işçinin tazminatını neden bana borç olarak katıyorsun. Çıkarma. 2009’da 13 trilyon borçla devraldım. Kalkıp da kamuoyuna söylemedim. Devlet terbiyesi almayan insanlar çok boş konuşurlar. Biz devlet terbiyesi aldık. Devlette devamlılık esastır. Alnımız açıktır. Kemalpaşa’nın içinde  özgürce dolaşırım. Geldiler ertesi gün belediyenin 40 trilyon borcu var dediler. Mertçe çıkarsınlar. Çıkarmış. İptal ettiği camiyi koymuş, çıkardığı işçilerin tazminatını koymuş, 62 dönüm yer almıştık 1 trilyon 200 milyona, oranın değeri şu anda 6 trilyon. Nerede hani borç? O koltuğu onlara dar edeceğim. Bu halk bunları biliyor. Emanet verdim. Bu emaneti geri alacağız. İstedikleri kadar çırpınsınlar.”

O CAMİYİ İPTAL ETTİLER

Belediye başkanlığı döneminde temelini attığı merkezdeki cami projesinin Arif Uğurlu tarafından iptal edilmesine de ateş püsküren CHP’li Belediye eski Başkanı Rıdvan Karakayalı, “O camiyi iptal ettiler, otopark olarak kullanıyorlar. Merkezde olmazmış. Niye olmasın? O tarafın otopark sorununu da ortadan kaldıracaktı. Gittiler, şimdi cami yapıyormuş. Göletin oraya cami yapıyormuş. Etrafında ev yok. CHP cami yapamaz zihniyeti var bunlarda. Öyle bir şey olabilir mi? Dinin en büyük koruyucusu biziz. Allah ile aldatmıyoruz. İlk belediye başkanı oldum 67 camiyi, reklam yapmadan, temizlenmektedir levhası kurmadan, temizlettirdim. Bu arkadaşlar geldi, koca bütün camilerde bu cami Kemalpaşa Belediyesi tarafından temizlenmektedir diye. Utanmıyor musun? Cami temizliğine ilk başlayan belediye başkanı Rıdvan Karakayalı’dır. O projenin bir eşi yoktu. Merkez cami. Büyük kitleleri alacak camimiz yok. Altı otoparklı bir cami yapalım dedik. İhalesini çıkardık, temelini attık. Seçimi kaybettik. Ertesi gün o cami projesini iptal ettiler. Ben iptal etseydim Türkiye’yi ayağa kaldırırlardı. Gitti şimdi dağın başına cami yapıyor. Teleferik kuracağım, cemaati teleferikle taşıyacağım” diye konuştu.

GÖLPARKI YAPMAK İÇİN 3,5 YIL UĞRAŞMIŞTIM AMA…

Göl Park’ı yapmak için çok uğraştığını anlatan Karakayalı, “Göl Park’ı yaptırmak için ben uğraştım. Beş tane proje vardı. 3,5 yıl uğraştım. Tarım müdürlüğüne, su müdürlüğüne, Ankara’ya gittim. Neredeydiniz siz bu zamana kadar? Bin günde bin gölet projesini neden yaptırmadınız. 9 tane akarsu var. 75 milyon metreküp yıllık kapasitesi. Akıyorlar Ege Denizi’ne dökülüyorlar. Biz 160 metreden su çekiyoruz, çiftçimize de 21 liradan saatini satıyoruz. Gölet oldu. Rıdvan Karakayalı uğraşmıştır. Bina ile uğraşmam, rant getirir. Hep betonarme işiyle uğraşır onlar” dedi.

BENİ YIPRATMAK İSTİYORLAR ÇÜNKÜ ÖDLERİ KOPUYOR ADAY OLACAĞIM DİYE

“Beş yıl boyunca bütçemin yettiği kadar insan odaklı çalışmaya çalıştım. Sosyal belediyecilik yaptım. Hizmetlerden herkesin yararlanmaya çalışmasını sağlamak istedim” diyen Rıdvan Karakayalı, Kemalpaşa’nın içinde alnı açık dolaşabildiğini belirterek, AK Partili Belediye Başkanı Arif Uğurlu’ya kentte beraber dolaşma çağrısında bulundu:

“Neden benim üzerime geliyorlar. CHP’de birçok arkadaşımız aday adayı oluyorlar. Kazandıklarından beri beni yıpratmak için uğraşıyorlar. Çünkü korku dağları sarmış. Ödleri kopuyor aday olacağım diye. Çeşitli oyunlar da oynayacaklar. Yakup Karaca AKP dönemini de beni de Rıdvan Karakayalı’yı da gördü. Fotoğrafını çekiyor. Abi gel 20 dakika dolaşalım desin. Gelsin dolaşalım. Şimdiki borcunuzu açıklayın o zaman. Beraber dolaşalım Kemalpaşa’da. Halk kime tepki gösteriyorsa çekileceğim, aday olmayacağım.

DÜNYANIN TAKDİR ETTİĞİ BAŞKAN, KOLAY MI BU MERTEBEYE ULAŞMAK

Rıdvan Karakayalı AK Partili belediyelerin İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu’nu sürekli eleştirmesini de değerlendirdi. Karakayalı, “Ağır eleştiriliyor. Çünkü onunla aynı kafadanız. Aziz Beyin kafası farklı. Yeşili koruyacaksın. Özel yaşam alanları açacaksın. Bir de yerelde kalkınma. Çünkü kıskanıyorlar. Aziz Beyin yaptığını hangi belediye yapıyor. Bütün şehirler gelip örnek almaya çalışıyorlar. Fidancılık, çiçekçilik, süt, balcılarla ilgili kooperatiflere destek. Arazi yollarını asfaltlayan ilk belediye başkanıdır. Tozun toprağın içinde şeftali toplardık. Ürün bir lira ise elli kuruşa düşerdi. Adam ürününü artık asfalttan taşıyor. Kedi ulaşamayacağı ciğere mundar der. Dünyanın takdir ettiği bir belediye başkanı. Kefilsiz kredi alan belediye başkanımız. Kolay mı bu mertebeye ulaşmak. Sayın büyükşehir belediye başkanımız tırnaklarıyla geldi. Öyle yağma yok” dedi.

PROGRAMIN SATIR BAŞLARI:

Rıdvan Karakayalı: 2003’te emekli oldum. Dershane kurdum. 2009’da CHP’den belediye başkanı oldum. 2009-2014 yılları arasında belediye başkanlığı yaptım. Sonra seçimi kaybettik.

Hayatım eğitimcilikle geçti. Anadolu halkını nasıl yaşadığını iyi bilirim. Bir insan gittiği zaman turist olarak gider iç yapıyı bilemez. Ben gittiğimde iç yapıyı öğrendim. Kemalpaşa göç alan bir yer. İnsanlara nasıl yaklaşılır, belediyecilikte onu yapmaya çalıştım. Beş yıl boyunca bütçemin yettiği kadar insan odaklı çalışmaya çalıştım. Sosyal belediyecilik yaptım. Hizmetlerden herkesin yararlanmaya çalışmasını sağlamak istedim. İnşaat nedir? İnşaat yaparsın ama herkesin faydalanacağı yerler olur. Bir Pazar yeri yaptık. 2500 metrekare kapalı alanı olan, otoparkı olan bir yer. Çünkü herkesin kullandığı bir yerdir pazaryeri. 15 yıldan beri terk edilmiş bir futbol sahası vardı merkezde. Benden önceki belediye başkanımız, ne de  AK Partili arkadaşımız çözebildi bunu. Oraya ben inşaat yapabilirdim. Çevreyi seven bir insanım. Avrupa ülkeleri meydanlarıyla ünlüdür. Oraya çok güzel bir rekreasyon alanı yaptım. Önce tepki aldım. Buraya AVM yapalım dediler, yüz milyar kira verelim dediler. Hayır dedim. İnsanların nefes alacağı bir yer lazım. Halkın da yüzde yüzünün kullanabileceği bir yer lazım dedim. Maalesef yaptığımız rekreasyon alanını, 2015’te vurdular, çocuk parkı olan yere koca kültür sarayı yaptılar. Ne lüzum var? Eski sinemayı yık yap kültür sarayını. Ben öyle yapacaktım. Niye sen bu kadar yeşilden korkuyorsun. İlla ki beton. Yol yap bina yap para kazan. İnsanların mutluluğunu göz önünde bulundurmuyorlar.

Mithat Umutoğulları: Cami projeniz iptal edildi?

Rıdvan Karakayalı: Doğma büyüme Kemalpaşalıyım. Orada öğretmenlik yaptım, dershanecilik yaptım. Beni bütün Kemalpaşa tanır. CHP cami yapamaz zihniyeti var bunlarda. Öyle bir şey olabilir mi? Dinin en büyük koruyucusu biziz. Allah ile aldatmıyoruz. İlk belediye başkanı oldum 67 camiyi, reklam yapmadan, temizlenmektedir levhası kurmadan, temizlettirdim. Bu arkadaşlar geldi, koca bütün camilerde bu cami Kemalpaşa Belediyesi tarafından temizlenmektedir diye. Utanmıyor musun? Cami temizliğine ilk başlayan belediye başkanı Rıdvan Karakayalı’dır. O projenin bir eşi yoktu. Merkez cami. Büyük kitleleri alacak camimiz yok. Altı otoparklı bir cami yapalım dedik. İhalesini çıkardık, temelini attık. Seçimi kaybettik. Ertesi gün o cami projesini iptal ettiler. Ben iptal etseydim Türkiye’yi ayağa kaldırırlardı. Gitti şimdi dağın başına cami yapıyor. Teleferik kuracağım, cemaati teleferikle taşıyacağım. İkinci yanlış, çirkin şey; 40 trilyon borcunuz var. Yalan söylüyorsunuz ya. 6,5 trilyonluk cami projesinin parasını borca koymuşlar. Hesaptan düşmüyor. E iptal ettin. 250 işçinin tazminatını neden bana borç olarak katıyorsun. Çıkarma. O koltuğu onlara dar edeceğim. Bu halk bunları biliyor. Emanet verdim. Bu emaneti geri alacağız. İstedikleri kadar çırpınsınlar. O camiyi iptal ettiler, otopark olarak kullanıyorlar. Merkezde olmazmış. Niye olmasın? O tarafın otopark sorununu da ortadan kaldıracaktı. Gittiler, şimdi cami yapıyormuş. Göletin oraya cami yapıyormuş. Etrafında ev yok. Göl Park’ı yaptırmak için ben uğraştım. Beş tane proje vardı. 3,5 yıl uğraştım. Tarım müdürlüğüne, su müdürlüğüne, Ankara’ya gittim. Neredeydiniz siz bu zamana kadar? Bin günde bin gölet projesini neden yaptırmadınız. 9 tane akarsu var. 75 milyon metreküp yıllık kapasitesi. Akıyorlar Ege Denizi’ne dökülüyorlar. Biz 160 metreden su çekiyoruz, çiftçimize de 21 liradan saatini satıyoruz. Gölet oldu. Rıdvan Karakayalı uğraşmıştır. Bina ile uğraşmam, rant getirir. Hep betonarme işiyle uğraşır onlar.

23 Nisan’ı niye kaldırdılar? 12 ülkeden çocuklar geliyordu, çocukları evlere paylaştırıyorduk. Çok güzeldi, kaldırdılar yok. Çocuk bu ya. Bütün projelerim çok güzeldi. 1200 öğrencim birinci sınıf dershane öğretmeniyle, öyle okul köşelerinde değil, bunlar eğitimden anlamadıkları için, bir lise ortaokul öğrencisini aynı yapıda ders verirsen o çocuk o dersi dinlemez. Farklı bir mekanda özgürce kendini ifade edebileceği yerde gösterir kendisini. Ulucak’ta çok güzel belediye binamız vardı. 1200 öğrencimiz servisle alınıyordu, ücretsiz. Onu kapattılar. Koca bina boş duruyor. Masraflıymış. Belediyeyi holding gibi, kar zarar hesabı güderek görüyorlar. En büyük kamu zararı bu. Yüzlerce öğrencimiz üniversiteye gitti, beş kuruş harcamadan. 4-5 milyar para verecekti özel dershaneye gidecekti. 2500 insan akşam 11.00’e kadar spor yapıyordu. Şimdi beş tane kapalı spor salonunun hepsinin kapısı kilitli. Kimse bir şey yapmıyor. Onlar para getiren bir şeye bakmaz. İlla para olacak.

Mithat Umutoğulları: Sinema salonları ne durumda?

Rıdvan Karakayalı: Tek kişiye bütün hepsini ihaleye vermişler. Sinemalarda özel şart koymuşlardır. Bir kişi girmiştir. Almışlar vermişler birilerine peşkeş çekmişler bence. Bu halk onların hesabını soracak. Rant peşinde koştuklarını herkes biliyor. Gece yarısı kenarda oturuyoruz, birisi paldır küldür çıktı geldi, bir baktım Arif Uğurlu, dolaşmaya geldim. Yer arıyormuş. Gölet’e ön ayak olan benim, etrafında yer kapatmaya çalışıyorlar. Başkasının üzerine alıyorlar yerleri. Duyumlarım öyle.

Mithat Umutoğulları: 1-1,5 yıl ciddi eleştirilerin hedefinde oldu. Arif Uğurlu. Kendinden önceki belediye başkanıyla ilgili, önce eline kalemi alır bakar. İlk meclis toplantılarında, basın açıklamalarında, belediyeyi borçlu devraldık, şöyle yaptık böyle yaptık

Rıdvan Karakayalı: 2009’da 13 trilyon borçla devraldım. Kalkıp da kamuoyuna söylemedim. Devlet terbiyesi almayan insanlar çok boş konuşurlar. Biz devlet terbiyesi aldık. Devlette devamlılık esastır. Alnımız açıktır. Kemalpaşa’nın içinde  özgürce dolaşırım. Geldiler ertesi gün belediyenin 40 trilyon borcu var dediler. Mertçe çıkarsınlar. Çıkarmış. İptal ettiği camiyi koymuş, çıkardığı işçilerin tazminatını koymuş, 62 dönüm yer almıştık 1 trilyon 200 milyona, oranın değeri şu anda 6 trilyon. Nerede hani borç? Neden benim üzerime geliyorlar. CHP’de birçok arkadaşımız aday adayı oluyorlar. Kazandıklarından beri beni yıpratmak için uğraşıyorlar. Çünkü korku dağları sarmış. Ödleri kopuyor aday olacağım diye. Çeşitli oyunlar da oynayacaklar. Yakup Karaca AKP dönemini de beni de Rıdvan Karakayalı’yı da gördü. Fotoğrafını çekiyor. Abi gel 20 dakika dolaşalım desin. Gelsin dolaşalım. Şimdiki borcunuzu açıklayın o zaman. Beraber dolaşalım Kemalpaşa’da. Halk kime tepki gösteriyorsa çekileceğim, aday olmayacağım. Halktan korkuyorlar. Makam odasında kaçma merdiveni yapar mı bir insan? Yangın merdiveni var arkada. Makam odasının yanına koyuyor. Halktan nasıl kaçıyorsun ya?  5yıl benim kapım hiç kapanmadı, herkes gelir otururdu. Şimdi randevu bile alamıyorlar. Halk onun hesabını 2019’da soracak. Beş yıldan beri de ilçede tek başıma dolaşıyorum. Sokak sokak mahalle mahalle. Ruhsatlı silahım var onu da almıyorum. Sen hırsızsın, suiistimal yaptın diyen yok. Alnım açık dolaşıyorum. Dünyanın en güzel olayı biliyor musunuz? Alnın açık dolaşmak. Arif Uğurlu seçimi kaybetsin, beş gün sonra kaçar gider, ertesi gün durmaz.

Mithat Umutoğulları: Soruşturma açıldı hakkınızda hiç?

Rıdvan Karakayalı: Asla açılmadı hakkımda soruşturma. Ben bir ihale çok önemli bir konudur. Kesinlikle ben karışmıyordum, ben yokum diyordum. İhaleyi şu alacak, bu alacak demedim. Müteahhidin yüzünü bile görmemiştim. Pazaryerini yaparken bir yıl oyaladılar. Mecliste artık yeter dedim, sizi halka şikayet ediyorum. AKP ilçe başkanını bu Pazar yerini yaptırmıyor. Ertesi hafta yapabilirsin dediler.

Mithat Umutoğulları: Alandasınız dolaşıyorsunuz. Hoşunuza giden bir proje var mı?

Rıdvan Karakayalı: Halka hitap edecek, çok az kesimi değil de çoğuna hitap edecek projeler önemli. 62 dönüm yer kazandırdık bizde. Kongre merkezine Kemalpaşa’nın ihtiyacı var mı? Dağın başında. Sanayi kentiymiş. Sanayici kalifiye eleman istiyor, her işi yaparım istemiyor. Buraya ara elaman yetiştir sen buraya. Endüstri Meslek Lisesi yap oraya. İktidar partisinin belediye başkanısın. Taşlar döşeniyor, hepsini valilik yapıyor. Valilik koordinasyon kurulu yapıyor. Halı sahaları spor toto yapıyor. Tamam devletin gücünü kullan. Bunlar binayla kafayı bozmuş. Bina bina. Neyin kongresini yapacaksın orada? Kongre yapacaksan kültür merkezi var ya. Orda santranç, briç şampiyonaları yaptım. Herkes bayıldı oraya. Yanımızda da iki tane otel var. Kim bekleyecek şimdi orayı, neyin kongresi olacak? Bin kişilik iki bin kişilik salon var, yapacaksan kongreyi yap. Halk görmüyor mu bunları? Görüyor. Şapkanızı alın önünüze koyun. Sorun Allah aşkına. Dağın başındaki camiyi niye ve hangi amaçla yaptın? Kongre merkezini, 11,5 trilyon parayla, niye yaptın? Kim gidecek. Kemalpaşa halkı nasıl yararlanacak? Bu soruyu soruyorlar zaten halk. Halktan kaçmakla olmaz. Halk günü yapacaksın. Öyle gün yapıyorsun ki, adam sana hakaret eder, anlatacaksın, iç içe olacaksın. İşi olmasa da ben başkanla görüştüm diyor adam. Biz öyleydik.

Mithat Umutoğulları: Size en fazla gelen şikayet ne oluyor peki?

Rıdvan Karakayalı: Sosyal belediyecilik diye bir şey kalmadı. Çok farklı konuşulan şey o. Okulda dershane olmaz. Kemalpaşa belediyesinin dershane amaçlı kullandığı bina yok. Halk öğretimden sağlanan öğretmenlerle yapılıyor. Dershane öğretmenliği devlet öğretmenliğinden farklıdır.

Çaldı çırptı diyemiyorlar. Kendine rant sağladı diyemiyorlar. Diyemezler zaten de.

Mithat Umutoğulları: Parayı doğru kullanamıyor mu?

Rıdvan Karakayalı: Kongre merkezi çar çurdur. Parayı çar çur ediyor. Bende 23 beden eğitimi öğretmeni çalışıyordu. Sayın Kocaoğlu’na teşekkür ediyorum, o da insana değer veren bir belediyecilik yapıyor. Tam anlamıyla sosyal belediyecilik yapıyor. Suiistimal yapmadan düzgün başkanlık yapıyor. Ben de onun izinde yürüdüm, o bize rehberdir her zaman. Ranta dayalı istemiyorum. Bina olayını sevmiyorum ya. Kongre merkezinde bina yapıyorlar. Oradaki 60 yıllık fıstık çamlarını kestiler. Çam ve sedir ağaçlarının hepsini kesmişler. Başkaları ağaç kesmemek için yolu değiştirir bunlar ağaç kesti. Gidin kongre merkezindeki ağaçları nasıl kestiler, bakın. Nasıl vicdanın sızlamıyor, günah değil mi? Beton olsun da ne olursa olsun bunlar.

Mithat Umutoğulları: Aziz Bey, AK Partili belediyelerce ağır eleştiriliyor.?

Rıdvan Karakayalı: Ağır eleştiriliyor. Çünkü onunla aynı kafadanız. Aziz Beyin kafası farklı. Yeşili koruyacaksın. Özel yaşam alanları açacaksın. Bir de yerelde kalkınma. Çünkü kıskanıyorlar. Aziz Beyin yaptığını hangi belediye yapıyor. Bütün şehirler gelip örnek almaya çalışıyorlar. Fidancılık, çiçekçilik, süt, balcılarla ilgili kooperatiflere destek. Arazi yollarını asfaltlayan ilk belediye başkanıdır. Tozun toprağın içinde şeftali toplardık. Ürün bir lira ise elli kuruşa düşerdi. Adam ürününü artık asfalttan taşıyor. Kedi ulaşamayacağı ciğere mundar der. Dünyanın takdir ettiği bir belediye başkanı. Kefilsiz kredi alan belediye başkanımız. Kolay mı bu mertebeye ulaşmak. Sayın büyükşehir belediye başkanımız tırnaklarıyla geldi. Öyle yağma yok.

Bizim bir buçuk ay önce bütün kongrelerimiz yapıldı. Birlik ve beraberlik içindeyiz. Aday adayları çıktığı zaman ilçe yöneticilerimiz konuşacak. Kiminle seçimi kazanacağız diye halka soracaklar, ön seçim yapılacak. Hangi aday çıkarsa arkasında duracağız. Kendi insanımız. Hiçbir kopukluk hiçbir şekilde farklı yöne çekme yok.

Mithat Umutoğulları: Deniz Yücel’i nasıl buluyorsunuz?

Rıdvan Karakayalı: Hiç durmuyor. Maşallah. Bu gençlerin olmasına bayılıyorum. Alıp götürsünler oraya. Geçen Kemalpaşa’ya geldi, oradan Bayındır, Ödemiş’e geçti. Ufak tefek tecrübesizlikleri olabilir.

Etiketler :
HABERE YORUM KAT
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.