Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, bu yıl ki Dünya Su Günü programlarının “yeraltı suyunu görünür kılmak” temasıyla yapılmasını önemli bulduğunu belirterek, yeraltı sularının sınırsız bir kaynak gibi kabul edildiğini söyledi. Oktay, yeraltı sularının tabii dengesinin de, tıpkı yerüstü suları gibi, bilinçsiz kullanım sebebiyle hızla bozulmakta olduğuna dikkat çekti.

Kuraklığın yerüstü sularında olduğu gibi, yeraltı sularında da ciddi azalmalara yol açtığını kaydeden Oktay, Konya başta olmak üzere bazı şehirlerde sayıları giderek artan devasa obrukların yeraltı sularındaki çekilmenin somut işaretleri olduğunu belirtti.

Bu yıl kar yağışının bol olmasının olumlu bir katkısı olacağını ifade eden Oktay,” Belki bir parça rahat nefes alacağız; ama kuraklık tehdidinin genel olarak hala en önemli sorunlarımız arasında yer almayı sürdürdüğünü unutmamalıyız. Ülkemizin kuraklık dönemini, tarımsal sulamada ve içme suyunda çok büyük krizlerle karşılaşmadan geçirebilmesinin gerisinde, son 19-20 yılda yaptığımız yatırımlar vardır” diye konuştu.

“Çiftçimize yılda 60 milyar lira ilave gelir artışı sağladık”

Su alanında AK Parti hükümetleri döneminde 300 milyar liraya yakın bir yatırımla 9 bin 189 tesisin hizmete açıldığını söyleyen Oktay,” Sadece barajlarda, Cumhuriyet tarihinde yapılanların tamamını ikiye katlayarak, toplamda 47 milyon metreküp su depoladığımız 654 yeni barajı ülkemize kazandırdık. Hizmete açtığımız 605 yeni hidroelektrik santraliyle de, elektrik üretim kapasitemize 109 milyar kilovatsaatlik ilave yaptık. Yeni inşa ettiğimiz bin 561 sulama tesisiyle, 20 milyon dekar alanı sulamaya açarak, çiftçimize yılda 60 milyar lira ilave gelir artışı sağladık” değerlendirmesinde bulundu.

“Ülkemizdeki tüm şehirlerin içme suyu meselesini teker teker masaya yatırdık”

Tarımsal sulamada elektriğin KDV'sinin yüzde 18'den yüzde 8'e düşürme kararıyla, çiftçilere yeni bir destek verildiğini anımsatan Oktay,” Bununla kalmadık, tarımsal sulamada güneş enerjisinden elektrik üretimini teşvik için, sözleşme gücünün 2 katına kadar lisanssız üretim tesisi kurulabilmesi imkânını ve finansman kolaylığını getirdik. Toplulaştırma çalışmalarıyla 6 milyon hektar toprağın verimini ve buraları işleyen çiftçilerimizin kârını artırdık. Ülkemizdeki tüm şehirlerin içme suyu meselesini teker teker masaya yatırdık” dedi.

Bu kapsamda 286 adet içme suyu ve 24 adet atık su tesisini tamamlayıp hizmete açarak, 49 milyon vatandaşa yıllık 2,9 milyar metreküp içme ve kullanma suyu temin edildiğini aktaran Oktay,” Şayet bu yatırımları yapmamış olsaydık, kurak geçen son yıllarda 44 ilimiz tamamen susuz kalma tehlikesiyle karşı karşıya gelecekti. Cumhurbaşkanımız liderliğinde vakitlice aldığımız tedbirler sayesinde böyle bir felakete meydan vermedik. Yurt dışında da Afrika'da açtığımız 512 sondaj kuyusuyla 2 milyona yakın insana yetecek temiz içme ve kullanma suyunu, mağdur ve mazlum kardeşlerimizin hizmetine sunduk” dedi.

“Ekonomimize yılda 300 milyon liraya yakın fazladan katkı sağlayacaktır”

Barış Pınarı Harekâtı bölgesinde de 42 sondaj kuyusu açarak 608 bin kişinin ihtiyacının karşılandığını ifade eden Oktay şöyle konuştu;

Bugün tüm bu hizmetlerimizi yeni açılışlarla taçlandırıyoruz. Ülkemizin çeşitli yerlerinde 60 adet yeraltı barajı ve depolamasını, 4 adet içmesuyu projesini, 37 adet baraj ve göleti, 62 sulama tesisini, 1 adet atık su tesisini, 6 adet toplulaştırma projesini, 155 adet taşkın koruma tesisini, bugün buradan resmen hizmete açıyoruz. Bu 325 yatırım; 80 milyon metreküpe yakın su depolayarak, şehirlerimize yıllık 83 milyon metreküp içme suyu sağlayarak, yaklaşık 190 bin hektar araziyi sulayarak, 764 bin dekar araziyi toplulaştırarak, ekonomimize yılda 300 milyon liraya yakın fazladan katkı sağlayacaktır.”

Muhalefeti eleştiren Oktay,” Lafa gelince gürültü çıkaranlar sıra projelere gelince balon gibi sönerler. Biz ise 20 yıldır projelerimizle varız. Kılıçdaroğlu başta olmak üzere mesailerinin büyük bölümünü, mesaileri laf üretmekten ibaret bu köprülerin, barajların yapılmasından gurur duymak yerine nasıl bunları kötülerizin derdindeler. Cuma günü de Cumhurbaşkanımızın katılımıyla Tokat havalimanını açıyor olacağız. Muhalefetin vizyonu bırakın ülke içinde yaptıklarımız bizim yurt dışında hayata geçirdiğimiz kalkınma projelerini kavramaya yetmez” açıklamasında bulundu.

Ukrayna-Rusya savaşının yol açtığı bölgesel güvenlik krizinin ve beraberinde gelen yaptırım uygulamalarının, sadece enerji ve maden piyasalarını alt-üst etmekle kalmadığını söyleyen Oktay, bu krizin aynı zamanda, buğday ve ayçiçeği gibi temel gıda maddelerinin temininde yol açtığı belirsizlik sebebiyle, gıda sektöründe de alarm zillerinin çalmasına yol açtığını kaydetti.

Oktay, Dünyanın buğday ihtiyacının neredeyse üçte birinin bu iki ülke tarafından karşılandığını belirterek,” Bizim tahıl üretimimiz, vatandaşlarımızın ihtiyacını karşılamaya rahatça yetecek düzeydedir. Ama ülkemiz aynı zamanda, un ve makarna başta olmak üzere pek çok üründe, dünyanın önde gelen gıda ihracatçılarından biridir. Yani, dışarıdan aldığımız buğdayı, yağı, şekeri ve benzeri ürünleri ülkemizdeki fabrikalarda işleyerek, dünyanın dört bir yanına satıyoruz. Bölgemizde yaşanan krizin yol açtığı belirsizlik, ister istemez bizi de yeni kaynaklar aramaya, yeni tedbirler geliştirmeye itiyor. Bu konuda önceliğimiz elbette kendi üretimimizi artırmaktır. Üretim artışının yolu da tarımsal sulamayı yaygınlaştırmadan geçiyor. Ülkemizin aldığı yıllık yağış miktarının, iklim değişikliği sebebiyle zaman içinde azalacağının öngörülüyor olması, elbette işimizi zorlaştırıyor. Üstelik ülkemizdeki akarsuların üçte biri sınır aşan nehirlerden, yani başkalarıyla paylaşmamız gereken kaynaklardan oluşuyor” dedi.

Tarım ve Orman Bakanlığının taşra teşkilatlarında, Orman Genel Müdürlüğü ve Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünde görev yapmak üzere toplam 5 bin 64 personel alımı yapılacağının müjdesini paylaşan Oktay, Mühendis, veteriner hekim, pilot, orman muhafaza memuru, laborant, biyolog, sağlık teknikeri, güvenlik görevlisi gibi kadrolarda istihdam edilmek üzere alınacak bu personellerimizin bakanlığımıza ve ülkemize hayırlı olmasını diliyorum” dedi.