Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Gülnihal Hazar, balık yağı ve balık tüketiminin gebelikten kaynaklanan hipertansiyonu, düşük veya prematüre doğumu önlediğini ve doğum kilosunu arttırdığını belirtti. 

Diyarbakır Özel Genesis Hastanesi Beslenme ve Diyetetik Uzmanı Gülnihal Hazar, gebelikte balık ve omega 3 tüketimine ilişkin açıklamalarda bulundu. Yeterli omega 3 alımı anne adaylarının daha iyi gebelik süreci geçirmesi ve bebeğin sağlıklı ölçümlere sahip olması ile ilişkili olduğunu belirten Hazar, balık yağı ve balık tüketiminin gebelikten kaynaklanan hipertansiyonu, düşük veya prematüre doğumu önlediğini ve doğum kilosunu arttırdığını belirtti.

“Yetersiz beslenme olumsuz yönde etkilemektedir”
 

Gebeliğin insan hayatında beslenmenin en önemli olduğu evrelerden biri olduğuna dikkat çeken Hazar, “Gebelik süresince annenin beslenmesi ve yaşam şekli kendi sağlığı için olduğu kadar, bebeğin sağlığı için de önemlidir. Gebelikte beslenmenin amacı annenin kendi fizyolojik gereksinimlerini karşılamak vücudundaki besin ögesi depolarını dengede tutmak ve bebeğin normal büyümesi için gerekli enerji ve besin ögelerini sağlamaktır. Enerji ve besin ögelerinin yeterli düzeylerde alınması olumlu sağlık etkileri oluştururken, yetersiz alınması anne ve bebeğin sağlığını olumsuz yönde etkilemektedir” dedi.

“Bebeğin görsel ve bilişsel gelişimini geliştirici etki gösteriyor”

Gebelikte alımına dikkat edilmesi gereken anne ve bebek sağlığını olumlu yönde etkileyen besinlerin başında balık ve içerdiği omega 3 yağ asitlerinin geldiğini belirten Hazar, şunları kaydetti: 

“Su ürünleri iyi kalite protein, A, K, B vitaminleri ile iyod, fosfor, çinko gibi mineraller ve omega 3 yağ asitleri bakımından zengindir. Omega 3 yağ asitlerinin sağlık üzerine olumlu etkileri bulunmaktadır. Omega 3 yağ asitleri iyi kolesterol düzeyini arttırmakta kötü kolesterol ve trigliserit düzeylerini azaltmakta buna bağlı olarak kalp krizi, felç ve diğer dolaşım sistemi hastalıkları balık tüketiminin yaygın olduğu toplumlarda nadir görülmektedir. Bu yağ asitleri hastalık yapıcı nötrofillerin akciğerlere geçişini yok etmekte ve aynı zamanda daha az balık tüketen insanların akciğer fonksiyonlarının daha düşük olduğu görülmektedir. Gebelikte anne adaylarının haftada en az 200-250 gram balık tüketmesi ile alınan omega 3 yağ asitleri bebeğin görsel ve bilişsel gelişimini geliştirici etki göstermektedir. Hamilelik sırasında balık yağı ve balık tüketimi gebelikten kaynaklanan hipertansiyonu, düşük veya prematüre doğumu önlemekte ve doğum kilosunu arttırmaktadır. Gebelikte yeterli omega 3 alımı anne adaylarının daha iyi gebelik süreci geçirmesi ve bebeğin sağlıklı ölçümlere sahip olması ile de ilişkilidir.”

Balık türüne dikkat

Tüm olumlu özelliklerin yanında gebelikte balık tüketimi ile ilgili dikkat edilmesi gereken önemli bir konunun da balığın türü olduğunu vurgulayan Hazar, “Denizlerin kirlenmesiyle birlikte suyun derinlerinde ağır metaller birikmeye buna bağlı olarak da balıkların çoğu da belli miktarlarda ağır metal içermeye başladı. Ancak hepsi insanlarda zararlı etki oluşturmaz. Özellikle uzun yaşayan ve diğer balıkları yiyerek beslenen büyük balıklarda metil civa seviyesi en yüksektedir ve bu nedenle bu balıkları sürekli yiyenler zehirlenme başta olmak üzere üreme bozuklukları, DNA ve kromozomlarda bozulma, öğrenme bozuklukları gibi büyük risk altındadırlar.

Gebelikte bebeğin büyüme ve gelişmesi annenin günlük aldığı besinlerin plasenta yoluyla bebeğe iletilmesiyle gerçekleşir. Gebelikte fazla civaya maruz kalmaya bağlı olarak bebekte dikkat eksikliği hiperaktivite bozukluğu ile gibi problemler görülebilir. Bu nedenle anne adayları bu konuda çok dikkatli olmalıdır. Bunu önlemek için anne adaylarının yapması gereken kılıç balığı ve zaten bizim tüketim alışkanlıklarımızda olmayan köpekbalığı, yılan balığı gibi küçük balıkları yiyerek beslenen büyük canlıları yemeyerek doğmamış bebeklerini rahatlıkla koruyabilirler” diye konuştu.